Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2598
Karar No: 2022/3235
Karar Tarihi: 13.06.2022

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/2598 Esas 2022/3235 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davanın konusu, davacının kooperatif üyesi olduğu ancak kendisine isabet eden dairenin tapusunun davalılara devredildiği iddiasıyla tapu iptali ve tescilini talep etmesi, mümkün olmaması halinde tazminat ve kira alacaklarının ödenmesidir. Davalı kooperatif ve şirket, davanın reddini savunmuştur. Davalı ... ise davaya cevap vermemiştir. Mahkeme, davalı ...Ltd. Şti'nden tahsil edilen tutarın müflis kooperatif iflas masasına kaydedilmesine ve davalı ...ydin tazminat talebi bulunmadığından pasif husumet yokluğu sebebiyle reddine hükmetmiştir. Davacı vekili ve davalı kooperatif vekili kararı temyiz etmiştir. Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, davacı vekilinin temyiz itirazlarını reddederken davalı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarını kabul etmiş ve mahkeme kararını bozmuştur. Bozma kararı üzerine davacının tazminat talebi için öncelikle kooperatifin inşaatlarının tamamlanması ve diğer üyelere yapılan tahsis ve teslimlerin yapılması gerektiği belirtilmiştir. Bu koşullar yerine getirildikten sonra davacının talep ettiği tazminatın iflas masasına kaydedilmesi mümkün olabilecektir.
Kanun Maddeleri: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2014/4-363 Esas, 2014/488 Karar sayılı kararı ile değiştirilerek belirlenen 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 165. ve 163. maddeleri, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 726. ve 420. maddeleri, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 349 ve 294. maddeleri.
6. Hukuk Dairesi         2021/2598 E.  ,  2022/3235 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davacı ile davalı kooperatif vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekilinin kooperatif üyesi olduğunu, müvekkiline isabet eden dairenin tapuda davalılardan ...’a devredildiğini, bu davalının kooperatif müteahhitinin en yakın arkadaşı olduğu, diğer davalı şirketin kooperatifin yüklenicisi olup, şirket müdürünün de kooperatifin kurucu üyesi olduğunu ileri sürerek, tapu iptal ve tescilini mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 10.000,00 TL’nin ve 2007 yılından itibaren kira alacağının tespiti ile ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 17.04.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile; 32.500,00 TL’nin faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı kooperatif vekili; davacının kooperatif üyesi olduğunu, müflis kooperatife karşı dava açmasının yasal olarak mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı şirket yetkilisi; inşaatın kooperatifin iflas etmesi nedeniyle sözleşmede belirtilen seviyeye ulaşmadığını, kooperatifin sözleşmede belirtilen miktarda daireye hak kazanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; Ankara Batı 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/260 Esas, 2011/236 Karar sayılı kararındaki gerekçenin içeriğinden davalı kooperatif ve davalı ... İnş. San. Ltd. Şti'nin kötü niyetle ve birlikte hareket ettikleri kanaati hasıl olduğu, bilirkişi raporunda hesaplanan iflas tarihi itibariyle davacının talep edebileceği toplam 23.339,88-TL'nin müflis kooperatif iflas masasına kaydına, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalı ...Ltd. Şti'nden alınarak davacıya verilmesine, diğer davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili ve davalı kooperatif vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece verilen ilk kararın temyizi üzerine bozma kararında davalı kooperatifin iflas ettiği, kendisine konut tahsis edilmeyen ortağın tazminat isteminin iflas masasına kaydı mümkün olduğu, davalı kooperatife yönelik tazminat istemi yönünden taleple bağlı kalınarak uyuşmazlığın esasının incelenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
    Yapı kooperatifinin ana amacı ortakların akçalı yükümlülüklerini yerine getirmeleri karşılığında anasözleşmeye uygun, konut ya da işyeri teslim etmektir. Kendisine konut tahsis edilemeyen ortağın konut karşılığı tazminat isteyebilmesi için, kooperatifin inşaatlarının bitirilip konut tahsisi aşamasına gelmesi ve diğer üyelere tahsis ve teslim yapıldığı halde davacıya konut tahsis ve tesliminin yapılmaması gerekir. Bu husus, bu tazminatın istenebilmesinin ön koşuludur. Bu ön koşulun gerçekleşmesinden sonra, üye için çeşitli nedenlerle konut ya da işyeri tahsisi imkânsızlığı ortaya çıktığında ortağın uygun bir tazminat isteme hakkı bulunmaktadır.
    Bozma ilamında kendisine bağımsız bölüm tahsis edilmeyen ortağın tazminat talebini iflas masasına kaydettirebileceği belirtilmiş, davacının bu nitelikteki bir ortak olduğu hususunda bağlayıcı bir karar verilmemiştir. Dosya kapsamında inşaatların %60 seviyelerinde olduğu ve hiçbir ortağa konut tahsis edilmediği anlaşılmaktadır.
    Bozma ilamında da ayrıntılı gerekçe ile açıklandığı üzere ortağın ödediği aidatı iflas masasına kaydettirmesi mümkün değildir. Davalı kooperatifin davacı dışındaki diğer üyelerine bağımsız bölüm kazandırdığı da iddia ve isbat edilmediğine, davacıyı diğer üyelerden ayıracak bir özellik de bulunmadığına göre davacı alacak talebini iflas masasına kaydettirme hakkına sahip değildir. Bu gerekçe ile kooperatif aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bozmaya yanlış anlam verilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı kooperatif yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı kooperatife iadesine,
    karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 13.06.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.








    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi