5. Hukuk Dairesi 2020/11490 E. , 2021/13441 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı idare vekilinin istinaf başvurusu üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılmak suretiyle yeniden hüküm kurulmasına ilişkin yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 18/11/2021 günü taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesinin davanın kabulüne ilişkin olarak verilen kararına karşı, davalı idare vekilince yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile HMK"nın 353/1-b-3 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında karar verilmesine ilişkin olarak Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince verilen hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan bilgi ve belgelere göre; davacının 300/65000 hisse ile malik olduğu Ankara ili, Yenimahalle ilçesi, Ergazi mahallesi, 83 parsel sayılı taşınmazın toplu konut alanında kalması sebebiyle davalı idarenin 25/01/1977 tarih 1696 sayılı encümen kararı ile kamulaştırılmasına karar verildiği, o tarihte yürürlükte bulunan 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun 7. maddesinde yazılı Tapu ve Vergi kayıtları üzerinden ve haricen tapu maliki davacının adresinin araştırıldığı, Tapu ve Vergi dairesince bildirilen(aynı) adrese çıkan noter tebligatının iade gelmesi sebebiyle kamulaştırma işleminin 13-28 Mayıs 1977 tarihinde gazete ile ilanen tebliğ edildiği, kollukça haricen dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde adres araştırması yapıldığı ve davacıya ait adres tespit edilemediğinin bildirildiği, davalı idarece Yenimahalle 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 1981/730 E.-1982/272 K. sayılı dosyası ile mülga 6830 sayılı Yasa"nın 17. maddesi uyarınca açılan tescil davası sonucunda davacı adına kayıtlı hissenin hükmen idare adına tescil edildiği, davacının 06/07/1982 tarihinde bir dilekçe ile davalı idareye müracaat ederek kamulaştırma bedelinin tarafına ödenmesini talep ettiği ve idareden yazılan yazıyı elden aldığı ancak bedelin ödendiğine dair belge sunulamadığı; ilk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karara karşı, davalı idare vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi"nce dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; kamulaştırma işleminin kesinleştiğinden ve eldeki davanın 30 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından bahisle, davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak HMK"nın 353/1-b-3 maddesi uyarınca davanın reddine dair yeniden esas hakkında hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu taşınmaz 1975 yılında alınan kamu yararı kararı uyarınca kamulaştırılmış ise de; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun 25. maddesine göre hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi mal sahibi açısından usulüne uygun olarak yapılan tebligatla başlar.
Kendisine usulüne uygun kamulaştırma tebligatı yapılmamış kişi açısından kamulaştırma işlemi başlamayacağından, bu kişilere ait taşınmazın Kamulaştırma Kanunu"nun 17.maddesine istinaden daha önce tescil kararı verilmesi de dava açılmasına engel teşkil etmez.
Dosyadaki belgelerin incelenmesinde; kamulaştırma tarihinde yürürlükte bulunan 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun 7. maddesinde yazılı Tapu ve Vergi kayıtları üzerinden ve haricen tapu maliki davacıların adreslerinin araştırılmış ise de, vergi ve tapu kayıtlarına göre davacının bilinen son adresi Kütahya ili olduğu halde, kolluk vasıtasıyla harici araştırmanın malikin bilinen son adreslerinde değil, dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde yapıldığı, bu sebeple ilanen tebligatın geçersiz olduğu, davacının dilekçe ile kuruma başvurmasının da Kamulaştırma Kanunu anlamında tebligat sayılmayacağı gözetildiğinde mahkemece işin esasına girilerek 21/12/2019 tarihinde kabul edilerek 24/12/2019 gün 30988 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7201 sayılı Kanunun 6. ve 7. maddesi ve 09/06/2021 tarihinde kabul edilerek 19/06/2021 gün 31516 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7327 sayılı Kanunun 20. ve 27. maddeleri ile 2942 sayılı Yasa"ya eklenen ek-3, geçici 15. ve 17. maddeleri de değerlendirilerek davacının payına ilişkin talep hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HMK’nın 371. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davacı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 3.050,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 18/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.