Esas No: 2022/5956
Karar No: 2022/7335
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/5956 Esas 2022/7335 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/5956 E. , 2022/7335 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İlk Derece Mahkemesi kararının ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyerinde 06.10.1992-15.09.2015 tarihleri arasında sevkiyat sorumlusu olarak çalıştığını, yaş dışındaki emeklilik koşullarını yerine getirmesi üzerine iş sözleşmesini Karşıyaka 2. Noterliğinin 15.09.2015 tarihli ve 30167 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile feshederek kıdem tazminatının ödenmesini talep ettiğini, fazla çalışma ve hafta tatili çalışma ücretinin ödenmediğini, hafta tatili çalışmalarının bazı bordrolarda gün olarak gösterildiğini, ancak aylık ücreti asgari ücretin çok altında gösterilerek esasen ödenmeyen hafta tatili alacağı ödenmiş gibi gösterilecek şekilde bordro tahakkuku yapıldığını, %100 zamlı olarak ödenmesi gereken hafta tatili ücret alacağının %50 zamlı olarak ödendiğini, kullanılmayan yıllık izin ücretlerinin de ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile izin, fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı savunmasında bulunduktan sonra, davacının müvekkili işyerinde 06.10.1992 tarihinde işe girdiğini, 28.11.1993 tarihinde askerlik görevi için çıkışının yapıldığını, sonrasında 05.07.1995 tarihinde işe başladığını ve 1995 öncesini ibra ettiğinden bu döneme ilişkin bir alacağının bulunmadığını, hafta tatili ve fazla çalışma yapılması hâlinde ücretinin ödendiğini, ulusal bayram ve genel tatil alacağının bulunmadığını, izinlerinin kullandırıldığını, yaş dışındaki emeklilik şartlarını taşıdığından bahisle işten ayrılan davacının başka bir işte çalışıp çalışmadığının araştırılması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 15.10.2018 tarihli ve 2015/364 Esas, 2018/333 Karar sayılı kararıyla davacının yıllık izin ücreti talebi reddedilerek kıdem tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti talepleri bakımından davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 10.03.2021 tarihli ve 2018/2354 Esas, 2021/378 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairemizin 26.05.2021 tarihli ve 2021/5305 Esas, 2021/9586 Karar sayılı ilâmı ile davalının diğer temyiz itirazları yerinde görülmeyerek, davacının fazla çalışma yaptığı, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı iddialarının davacı tanığı M.G.'nin ifadesi ile ispat edildiği, ancak bu tanığın 2014 Ocak ayında işten ayrıldığı anlaşıldığından tanığın ifadesinin davacı ile birlikte çalıştığı dönem için esas alınması ve 2014 Ocak ayından sonrası için fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti hesabı yapılmaması gerektiği, davacının ücretinin gerçekte brüt 2.382,92 TL olmasına karşın, bordroların brüt 1.717,00 TL ücrete göre düzenlendiği anlaşıldığından fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının Mahkemece belirlenmiş olan gerçek ücret üzerinden yeniden hesaplanarak imzalı bordrolarda ödendiği anlaşılan tutarların mahsubu ile alacakların belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozmaya uyulmasına karar verilerek yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporunda davacının haftalık fazla çalışma süresi yönünden bozma yapılmamasına rağmen bilirkişi tarafından yeniden hesaplama yapılmasının hatalı olduğu belirtilmiş ve fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının bozma doğrultusunda davacı tanığının çalışma süresine göre Ocak 2014'e kadar hesaplanması gerekirken bu sürenin aşıldığı gerekçesiyle davacının fazla çalışma alacağı 12 saat üzerinden Ocak 2014 tarihine kadar, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacakları da yine Ocak 2014 tarihine kadar davacının gerçek ücreti üzerinden Mahkemece resen hesaplanarak ve imzalı bordrolarda ödenen miktarlar mahsup edilerek davacının alacakları hüküm altına alınmıştır.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; Mahkemece alınan ek bilirkişi raporunda hatalı hesaplama yapıldığını, İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli kararını oluştururken 2014 Ocak sonrası hesaplamayı dikkate almadığını belirtse de davacı işçinin davalı Şirketten herhangi bir fazla çalışma, hafta tatili ya da ulusal bayram ve genel tatil alacağının bulunmadığını, davacı işçi alacaklarının zaten salt tanık anlatımlarıyla ispat edilemeyeceğini, dava dosyasında bordrolar ve banka hesap hareketlerinin mevcut olduğunu, yazılı delillere göre karar verilmesi gerektiğini, yargılamalar sırasında davacıya ait ücret bordrolarının hatalı yorumlandığını, hem imzalı bordrolar hem de banka kayıtları dikkate alındığında ve işçinin de bordroya itiraz etmediği düşünüldüğünde dava dosyasına sunulmuş olan bordrolara itibar edilmesi gerektiğini, davacının ücretinin ve hizmet süresinin hatalı tespit edildiğini, zamanaşımı def'i ve yargılama sırasında dosyaya sunulan delillerle birlikte dilekçelerinde belirttikleri tüm itirazların dikkate alınacağı yeni bir bilirkişi raporu alınması gerektiğini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriği, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasında davacının fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının hesabı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 41, 46 ve 47 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. İlk Derece Mahkemesince bilirkişi raporu hatalı görülerek resen yapılan hesaplamanın bozma kapsamına ve dosya içeriğine uygun olduğu anlaşılmaktadır.
3. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.