Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2018/6752 Esas 2019/581 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/6752
Karar No: 2019/581
Karar Tarihi: 14.01.2019

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2018/6752 Esas 2019/581 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2018/6752 E.  ,  2019/581 K.

    "İçtihat Metni"



    Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan sanık ...’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 165/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 5 ay hapis ve 80.00 Türk lirası para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 11/10/2011 tarihli ve 2011/122 esas, 2011/575 sayılı kararına karşı yapılan itirazın süre yönünden reddine ilişkin mercii ....2. Ağır Ceza Mahkemesinin 10/01/2012 tarihli ve 2012/128 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 08/11/2018 gün ve 94660652-105-06-10260-2018-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19/11/2018 gün ve 2018/92087 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07/11/2006 tarihli ve 2006/6-123 esas, 2006/229 sayılı ilâmı ile Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 13/07/2009 tarihli ve 2009/8068 esas, 2009/10789 sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, Anayasa’nın 40/2, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 34/2, 231/2 ve 232/6. maddeleri uyarınca karar ve hükümlerde, başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii, başvuru şekli ve kanun yollarına başvurulmadığı takdirde hükmün kesinleşeceğinin tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesinin gerekmesi karşısında, sanığın yokluğunda ....1. Asliye Ceza Mahkemesinin kararında başvuru süresinin başlangıcı konusunda tebliğ ve tefhimden hangisinin esas alınacağı ve kanun yollarına başvurulmadığı takdirde hükmün kesinleşeceği hususları gösterilmediği gibi kanun yolu, süresi, mercii, başvuru şekli ve kanun yollarına başvurulmadığı takdirde hükmün kesinleşeceğinin açıkça gösterildiği meşruhatlı davetiye de gönderilmediği cihetle, anılan Mahkeme kararının kesinleşmemesi sebebiyle sanık tarafından verilen itiraz talebini içeren 08/12/2011 tarihli dilekçenin öğrenme üzerine süresinde verilmiş itiraz dilekçesi olarak kabulü gerekirken, itiraz talebinin süre yönünden reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Hükümlüler ...,...,.... hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından verilen ....1. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.10.2011 tarih ve 2011/122 E., 2011/575 K. sayılı mahkûmiyet hükümlerinin temyizi üzerine, Yüksek Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 04.04.2016 tarih ve 2015/12634 E., 2016/4519 K. sayılı ilamı ile mahkûmiyet hükümlerinin düzeltilerek onandığı anlaşılmakla; aynı olayın diğer faili olan ve anılan kararda hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanık ... hakkında ....2. Ağır Ceza Mahkemesinin 10.01.2012 tarih ve 2012/128 D.iş sayılı -itirazın süresinde yapılmadığından bahisle verilen- ret kararına karşı yapılan kanun yararına bozma talebinin de aynı daire tarafından incelenmesi uygun görüldüğünden Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın ilgili Daireye gönderilmesine, 14/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.