Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/6145
Karar No: 2022/7330
Karar Tarihi: 08.06.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/6145 Esas 2022/7330 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/6145 E.  ,  2022/7330 K.

    "İçtihat Metni"



    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 11. Hukuk Dairesi

    DAVA TÜRÜ : YETKİ TESPİTİNE İTİRAZ

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 3. İş Mahkemesi

    Taraflar arasındaki olumlu yetki tespitinin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

    Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.

    Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de; 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 43 üncü maddesinde davanın niteliği gereği ivedi şekilde sonuçlandırılması öngörüldüğünden duruşma isteminin reddine, incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verilmiş olmakla; dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde; T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 12.07.2018 tarih, 51919 sayı ve “Yetki Tespiti” konulu kararında, ...Sendikasının... Mağazacılık Tekstil San. ve Tic. A.Ş.’nin kararda belirtilen işyerinde toplu iş sözleşmesi imzalamak için yapmış olduğu yetki tespit başvurusuna istinaden, Sendikanın toplu iş sözleşmesi yetkisi için 6356 sayılı Kanun'da öngörülen gerekli çoğunluğu sağladığının tespitine yer verdiğini, Kanun'da belirtilen yetki şartları oluşmamasına rağmen Bakanlığın ...Sendikasının yetkili olduğunu tespit etmesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, Sendikanın kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçileri üye yapmış olması gerekirken, ... “16-Gemi Yapımı ve Deniz Taşımacılığı, Ardiye ve Antrepoculuk” işkolunda kurulu olmasına rağmen “10-Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar” işkolunda faaliyet gösteren...’a ait ... Dağıtım Merkezinde (GDM şubesi) çalışan işçileri üye yaptığını,...’un esas faaliyet alanının “Her türlü tekstil dokuma ve her türlü erkek kadın çocuk konfeksiyon ve her türlü deri ürünleri ile her türlü hazır giyim ürünleri alımı, satımı imalat ihracat ithalat ve pazarlama yapmak” olarak tanımlandığını, İşkolları Yönetmeliği’nde Ek-1 İşkolları Listesine bakıldığında ise...’un işkolunu ifade eden “4771” nace kodu “Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda giyim eşyalarının perakende ticareti” olarak tanımlandığını ve bu tanımın 10. sıra nolu “Ticaret, Büro, Eğitim Ve Güzel Sanatlar” işkolu başlığının altında yer aldığını,...’un ...Sendikasının kurulu bulunduğu işkolunda faaliyet yürütmediğini ancak...’un asıl faaliyetini yürütürken işin niteliği gereği, ürettiği ürünleri depolayabilmek ve mağazalara sevk edebilmek için ... bölgesinde söz konusu... şubesini açtığını ve söz konusu yardımcı işlerde çalışmak üzere işçiler istidam ettiğini,...’a ait... şubesinin nace kodunun ise sadece Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) nezdinde "5210 (Depolama ve Ambarlama)" olarak belirlendiğini, depoda sürdürülen faaliyet göz önüne alındığında yapılan işin yardımcı iş niteliği taşıdığını, deponun SGK nezdinde asıl işten ayrı bir nace koduyla kaydedilmiş olmasının sebebinin ise yardımcı iş niteliğinde olan depolama faaliyetinin tehlike derecesinin asıl işten yüksek olması olduğunu,... Şubesinde sürdürülen faaliyetler için asıl işten farklı bir nace kodu alınarak, çalışanlara yönelik iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin uygulamaların kanunlara uygun bir şekilde yürütülebilmesinin amaçlandığını, dolayısıyla yalnızca iş sağlığı ve güvenliği yönünden gerekli kanuni yükümlülüklerin yerine getirilmesi için SGK nezdinde farklı bir nace kodu ile bildirim yapılmış olmasının ayrı bir tüzel kişiliği olmayan, sadece...’a ait ürünlerin depolanıp sevk edildiği, başkaca hiçbir yere hizmet vermeyen ve yardımcı iş niteliğinde olan depolama faaliyetinin yürütüldüğü... depo şubesinin...’dan bağımsız bir işyeri olduğunun düşünülemeyeceğini, 6356 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında “Bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de asıl işin girdiği işkolundan sayılır.” hükmüne ve ayrıca 17 inci maddesinin dördüncü fıkrasında “Bir işyerinde yardımcı işlerde çalışan işçiler de işyerinin girdiği işkolunda kurulu bir sendikaya üye olabilir.” hükmüne yer verildiğini, ...Sendikasının yukarıda da açıkça izah edildiği üzere kurulu bulunduğu işkolunda çalışmayan işçilerin kendisine üye olmasını sağladığını, ...Sendikasının işyeri toplu iş sözleşmesi için yetki başvurusu yaptığını ancak... bünyesinde ancak işletme toplu iş sözleşmesi yapılmasının söz konusu olabileceğini,... tüzel kişiliği altında 301 mağaza şubesi ve 2 depo şubesinin bulunduğunu ve bu işyerlerinde toplam 8104 kişi çalıştığını,... tüzel kişiliğine ait aynı işkolunda faaliyet gösteren 301 mağaza şubesinin yanı sıra depo şubesinde yardımcı işlerin yürütüldüğünü, depolama ve dağıtım işlerinin yapıldığı yerlerin, asıl işin iş organizasyonu içerinde yer almaları hâlinde asıl işin ve yardımcı işin yapıldığı bütün işyerlerinin aynı işletme içerisinde olduğunun kabul edilmesi ve yetki tespitinin buna göre işletme düzeyinde yapılması gerektiğini,... bünyesinde yalnızca 263 üyesi bulunan ...Sendikasının işletme toplu iş sözleşmesi için çoğunluğu sağlayamadığının aşikâr olduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 12.07.2018 tarihli, 74038328-103.02 [103.02]- E.51919 sayı ve “Yetki Tespiti” konulu kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

    II. CEVAP
    Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davacı işyerinde çalışan sayısının 498 olduğunu, 263 çalışanın yani yarıdan fazlasının yetki verilen Sendikaya üye olduğunu, ...Sendikasının 16 numaralı işkolunda olduğunu, bu işkolunda çalışan işçilerin yetki tespitine dahil edildiğini, söz konusu işyerinde depolama, istifleme faaliyetlerinin yürütüldüğünü, bu faaliyetlere uygun işyerinde olan sendikaya üye olunabileceğini, yetki tespitinin işletme değil işyeri düzeyinde olması gerektiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini talep etmiştir.

    Davalı Sendika vekili cevap dilekçesinde, davacının işkolu tespiti taleplerinin ya da süre taleplerinin Kanun'a aykırı olduğunu, dava konusu işyerinin SGK numarası olduğunu, 5210 nace kodu aldığını, söz konusu işkolunun 16 nolu "Gemi Yapımı ve Deniz Taşımacılığı, Ardiye ve Antrepoculuk" işkoluna girdiğini, aksi durumda zaten üyeliğin mümkün olmadığını, davacı Şirketin yetki tespiti talebinin yapıldığı 09.07.2018 tarihinde 16 nolu işkoluna giren tek işyeri olduğunu, 498 çalışan olduğunu, Sendikalarının üye sayısının 263 olduğunu, işkolu tespitinin bekletici mesele yapılamayacağını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini talep etmiştir.

    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle;
    “...
    ... Depo işyerinin davacı şirkete ait olduğu, deponun teknik yönden bağlılığı olmayan ayrı bir iş yeri olduğu, depoda tedarikçilerden gelen ürünlerin mağazalara dağıtım faaliyetinin gerçekleştirildiği, davacı şirket tarafından sunulan 09.07.2018 tarihli listeye göre davalı işyerinde 485 çalışan olduğu, bakanlık tarafından 263 sendika üyesi çalışan tespiti yapılmış olmasına rağmen, davalı sendika tarafından verilen listede 245 sendika üyesi çalışan tespit edildiği, davacı tarafın bu yönde bir itirazının olmadığı, davalı sendikanın işyerinde bu sebeple çoğunluğu sağladığı üyelerin işyerindeki oranınının %50,51 olduğu anlaşılmıştır...davaya konu depolardan birinin nace kodunun "52.10.02 Frigorifik depolama ve antrepoculuk faaliyetleri (bozulabilir gıda ürünleri dahil dondurulmuş veya soğutulmuş mallar için depolama)", diğerinin "47.71.02 Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda giysi aksesuarları perakende ticareti (eldiven, kravat, şapka, eşarp, şal, mendil, kemer, pantolon askısı, şemsiye, baston, vb. (güneş şemsiyeleri hariç)" olmasının sendikalaşma hakkını kısıtlar şekilde işletme toplu iş sözleşmesi kurma zorunluluğu getirmeyeceği mahkememizce değerlendirilmiştir. Ayrıca davalı sendikanın yetkili olabileceği iş kolu faaliyet alanı 52.10.02 nace kodlu iş yeridir... Bakanlıkça dava konusu yapılan tespitin Yasa’nın aradığı koşullara uygun olduğu, bu nedenle davanın reddedilmesi gerektiği...” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

    B. İstinaf Sebepleri
    Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Bakanlık tarafından ...Sendikası adına müvekkili Şirkete ait... sicil numaralı ... Dağıtım Merkezi isimli işyerinde toplu iş sözleşmesi imzalamak için 12.07.2018 tarihinde yetki tespit kararı verildiğini, ... Dağıtım Merkezi ve Tersine Lojistik Merkezi deponun incelendiği bilirkişi raporuna karşı uyuşmazlığın toplu iş hukuku konusunda uzman bilirkişi tarafından rapor alınması konusunda itiraz ettiklerini ancak itirazın reddine karar verildiğini, İlk Derece Mahkemesince ... Dağıtım Merkezi ve Tersine Lojistik Merkezi işyerlerinde yapılan incelemeler sonucunda hazırlanan bilirkişi raporlarında her iki depoda da aynı faaliyetin yürütüldüğünün tespit edildiği, her iki depo çalışan sayısının 717 olduğu, ... Dağıtım Merkezi deponun müvekkili Şirkete ait olduğu ancak teknik yönden bağlılığı olmayan ayrı bir işyeri olduğu, davaya konu ... Dağıtım Merkezi depoda 485 işçi bulunduğu, sendikalı işçi sayısının 245 olduğu, sendika oranının %50,51 olduğu gibi tespitler yapıldığını, Mahkemenin davayı ret gerekçesinin ... Dağıtım Merkezi deponun...un diğer işyerleri ile teknik bağlılığı olmadığı, ... Dağıtım Merkezi depo ile Tersine Lojistik Merkezi deponun nace kodlarının farklı olduğu ... Dağıtım Merkezi deponun bağımsız bir işyeri olduğu, Sendikanın bu işyerinde bağımsız toplu iş sözleşmesi yapabileceği şeklinde açıklamalara yer verildiğini, Mahkeme gerekçesine katılmadıklarını, müvekkili Şirketin faaliyet alanında uzman bir bilirkişiden rapor alınmamasının hazırlanan son bilirkişi raporunda depolarda aynı faaliyetin yürütüldüğü tespit edilmesine rağmen tespitin dikkate alınmamasının hatalı olduğunu, gerekçeli kararın kendi içerisinde çelişki bulunduğunu,...'un bir bütün hâlinde 10 nolu işkolunda faaliyet yürüten işletme olduğunun dikkate alınmadığını, ... Dağıtım Merkezi depo ile Tersine Lojistik Merkezi deponun birlikte tek bir işyeri ya da işletme oluşturup oluşturmadığının dikkate alınmadığını, nace kodları dikkate alınarak hukuka aykırı değerlendirme yapıldığını, müvekkili Şirkete ait genel müdürlük 2 depo ve 300'ü aşkın mağazanın toplu iş hukuku anlamında 10 nolu işkolunda tek bir işletme olarak kabul etmesi gerektiğini, bu durumun kabul edilmemesi hâlinde depoların tek bir işletme olarak değerlendirilmesi icap ettiğini, İlk Derece Mahkeme kararının eksik inceleme sonucunda verildiğini, Mahkemece müvekkili Şirketin bir bütün hâlinde işletme toplu iş sözleşmesine konu edilmesinin engellendiğini,...'un bir bütün hâlinde işletme olduğunun kabulünde davaya konu depo dışında diğer işyerlerinde yaklaşık 6000-7000 arasında çalışanın sendikal haklarının depolarda yürütülen faaliyetlerin asıl faaliyetten bağımsız kabul edildiğinde ise Tersine Lojistik Merkezi depoda çalışan yaklaşık 200 işçinin sendikal hakkının engellendiğini, bilirkişi raporlarının müvekkili Şirketin asıl faaliyet konusunda uzman kişiler tarafından düzenlenmediğini, davalı Sendika tarafından yapılan müvekkili Şirkete ait... sicil nolu ... Dağıtım Merkezi isimli işyeri ve bağlı işyerlerinde işkolu tespiti yapılması talepli 2016/261 sayı 30.11.2016 tarihli başvurunun akıbetinin araştırılmadığını, müvekkili Şirkete ait tüm işyerlerinin aynı amaca yönelik olarak kabul edilmesi gerektiğini, ... Dağıtım Merkezi depo ile dava dışı tutulan Tersine Lojistik Merkez depo müvekkili Şirketin genel merkezi ve mağazaları ile bağlı işyeri asıl işyeri ilişkisi içinde oldukları nace kodlarının bu kapsamda değerlendirilemeyeceğini, somut olay bakımından değerlendirme yapıldığında müvekkili Şirkete ait gerek ... Dağıtım Merkezi depo gerekse Tersine Lojistik Merkez depoda sadece müvekkili Şirket mağazalarında satılacak... marka ürünlerinin geçici depolama işlemlerinin yapıldığını,... dışında başka şirketlerin depoculuk hizmetlerinin verilmediğini, Şirketin depoculuk üzerinden gelirinin bulunmadığını, sadece kendi mağazalarındaki ticaret için bu faaliyeti yürüttüğünü, belirttikleri tüm işyerlerinin hukuki yönden... bünyesinde yer aldığını, işyerleri arasında teknik bağlılık bulunduğunu, depolarda yürütülen faaliyetin müvekkili Şirketin asıl amacının teknik bir parçası olduğunu, müvekkili Şirketin genel merkezden tek elden yürütüldüğünü, müvekkili Şirkete ait tüm işyerlerinin aynı amaca yönelik işyerleri olarak kabul edildiğinden mağazalar, depolar ve genel müdürlük dahil tüm işyerlerinin tek bir işletme oluşturduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle;
    “...1113250 sicil sayılı... işyerinin bağlı bulunduğu iş kolu Gemi Yapımı ve Deniz Taşımacılığı Ardiye ve Antrepoculuk, 1108246 sicil sayılı (TLD)' nin Ticaret Büro Eğitim ve Güzel Sanatlar iş koluna kayıtlıdır. Bu nedenle anılan işyerlerinin aynı iş kolunda olmamaları nedeniyle 6356 Sayılı Yasa'nın 34.maddesine göre işletme düzeyinde toplu iş sözleşmesi yapılması mümkün değildir.... işyeri ile ...işyerinin birinin diğerinin bağlı işyeri olup olmadığı belirlenmesi gerekir.......depo işyerinde şubelerden gelen ürünler tasnif edilip, ürünlerin fiziki ve benzeri durumlarına göre tasnif edilip e-ticarete, alternatif piyasaya yada... depoya gönderildiği,... depoya bu şekilde ...depo ve tedarikçilerden gelen ürünlerin şubelere sevk edilme işlemi yapıldığı, her iki deponun amacının farklı olduğu, ...deponun amacının şubelerden gelen ürünlerin tasnifi ve ilgili yerlere sevki,... deponun amacının ise ...depo ve tedarikçilerden gelen ürünlerin şubelere sevki olduğu, yapılan işin ve işyerlerinin amacının farklı olması nedeniyle sadece... depo yönünden yetki tespit kararı verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, davacı işverinin istinaf başvurusunun haklı olmadığı...” gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

    B. Temyiz Sebepleri
    Davacı vekili istinaf dilekçesinde belirttiği sebeplerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, 6356 sayılı Kanun’un 41 inci ve devamı maddeleri kapsamında olumlu yetki tespitinin iptali istemine ilişkindir.

    2. İlgili Hukuk
    1. 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın (Anayasa) “Toplu iş sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
    “İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu iş sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”

    2. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası da şöyledir:
    “Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu iş sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”

    3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi ise şöyledir:
    “(1) Toplu iş sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
    (2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı iş günü içinde bildirir.
    (3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
    (4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
    (5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”
    Şeklindedir.

    4. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki İtirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi de şöyledir:
    “(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı iş günü içinde mahkemeye yapabilir.

    (2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.
    (3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı iş günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
    (4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı iş günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
    (5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”

    5. 6356 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası ise şöyledir:
    “Yeni bir toplu iş sözleşmesi için yetki süreci başlamış ise işkolu değişikliği tespiti bir sonraki dönem için geçerli olur. İşkolu tespit talebi ve buna ilişkin açılan davalar, yetki işlemlerinde ve yetki tespit davalarında bekletici neden sayılmaz.”

    6. 6356 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasına dair madde gerekçesi de şöyledir:
    “...İşkolu tespit talebi ve buna ilişkin açılan davalar, yetki işlemlerinde ve yetki tespit davalarında bekletici neden sayılmayacaktır. Bu hüküm ile işkolu itirazlarının toplu sözleşme yapma sürecini gereksiz şekilde uzatması ve zaman zaman bu itirazların toplu sözleşme sürecini kilitlemek için kötüye kullanılması önlenmek istenmiştir...”

    3. Değerlendirme
    1. Somut uyuşmazlıkta, ... tarafından 09.07.2018 başvuru tarihi itibariyle davacıya ait... sicil numaralı işyerinde toplam 498 işçi çalıştığı ve davalı Sendikanın 263 üyesi bulunduğu gerekçesiyle toplu iş sözleşmesi yapabilmek davalı Sendikanın gerekli çoğunluğu sağladığına dair 12.07.2018 tarih ve 51919 sayılı olumlu yetki tespit kararı verilmiştir.

    2. Davacı işverenin temel itirazı, aynı iş organizasyonu kapsamında yer aldığı ve tek bir işyeri niteliğinde olduğu iddiasıyla müvekkiline ait tüm mağazalar, genel merkez ve depoların yetki tespitinde dikkate alınması gerektiğine ilişkindir. Dosya içeriğine göre itiraz konusu işyerlerinin, tespit konusu işyerinden farklı işkollarında kayıtlı olduğu görülmektedir.

    3. 6356 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasında işkolu tespit talebi ve buna ilişkin açılan davaların, yetki işlemlerinde ve yetki tespit davalarında bekletici neden sayılamayacağı açık bir şekilde düzenlenmiştir. Aynı hükmün madde gerekçesinde de bu düzenleme ile işkolu itirazlarının toplu sözleşme yapma sürecini gereksiz şekilde uzatmasının önlenilmesinin istenildiği belirtilmiştir. Bu itibarla işkolu tespit talebi ve işkolu itirazları mevcut yetki uyuşmazlığında dikkate alınamayacaktır.

    4. İnceleme konusu davada, işverenin, farklı işkolunda yer alan başkaca işyerlerinin de yetki tespitinde nazara alınması gerektiği iddiası, esas itibariyle itiraz konusu işyerleri bakımından işkolu itirazı niteliğindedir. Yukarıda belirtilen açık düzenleme gereği, bu itiraz mevcut yetki uyuşmazlığında ileri sürülemez ve bu konuda bir işkolu tespit kararı verilse dahi, bu karar ancak bir sonraki dönem için geçerli olabilir. Diğer taraftan, hukuk devleti kavramı çerçevesinde hukuki belirlilik ve hukuki öngörülebilirlik ilkeleri nazara alındığında, uyuşmazlığın yetki tespiti için başvuru tarihindeki hukuki duruma göre değerlendirilmesi gerektiği de tartışmasızdır. Bu anlamda, başvuru tarihi itibariyle farklı işkollarında yer alan birim yahut işyerlerinin tek bir işyeri yahut işletme niteliğinde kabul edilmesi mümkün değildir. Nitekim işçi sendikasının Bakanlık kayıtlarına güvenerek örgütlenme faaliyetini yürüttüğü ve çoğunluk tespitine dair talepte bulunduğu gözetildiğinde, yetki tespit başvuru tarihinden sonra ileri sürülen işkolu itirazının dikkate alınması yukarıda belirtilen ilkelere aykırılık teşkil edecektir.

    5. Bu itibarla davacı işverenin farklı işkolunda yer alan işyerlerinin de yetki tespitinin kapsamına dahil edilmesi gerektiğine dair itirazı dikkate alınamayacaktır. Buna göre, Bölge Adliye Mahkemesince depo niteliğindeki iki işyeri bakımından aynı teknik amaç doğrultusunda faaliyet yürütülüp yürütülmediğinin tespitine dair gerekçe tesis edilmesi doğru değil ise de davanın reddine karar verilmesi ve istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi sonucu itibariyle isabetlidir.

    VI. KARAR
    Açıklanan sebeplerle;
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca yukarıda açıklanan ilâve gerekçe ile ONANMASINA,

    Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

    08.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi