17. Hukuk Dairesi 2016/10882 E. , 2019/5384 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili; davalının sürücüsü ve maliki olduğu aracın Kayhan Karahan"ın maliki ve sürücüsü olduğu araca ve yolun dışında ve bankette bekleyen yayalara çarptığı, meydana gelen trafik kazasında müvekkilleri ..., kızı ... ve kızının oğlu ... vücutlarının değişik yerlerinden kanamalı ve kırık oluşacak şekilde yaralandıklarını, müteveffa anne ...."nın da olay yerinde hayatını kaybettiğini, kazanın davalının kusuruyla meydana geldiğini, müvekkilleri ..."nın annesi,..."in babaannesi...."nın ölümü sonucu manevi yönden çok etkilendiklerini, çöküntüye uğradıklarını belirterek uğramış oldukları manevi elem ve ızdırap eleminin bir nebze giderilmesi amacıyla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ... için 1.000,00 TL maddi tazminat ile annesinin ölümü için 60.000,00 TL, kendisinin yaralanmasından 15.000,00 TL olmak üzere toplam 75.000,00 TL manevi tazminat, ... için babaannesinin vefatı nedeniyle 20.000,00 TL kendisinin yaralanmasından dolayı 5.000,00 TL olmak üzere toplam 25.000,00 TL, küçük çocuk ... için olaydan dolayı ölüm olayını ve diğer olayları yanı başında yaşadığı için kaza nedeniyle 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile ... için maddi tazminat talebini 12.864,96 TL" ye yükseltmiştir.
Davalı ... vekili; asıl kazayla herhangi bir ilgisinin olmadığını, müvekkilinin davacılarla akraba olması nedeniyle insani açıdan yardım etmek üzere durmak istediğini, ancak davacının da kaza yapmasına sebebiyet veren buzlanma nedeniyle müvekkilinin davacının aracına hafif şekilde çarptığını, müvekkilinin çarpması sonucu herhangi bir vefat olayı söz konusu olmayıp zaten kaza yapan ve yol kenarında stabilize bulunan araçta sadece maddi hasar meydana geldiğini, yolun buz tutmuş ve kaygan olmasından dolayı kazaya müvekkilinin kendi kusuru ile sebebiyet vermediğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benisenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 12.864,96 TL maddi tazminat, yaralanma nedeniyle 10.000,00 TL manevi tazminatın, annesinin ölümü nedeniyle 7.000,00 TL manevi tazminatın 07/01/2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacı ... için yaralanma nedeni ile 3.000,00 TL, babaannesinin ölümü nedeniyle 5.000,00 TL manevi tazminatın 07/01/2013 tarihi itibariyle yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, ... yönünden davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacılar vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
6098 sayılı TBK."nın 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir
edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacı ... için annesinin ölümü nedeniyle takdir olunan manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 30/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.