Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/11841
Karar No: 2019/10745
Karar Tarihi: 17.09.2019

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/11841 Esas 2019/10745 Karar Sayılı İlamı

8. Ceza Dairesi         2018/11841 E.  ,  2019/10745 K.

    "İçtihat Metni"

    Bilişim sistemine hukuka aykırı olarak girme suçundan meçhul şüpheli hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığının 25.08.2017 tarihli ve 2016/8897 soruşturma 2017/3421 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Söke Sulh Ceza Hâkimliğini 15.03.2018 tarihli ve 2018/922 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
    5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet Savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet Savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
    Somut olayda müşteki vekilinin şikâyet dilekçesi üzerine herhangi bir soruşturma yapılmadan, Amerika Birleşik Devletlerince adlî makamlarının IP bilgilerinin belirli suç tipleri dışında cevaplanmadığı gerekçesiyle bahisle iddiaların soyut nitelikte kaldığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, şüphelinin www.sahininden.com adlı internet sitesindeki profil bilgilerinin ve diğer hususların araştırılarak şüphelinin kimlik bilgilerinin tespit edilmeye çalışılması, Amerika Birleşik Devletleri adlî makamları ile istinabe yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 14.11.2018 gün ve 9876 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19.11.2018 gün ve KYB/2018-92494 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Şikayetçi ..."in Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği 17.10.2016 tarihli şikayet dilekçesi ve beyanında, faili meçhul şüphelilerin kendi adına olan 2011 yılında ev ve araba satışı için üye olduğu sahibinden.com sitesi bilgilerini ele geçirerek ... isimli bir kişiye kendi ismi ve sayfası üzerinden ıphone telefon satışı yaptığı ücretini aldığı ancak telefonu göndermediği, facebook sosyal medya programı üzerinden ... isimli kişinin kendisine ulaştığını ve durumdan haberdar olduğunu belirterek meçhul şüphelilerden şikayetçi olması üzerine soruşturma işlemlerine başlanıldığı, Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığınca 25.08.2017 günlü kararda “Söz konusu email hesabının çalınmasına yönelik Microsoft Corperation vekili olan Çalış Hukuk Bürosu ile gerekli yazışmaların yapıldığı, e posta adresine hesabın çalındığı iddia edilen tarihleri arasında erişim sağlayan IP adresinin tespitinin istendiği, Microsoft Corperation vekili olan Çalış Hukuk Bürosu tarafından verilen cevaplarda insan hayatını tehdit eden suçlar ile çocuklara karşı işlenen suçlar haricinde bilgi verilemeyeceğini, Adli İstinabe yolu ile bilgi istenilmesi gerektiğinin bildirildiği, Ayrıca; Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü Ceza İstinabe ve Tebligat Bürosu"nun 20.01.2015 ve 14838002-4-2-USA-501-2012-1898/4866 sayı, adli yardım talebi hakında Mudanya Cumhuriyet Başsavcılığı"na göndermiş olduğu mütalaasında; Amerika Birleşik Devletleri hukuk sisteminde ve uygulamasında, ""önemli suç/hafif suç"" (low priority crime) ayrımının bulunduğu, ABD makamlarının, kendi topraklarında işlenen hafif suçları ya hiç soruşturmadığı ya da bunlardan bazılarını pazarlık yöntemiyle (plea bargain) sonuca bağladığı, aynı şekilde diğer devletlerden gelen ceza istinabe kategorize ederek hafif suçlarla ilgili talepleri yerine getirmediği, buna gerekçe olarak da ihlal edilen norm nedeniyle meydana gelen zararın büyük olmamasının da dikkate alınarak söz konusu suçun soruşturulması veya buna ilişkin talebin yerine getirilmesi için kaynak ayrılmasının rasyonel olmamasını gerekçe gösterdiği, Türk mevzuatında ise önemli/önemsiz suç ayrımı veya buna ilişkin bir tanımın yer almadığı, ancak söz konusu suçun hafif suçlardan olması nedeniyle adli yardımlaşma talebinin yerine getirilmediği dolayısıyla şikayetçinin şikayetinin soyut şekilde kaldığı” şeklindeki gerekçe ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, verilen bu karara karşı yapılan itirazın, mercii tarafından reddedilmesi üzerine kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
    Ceza Muhakemeleri Kanununda;
    “Madde 160 - (1) Cumhuriyet Savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar.
    (2) Cumhuriyet Savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.
    Madde 170 - (1) Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet Savcısı tarafından yerine getirilir.
    (2) Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler.
    Madde 172 - (1) Cumhuriyet Savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir. Bu karar, suçtan zarar gören ile önceden ifadesi alınmış veya sorguya çekilmiş şüpheliye bildirilir. Kararda itiraz hakkı, süresi ve mercii gösterilir.
    Madde 173 - (1) Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet Savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki Sulh Ceza Hâkimliğine itiraz edebilir.
    (2)İtiraz dilekçesinde, kamu davasının açılmasını gerektirebilecek olaylar ve deliller belirtilir.
    (3) (Değişik fıkra: 18/06/2014-6545 S.K./71. md) Sulh Ceza Hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet Başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; itiraz edeni giderlere mahkûm eder ve dosyayı Cumhuriyet Savcısına gönderir. Cumhuriyet Savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir.
    (4) (Değişik fıkra: 25/05/2005-5353 S.K./26.mad) Sulh Ceza hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet Savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.
    (5) Cumhuriyet Savcısının kamu davasının açılmaması hususunda takdir yetkisini kullandığı hâllerde bu madde hükmü uygulanmaz." şeklinde yer verilen düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere; Cumhuriyet Savcısı kendisine yapılan suç duyurusu veya şikayet üzerine suçun gerçekten işlenip işlenmediğinin tespiti için hemen işin gerçeğini araştırmaya başlamalı ve maddi gerçeğin ortaya çıkmasına yarayan tüm yasal yöntemlere başvurmalıdır. Toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açması, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vermesi gerekmektedir.
    Soruşturmaya konu olayda, şikayetçinin 17.10.2016 tarihli şikayet dilekçesi üzerine yalnızca Amerika Birleşik Devletlerince adlî makamlarının IP bilgilerinin belirli suç tipleri dışında cevaplanmadığı gerekçesiyle iddiaların soyut nitelikte kaldığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, öncelikle bilgi sahibi ..."in beyanının alınması, söz konusu telefon satışının yapıldığı tarihin tespiti ve bu tarihlerde şüphelinin sahibinden.com adresine girilip girilmediğinin, girilmiş ise hangi
    IP numarası ile giriş yapıldığının araştırılması, IP adresi kayıt bilgilerinin ilgili Telekom Müdürlüklerinden araştırılarak şüphelinin kimlik bilgilerinin tespit edilmeye çalışılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesi,
    Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı"nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden, Söke Sulh Ceza Hakimliği"nin 15.03.2018 gün, 2018/922 değişik iş sayılı itirazın reddine ilişkin kararının CMK.nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na tevdiine, 17.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi