20. Ceza Dairesi Esas No: 2017/2720 Karar No: 2019/7547 Karar Tarihi: 25.12.2019
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/2720 Esas 2019/7547 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2017/2720 E. , 2019/7547 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : BÜYÜKÇEKMECE 15.Asliye Ceza Mahkemesi Karar Tarihi- Numarası : 22/10/2014-2014/873 esas ve 2014/849 karar Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Sanığa yokluğunda verilen, Büyükçekmece 1.Sulh Ceza Mahkemesi’nin 01.06.2012 tarih, 2010/490 esas ve 2011/1135 karar sayılı ek kararı ile 03.09.2009 tarihli uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak ve kullanmak suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın, dosyada en son beyan ettiği ve mernis adresi olan, Örnek Mah. 1400. Sk. No:70 İç Kapı No:4 Esenyurt/İstanbul adresine bu adresin aynı zamanda mernis adresi olduğuna ilişkin kayıt düşülerek 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre yapılan tebligat üzerine kesinleştirildiği anlaşılmakta ise de, 7201 sayılı Kanun"un 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, öncelikle bilinen en son adres esas alınarak, 7201 sayılı Kanun"un 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından tebligata 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği, ancak söz konusu hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının yukarıda belirtilen usule aykırı şekilde yapılmış olan tebliğe istinaden usulüne uygun kesinleşmediği, buna bağlı olarak Mahkemenin daha sonra yapmış olduğu işlemlerin hukuki geçerliliğinin bulunmadığı ve "yok" hükmünde olduğu anlaşıldığından, sanığın 17/11/2014 tarihli temyiz dilekçesinin Büyükçekmece 1.Sulh Ceza Mahkemesi’nin 01.06.2012 tarih, 2010/490 esas ve 2011/1135 karar sayılı hükmün açıklanılmasının geri bırakılmasına ilişkin karara yönelik itiraz dilekçesi niteliğinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesi uyarınca verilen, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararı, aynı maddenin 12. fıkrasına göre temyizi mümkün olmayıp, itiraza tabi olması nedeniyle, sanığın bu konudaki temyiz isteği itiraz olarak kabul edilerek merciince karar verilmek üzere, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na İADESİNE, 25/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.