17. Hukuk Dairesi 2016/10971 E. , 2019/5387 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili; davalı ... şirketinin trafik sigortacısı olduğu aracın, şehir içinde hız limitini aşırı oranda aşacak şekilde özellikle sokak arasında her an yaya çıkma ihtimalini hiçe sayarak aniden önüne bisikleti ile çıkan davacıların murisi Halil Kılıç"a çarpmak suretiyle kazanın oluşumuna sebebiyet verdiğini, davacıların murisin desteğinden yoksun kaldıklarını, ancak kaza tespit tutanağı sürücünün beyanına göre düzenlendiği için müvekkillerinin murisine kusur yüklendiğini, 3. kişi sıfatıyla davacıların desteğin kusurundan sorumlu tutulamayacağını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davacılar için toplam 10.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı şirkete müracaat tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini ... için 35.269,46 TL, ... için 25.267,90 TL olmak üzere toplamda 60.537,36 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; kazaya karışan aracın müvekkili nezdinde trafik sigortasının olduğunu, sorumluluğun poliçe limiti ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, kazada sigortalının kusursuz olduğunu, hasar ihbarında bulunulmadığı bu nedenle temerrüdün oluşmadığını, küçüğün velayet ilişkisi gereği anne ve babasının sorumluluğunun olduğunu, anne babanın destek oranlarının Yargıtay kararlarına göre hesaplanması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile ... için 35.269,46 TL davacı baba ... için 25.267,90 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava,trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
6098 sayılı TBK’nun 74. maddesine (818 Sayılı BK’nun 53. maddesi) göre hakim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hakimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir. Buna göre, hukuk hakimi kural olarak ceza hakiminin belirlediği kusur oranı ile bağlı değil ise de, kesinleşen maddi olgu ile bağlıdır.(H.G.K. 06.02.2002 gün 2002/19-16, 2002/47 sayılı kararı)
Somut olayda, davaya konu trafik kazasına ilişkin olarak ceza dosyasında aldırılan ATK raporuna göre bisiklet sürücüsü desteğin asli kusurlu, davalının trafik sigortacısı olduğu araç sürücüsü ise kusursuz bulunmuş, mahkemece sanığın beraatine karar verilmiş, hüküm temyiz edilmeden kesinleşmiştir.Dosya içerisinde kaza tespit tutanağı da bulunmamakla birlikte, mahkemece kusur raporu alınmamış, gerekçesinde kusursuz sorumluluk ilkesinden dolayı sorumlu tutulduğu bildirilmiştir. Oysa K.T.K. ve genel şartlardaki düzenlemelere göre ZMMS sigortalısının kusuru kadar sorumludur. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece, İTÜ trafik kürsüsü veya Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Fen Heyetinden seçilecek uzman bilirkişi kurulundan alınacak bilirkişi raporu ile kaza tespit tutanağı, ceza dosyası ve tüm dosya kapsamına göre tarafların olaydaki kusur durumları hiçbir duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2- Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazları ile davacılar vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazları ile davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalıya geri verilmesine 30/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.