9. Hukuk Dairesi 2020/4878 E. , 2021/2873 K.
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : ... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkili davacının davalı şirkette 01.06.2002-04.02.2013 tarihleri arasında asfalt mevsiminde asfalt işlerinde silindir operatörü olarak çalıştığını, son ücretinin net 2.100,00 TL olduğunu, haftanın 7 günü ve milli bayram günlerinde 07.00-22.00 saatleri arasında çalıştığını, günde üç öğün yemeğin işveren tarafından verildiğini, yemek molası verilmediğini, davacının işine 04.02.2013 tarihinde son verildiğini, bir daha işe çağrılmadığını, iş akdinin haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek bakiye kıdem ve ihbar tazminatları ile ulusal bayram, genel tatil, hafta tatili ve fazla mesai alacaklarının ve birleşen dosyada yıllık izin alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davaya konu alacaklar yönünden davacının davalıyı ibra ettiğini, davacının çalışmasının devamlı olmadığını, 01.06.2002-30.11.2002 ve 12.08.2005-28.02.2013 tarihleri arasında 8 yıl 19 gün çalıştığını, son ücretinin aylık net 1.350,00 TL olduğunu, ücretlerin banka hesabına ödendiğini, davacının ücretinin ihtirazı kayıtsız imzaladığı ücret bordroları, kıdem ve ihbar tazminatı bordroları ve banka hesap özetlerinden belirli olduğunu, kıdem ve ihbar tazminatının imzalı bordro ile davacıya ödendiğini, davacının fazla çalışma, hafta tatili, genel tatil ve yıllık izin ücreti alacaklarının bordrolarda tahakkuk ettirilerek banka hesabına ödendiğini, 11.03.2013 tarihinde davacının banka hesabına 900,00 TL hafta tatili ücreti ödendiğini, yıllık ücretli izinlerinin tamamının kullandırıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile bakiye kıdem ve ihbar tazminatları ile birleşen dosyada yıllık izin alacağının davalıdan tahsiline hükmedilmiştir.
İstinaf başvurusu :
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı taraflar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince taraflar vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının fazla mesai ve tatil çalışma ücreti alacağı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını ve tatil günlerinde çalıştığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma ve tatil alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
İşçinin imzasını içermeyen bordrolarda fazla çalışma tahakkuku yer aldığında ve tahakkukta yer alan miktarların karşılığı banka hesabına ödendiğinde, tahakkuku aşan fazla çalışmalar her türlü delille ispatlanabilir. Tahakkuku aşan fazla çalışma hesaplandığında, bordrolarda yer alan fazla çalışma ödeme tutarları mahsup edilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı çalışma olgusunu ispat yönünden tanık beyanlarına dayanmıştır. Tanık ifadelerinden davacının fazla çalışma yaptığı ve tatil günlerinde çalıştığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece sunulan bordrolara göre fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücretlerinin bordrolarda gösterilip ücretinin ödendiği gerekçesiyle adı geçen alacak kalemlerinin reddine karar verilmiş ise de dosyaya sunulan bir kısım bordrolardaki imzaların davacıya ait olmadığı tespit edilmiştir. Buna göre mahkemece tanık ifadeleri değerlendirilerek davacının fazla mesai ve tatil günleri çalışma süreleri tespit edilmeli, imzaların davacıya ait olmadığı tespit edilen bordrolar yönünden yapılan ödemeler mahsup edilerek varsa davacının bakiye alacakları hüküm altına alınmalıdır. Yazılı gerekçe ile bu taleplerin reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 01/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.