Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8732
Karar No: 2017/9136
Karar Tarihi: 15.06.2017

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2015/8732 Esas 2017/9136 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2015/8732 E.  ,  2017/9136 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    DAVA TÜRÜ : İstihkak

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı borçlu vekili, davalı 3. kişi tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    KARAR

    Davacı alacaklı vekili; sahibi ve işletmecisi olduğu ... ilinde bulunan Mert Plastik isimli işyerinde bulunan bir kısım demirbaş ve malların borçluya satımı,üretimin alacaklının ticari ünvanı ile birlikte alacaklıya ait iş yerinde yapılması için taraflar arasında 2012 yılının 10. ayında sözleşme imzalandığını,üretim yerinin alacaklı iş yeri olacak olması sebebiyle dükkan sahibi (alacaklının babası) İsmet Hazer ile borçlu arasında kira sözleşmesi imzalandığını,ancak kira sözleşmesinin imzalanmasından 4-5 ay kadar sonra borçlu ile 3.kişi kardeşinin sözleşmeye aykırı olarak makineler..... götürdüklerini, sözleşme uyarınca satış bedeli olarak borçlu tarafından keşide edilen dayanak çeklerin ödenmemesi üzerine borçlu adına takip başlatıldığını,haciz esnasında öncesinde.... Beldesine götürülen eşyaların bu sefer... götürüldüğünün taraflarınca tespiti üzerine bu adrese hacze gidildiğini,haciz mahallinde 3. kişi çalışanının müvekkilinin adını duyunca "sattığı iki makine burada"şeklinde beyan verdiğini, 3.kişi ve borçlunun birlikte hareket ettiğini ve muvazaalı işlemler yaptıklarından bahisle haksız olarak yapılan istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı 3. kişi,26.05.2014 tarihinde davacı alacaklı tarafından kardeşi ...’un borcundan dolayı ...Sanayi Sitesinde bulunan ve tarafına ait olan işyerinde haciz yapıldığını,davacının iş yerinin borçluya ait olmadığını bilmesine rağmen, borçluyu zor durumda bırakmak adına haksız olarak haciz yaptırdığını bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı borçlu vekili ise; haciz yapılan işyeri müvekkiline ait olmadığı gibi,işyerinde kullanılan menkul malların da müvekkiline ait olmadığını,müvekkilinin aktif olarak ticaretle uğraşmadığını bir şirkette sigortalı olarak çalıştığını,haciz sırasındaki müvekkilinin haciz mahallinde bulunmadığını, vergi levhası 3. kişi adına olduğu gibi haciz uygulanan işyerinin 3. şahsa ait olduğuna dair bir çok resmi kayıt bulunduğunu, davacının iş yerinin müvekkiline ait olmadığını bilmesine rağmen, müvekkilini zor durumda bırakmak adına haksız olarak haciz işlemi yaptırdığını bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacı alacaklı tarafından davalı- borçlu hakkında ödenmeyen çek alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız takibin kesinleşmesi üzerine, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği .... no:84, dış kapı:3 ..... “adresinde haciz yapıldığı, davacı alacaklı ile takip borçlusu arasında düzenlenen satış sözleşmesinde belirtilen makinelerin, davalı-3. kişinin işyerinde bulunduğu, işyerinin aynı zamanda borçluya ödeme emri tebliğ edilen adres olduğu, davalı borçlu ile davalı -3. kişinin kardeş oldukları, alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla birlikte hareket ettikleri haczedilen malların gerçekte takip borçlusuna ait olduğu, davalı -3.kişinin vergi levhasında işe başlama tarihinin 22/11/2013 olarak belirtildiği,bu işyeri açma tarihinin davalı alacaklı ile takip borçlu arasında yapılan satış sözleşmesinden sonra olduğu, dava konusu malların davalı-3. kişiye ait olduğunu gösterir şüpheden uzak yeterli somut delil ibraz edilemediği,haciz mahallinde bulunan ....ın haczedilen malların bir kısmının davalı-alacaklıdan alındığını beyan ettiği bu nedenlerle hacizli malların davalı -borçluya ait olduğu gerekçesiyle açılan davanın kabulü ile istihkak iddiasının reddine karar verilmiş, karar davalı 3.kişi ve borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere,mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp,değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre,davalı 3. kişi ve davalı borçlu vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2- Davalı 3. kişi ve davalı borçlu vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; dava 5.000.-TL dava değeri üzerinden harç yatırılmak suretiyle açılmış, mahkemece hacizli malların değeri ile alacak miktarından hangisi az ise onun üzerinden hesaplanacak harç tamamlatılmadan yargılamaya devam edilerek, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Bu durumda,vekalet ücretine esas alınması gereken dava değeri, dava dilekçesinde harçlandırılan 5.000.00.-TL’dir, bu bedel üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir.
    Ne var ki, mahkemece takip çıkış miktarı olan 28.638,85 TL üzerinden belirlenen ancak harçlandırılmayan değer üzerinden avukatlık ücretine hükmedilmesi doğru değilse de,yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK’nun ek Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Davalı 3. kişi ve davalı borçlu vekilinin yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle vekalet ücretine ilişkin davalı 3. kişi ve davalı borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın hüküm fıkrasının 4 . bendindeki “...Takip çıkış miktarı olan 26.638,85 TL üzerinden hesap edilen nispi 3.196,66-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin çıkartılarak yerine “Dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 600,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine” ibaresinin yazılmasına, hükmün düzeltilen bu şekli ile ONANMASINA, taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadelerine, 15.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi