15. Ceza Dairesi 2017/12483 E. , 2020/1115 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan vekilinin duruşmalı inceleme talebinin, 5320 sayılı Kanun"un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Katılanın, sanıktan yurt dışındaki bankalardan kredi temin etme konusunda yardım istediği, sanığın da bunu kabul ettiği ve kendisinin Banque Internationale London Bankasının hissedarı ve temsilcisi olduğunu ve istenilen krediyi sağlayabileceğini hem sözlü hem de adı geçen bankanın düzenlediğini ifade ettiği bir evrakı katılana vererek inandırıcı eylemlerde bulunarak ifade ettiği, katılanın da alınacak kredinin bir taslağını istediği, sanığın bu taslağı da temin ederek katılana verdiği, katılanın verilecek krediyi uygun bularak başka bir ortak yatırımcı ile birlikte kredinin alınması konusunda görüş birliğine varılarak kredi sözleşmesinin sağlanması için 18/04/2011 tarihinde bir sözleşme yaptıkları, bu sözleşmeye göre sanığın, katılanın talep ettiği krediyi, sözleşmenin imzalanmasından itibaren 4 gün içerisinde katılanın belirleyeceği bankaya göndermeyi taahhüt ettiği, katılanın da sanığın bu hizmetine karşılık alınacak toplam kredinin %8’i oranında bir ücreti sanığa ödemeyi kabul ve tahhüt ettiği ve bu ücretin 50.000,00 EURO’sunu peşin olarak ödediği, geri kalan kısmını ise yapılacak ödeme planı çerçevesinde senetlerle ödemeyi kabul ettiği ve kalan kısmı için 446.000,00 EURO’luk senet düzenlediği ayrıca katılanın firmasının ortaklık yapacağı yabancı ortağın da sanığa 95.000,00 EURO peşin para ödediği, sanığa toplamda 145.000,00 EURO para ödenmesine rağmen sanığın sözleşme ile belirtilen hiçbir yükümlülüğünü yerine getirmediği gibi, kendisine ulaşılamadığı, ayrıca temin edeceği krediler için yaptığı hizmet karşılığı verilen senetleri de tahsile çalıştığı, bu şekilde sanığın üzerine atılı suçu işlediği iddia olunan olayda; katılanın yabancı bir bankadan kredi alınması hususunda yardımcı olması için sanığın komisyonculuğunu kabul ettiği ve sanıkla katılanın bu konuda anlaştıkları, aralarında bir sözleşme yaptıkları, ancak daha sonra ihtilaf çıktığı, ihtilafın esasen bu sözleşmedeki yükümlülüklerin yerine getirilmemesinden ibaret olduğu, ödenen paraların ve verilen senetlerin de bu sözleşmeye dayalı olarak ödendiği ve verildiği, tüm bu ihtilafların tarafların karşılıklı olarak imzaladıkları sözleşmeye dayalı ihtilaflar olup çözüm merciinin hukuk mahkemeleri ve icra daireleri olduğu, olayda suç unsuru bulunmadığı kabulü ile sanık hakkında verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin suçun subut bulduğuna yönelik temyiz itirazının reddiyle hükmün ONANMASINA, 29/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.