Esas No: 2022/6363
Karar No: 2022/7212
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/6363 Esas 2022/7212 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/6363 E. , 2022/7212 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 7. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Turhal 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, müvekkilinin tam zamanlı iş sözleşmesi ile işveren ...İnşaat Taahhüt Temizlik Taşımacılık Turizm Petrol Gıda Besi Et Kombinesi Bilgi İşlem Otomasyon Organizasyon Eğitim Güvenlik Matbaacılık Yayıncılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'ne ait ...Restaurant isimli işyerinde çalıştığını, müvekkilinin mesainin ağırlığı, eksik personel sebebi ile işiyle alakalı olsun olmasın tüm restaurant işlerinin kendisine yükletilmesi, ücretlerinin, fazla çalışma ücretlerinin tam olarak ödenmemesi, yıllık izin ücretlerinin ödenmemesi sebebi ile iş sözleşmesini haklı olarak feshettiğini, Turhal 1. Noterliğinin 17.07.2019 tarih ve 5887 yevmiye numaralı ihtarname ile davalıya feshi bildirdiğini, işyerinde çalışma saatlerinin 08.00-20.00 ve 12.00-24.00 saatleri arasında olduğunu, ancak müvekkili günlük 12 saat çalışmasına rağmen fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini, aynı şekilde hafta tatili ve genel tatil çalışmaları için de çift ücret ödenmediğini, yıllık izinlerinin kullandırılmadığını ve bunların ücretinin de ödenmediğini, müvekkilinin ödenmeyen alacakları için arabulucuya başvurduklarını ancak uzlaşma sağlayamadıklarını, açıklanan nedenlerle müvekkilinin kıdem tazminatı alacağının sözleşmenin feshi tarihinden itibaren en yüksek mevduat faiziyle birlikte, diğer alacakların ihtar tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, davacının 03.08.2019-06.08.2019 tarihleri arasında mazeretsiz olarak işe gelmediği için kendisine Turhal 2. Noterliği aracılığı ile 06.08.2019 tarih ve 4812 yevmiye numaralı ihtarname gönderilerek, işe gelmeyişinin sebebinin sorulduğunu, davacının herhangi bir mazeret göndermemesi üzerine iş sözleşmesine son verildiğini, davacının iş sözleşmesine devamsızlık sebebiyle işveren tarafından son verildiği için kıdem tazminatı alacağının bulunmadığını, davacı tarafından fazla çalışma yapılmadığı için fazla çalışma alacağının da bulunmadığını, şayet fazla çalışma alacağı bulunmuş olsa idi ücretini alırken fazla çalışma alacağı olduğunu belirterek ihtirazı kayıtla alması gerektiğini, ancak davacının ücret alırken ihtirazı kayıtla aldığına dair bir beyanın bulunmadığını, hafta tatillerinde çalıştırılmadığı için hafta tatili alacağının da bulunmadığını, yıllık ücretli izin alacağının da bulunmadığını, iş yerinde yıllık ücretli izinler için izin kullanma müracaatı yapıldıktan sonra işyeri yetkilisi tarafından onay verilerek yıllık izinlerin kullandırıldığını, bununla ilgili evrak düzenlendiğini, işyeri dosyası incelendiğinde bu durumun görülebileceğini, davacının dinî ve millî bayramlarda çalışmadığını, şayet çalışmış ise bunun ücretinin de kendisine ödendiğini, belirtilen nedenlerle haksız davanın reddine karar verilerek yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, iş sözleşmesinin davacı işçi tarafından geniş anlamda bir kısım ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle haklı olarak feshedildiği bu nedenle davacının kıdem tazminatına hak kazandığı, kıdemine göre hak ettiği 56 gün yıllık ücretli izin hakkını kullandığına dair herhangi bir somut belge bulunmadığından talebin kabul edildiği, davacının aynı dönemde birlikte çalıştığı davalıyla husumeti bulunmayan tanık beyanlarına göre haftada 18 saat fazla çalışma yaptığı ve dosya içerisinde bu fazla çalışmasının ücretlerinin ödendiğine dair herhangi bir bilgi, belge bulunmadığından davacının fazla çalışma ücreti alacağı bulunduğu, davacının haftada bir gün izin yaptığı anlaşıldığından hafta tatili alacağının bulunmadığı, davacının dinî bayramların ilk günü hariç diğer tüm ulusal bayram ve genel tatillerde çalıştığı anlaşıldığından ulusal bayram ve genel tatil alacağının bulunduğu ve davalı tarafından bu alacağı davacıya ödendiğine dair bir delil de olmadığı
gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili, müvekkili tarafından davacıya keşide edilen ihtarname ile işe devam etmemesinin nedenlerinin açıklanmasının istendiğini, ancak davacının mazeret bildirmeyerek işe devam etmediğini, bu nedenle iş sözleşmesinin müvekkili tarafından sona erdirildiğini belirterek davanın reddi gerektiğini ileri sürmüş ayrıca bordrolarda davacının ihtirazı kaydının bulunmadığını, davacının fazla çalışma alacağı bulunmadığını, kaldı ki yaz aylarının Haziran ayında başladığını ancak Mahkeme kararında Nisan ayının yaz dönemi olarak kabul edildiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı işçinin geniş anlamda ücret alacaklarının ödenmemesi nedeniyle iş sözleşmesini haklı nedene dayalı olarak feshettiğinin kabulü ile kıdem tazminatına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda fazla çalışma ücretine ilişkin hesaplamaların tanık anlatımlarına, davacının yaptığı işin niteliğine ve dosya kapsamına uygun bulunduğu, davalı tarafça dosyaya sunulan ücret bordrolarında fazla mesai tahakkuku bulunmadığı, yıllık izin ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığının anlaşılmasına göre İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili, davacının alacaklarının zamanaşımına uğradığını, davacının çalıştığı restaurantta kış aylarında fazla çalışılmadığını, bu nedenle davacının 12 ay süresince haftalık 18 saat fazla çalışma yaptığının kabulünün hatalı olduğunu, beyanlarına başvurulan davacı tanıkları ile davalı tanığının beyanları da savunmayı teyit etmesine rağmen dikkate alınmamasının hatalı olduğunu ayrıca yapılan indirim oranının % 50 olarak belirlenmesi gerektiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı ve buna göre fazla çalışma ücreti alacağı bulunup bulunmadığı, davalının zamanaşımı def'inin dikkate alınıp alınmadığı ve tespit edilen fazla çalışma ücreti alacağından yapılan indirim oranının yeterli olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrası.
4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 41 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.