3. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/5361 Karar No: 2019/1186 Karar Tarihi: 18.02.2019
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/5361 Esas 2019/1186 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalının kiraladığı bina ve arsayı otogar işletmek için kiraladığını, ancak davalının taşınmazdan ayrılmış olmasına rağmen alt kiracı otobüs firmalarının taşınmazı terk etmediğini belirterek kira alacağı nedeniyle davalı aleyhine başlatılan takibe yapılan itirazın iptalini talep etmiş. Mahkeme, davacının kiralananı teslim almaktan kaçındığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiş, ancak Yargıtay bu kararı bozmuştur. Kiralananın boş olarak kiraya verene teslimi tarihine kadar tahakkuk edecek olan kira bedellerinden kiracının sorumlu tutulması gerekir ve kiracı, kiralananı kullanımında bulundurduğu sürece kira bedelini ödemekle yükümlüdür. Ancak kira bedelinin ödendiğini ve taşınmazın tahliye edildiğini ispat yükü kiracıya aittir. Kanun maddeleri olarak, Türk Borçlar Kanunu'nun 347. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 428. ve 440. maddeleri belirtilmiştir.
3. Hukuk Dairesi 2017/5361 E. , 2019/1186 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kira sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalının dava konusu bina ve arsayı otogar işletmek üzere kiraladığını, davalının taşınmazdan ayrıldığını bildirmiş olmasına rağmen alt kiracı otobüs firmalarının taşınmazı terk etmediklerini belirtmiş, kira alacağı nedeniyle davalı aleyhine başlatılan takibe yapılan itirazın iptalini talep etmiştir. Davalı, davacının kiralananı teslim almaktan kaçındığını belirterek davanın reddini istemiştir. Dava, kira alacağı nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir. Mahkemece davacının kiralananı teslim almaktan kaçınması sebebiyle dürüstlük kuralına aykırı davrandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki 15/03/2005 başlangıç tarihli 4 yıl süreli kira sözleşmesinin varlığı hususunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Türk Borçlar Kanununun (TBK) 347. maddesi uyarınca çatılı işyeri kiralarında kiracı, belirli süreli sözleşmelerin süresinin bitiminden en az onbeş gün önce bildirimde bulunmadıkça, sözleşme aynı koşullarla bir yıl için uzatılmış sayılır. Kiralananın çatılı işyeri niteliğinde olduğu da dikkate alındığında 15/03/2009 tarihinden itibaren birer yıllık uzama döneminin başladığı, bu dönem içerisinde 09/02/2010 tarihli ihtarname ile kiracının 15/03/2010 başlangıç döneminde kira sözleşmesini yenilemeyeceği hususunu kiraya verene bildirdiği anlaşılmaktadır. Ancak kira sözleşmesinin yenilenmeyeceği ihtarının çekilmiş olması tek başına belirtilen tarihte kiralananın boş olarak kiraya verene teslim edildiği anlamına gelmeyeceğinden, kiralananın boş olarak kiraya verene teslimi tarihine kadar tahakkuk edecek olan kira bedellerinden kiracının sorumlu tutulması gerekir. Kiracı, kiralananı kullanımında bulundurduğu sürece kira bedeli ödemek ile yükümlüdür. Bununla birlikte kira bedelinin ödendiğini ve taşınmazın tahliye edildiğini ispat yükü kiracıya aittir. Buna göre inceleme yapılarak karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı tarafın temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı ...ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428. maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.