20. Hukuk Dairesi 2017/3574 E. , 2018/4235 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava dilekçesinde; davalıların yasaya ve yönetim planına aykırı şekilde mesken olarak kullanılması gerekirken dava konusu bağımsız bölümlerin işyeri olarak kullanılmasının önlenmesine, kiracı davalıların tahliyesine, ortak kullanım alanına müdahalenin menine karar verilmesi istenilmiştir.
Mahkemece; dava konusu taşınmazların niteliğinin dükkan olduğu, kat irtifakına geçilmesi ile birlikte 13/04/2006 tarihinde bağımsız bölümlerin dükkan niteliğine çevrildiği, yine dava konusu taşınmazların bulunduğu alanın ... Belediyesi meclis kararı ile ticari kullanım alanı olduğunun belirlendiği, dava konusu taşınmazda yapılan keşif sonucunda bağımsız bölümlerin dükkan olarak kullanılmasında herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığı, dükkanların tabelalarının görünümü bozmadığı, ortak alanlarda ortak alana müdahale niteliği doğuracak kalıcı bir malzemenin bulunmadığı, davacı tarafından dükkan niteliğine çevrilmesi konusunda alınan kooperatif kararının iptali için dava açıldığı ancak bu davanın bu mahkemedeki dava açılmadan açılması ve bağımsız bölümlerin niteliğinin değişmesinden sonra müdahalenin önlenmesi davasının açılması gerektiği, tahliye talebi yönünden ise kiracının tahliyesi için ancak kiraya veren veya malikin dava açabileceği, Kat Mülkiyeti Kanununa göre kat maliklerinden biri diğer kat maliklerinin haklarını çekilemeyecek derecede ihlal ettiği takdirde taşınmazın devrinin istenebileceği,tahliye hususunda herhangi bir kanuni düzenleme yapılmadığı, dolayısıyla malik ve kiraya veren olmayan kat maliklerinin tahliye talep edemeyeceği, kat maliklerinin haklarını ihlal eden bir kiracı olması halinde Kat Mülkiyeti Kanununun 33. maddesi uyarınca hakim müdahalesi talep edilebileceği, verilen emre rağmen mahkeme emri yerine getirilmez ise KMK"nın .... maddesine göre taşınmazın diğer kat maliklerine devrinin talep edilebileceği ancak kiracıların kat maliklerinin haklarını ihlal edici nitelikte herhangi bir davranışlarının bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, dava konusu bağımsız bölümlerin işyeri olarak kullanılmasının önlenmesi, kiracıların tahliyesi, ortak kullanım alanına müdahalenin meni istemine ilişkindir.
634 sayılı KMK"nın ... . maddesinin 2. fıkrasında "Anagayrimenkulün, kütükte mesken olarak gösterilen bağımsız bir bölümünde sinema, tiyatro, kahvehane, gazino, pavyon, bar, kulüp, dans salonu ve emsali gibi eğlence ve toplantı yerleri ve fırın, lokanta, pastahane, süthane gibi gıda ve beslenme yerleri ve imalathane, boyahane, basımevi, dükkan, galeri ve çarşı gibi yerler, ancak kat malikleri kurulunun oybirliği ile vereceği kararla açılabilir." hükmü düzenlenmiştir. Bu madde gereği mesken olarak kullanılan yerlerin istisna dışında dükkan olarak kullanılamayacağı açıktır. Ne var ki taşınmazın niteliğinin meskenden dükkan haline dönüştürülmesine karşın ... .... Asliye Hukuk Mahkemesi 2015/ 858 Esas sayılı dosyasında
dava açıldığı anlaşılmakla öncelikle bu davanın sonucunun beklenilmesi, taşınmazın niteliğinin değiştirilip değiştirilmediğinin ve niteliğinin tam olarak belirlenmesinden sonra taşınmazın niteliğinin dükkan olarak kalması halinde eldeki davanın şimdi olduğu gibi reddine, mahkeme kararı ile taşınmazın dükkan olan niteliğinin mesken haline dönüştürülmesi halinde ise davacının delilleri toplanıp KMK"nın .... maddeside göz önünde bulundurularak araştırma yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Davanın hükmen kesinleşmemesi halinde ise ilk tesis tarihinde projede mesken olarak gösterilen yerlerin 13.04.2006 tarihinde dükkan niteliği ile işyerine dönüştürüldüğüne yönelik tadilat projesi celp edilerek o tarihteki maliklerin tamamının ilgili meskenlerin işyerine çevrilmesine ilişkin muvafakat verip verilmediği hususu araştırılmalı ve sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Tüm bu nedenlerle mahkemece yeterli araştırma yapılmadan eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 04/06/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.