17. Hukuk Dairesi 2016/6041 E. , 2019/5375 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili; davalıların trafik sigortacısı, işleteni ve sürücüsü olduğu aracın davacının sevk ve idaresindeki araca çarpması neticesinde davacının yaralanarak omuriliğinde kırık meydana geldiğini ve tedavisinin 5 ay sürdüğünü, bu kazadan önce müvekkilinin bir şirkette şoför olarak çalıştığını, gelirinin oldukça iyi olduğunu, ancak kazadan sonra çalışma imkanı kalmadığından iş akdinin sona erdiğini ve halen işsiz olduğunu, uzun süre yatağa mahkum olması sebebiyle, hem kendisi, hem de çocuklarının büyük acı ve ızdırap çektiğini, 5 ay boyunca başkalarının yardımı ile hayatını devam ettirebildiğini, davalılara başvurduklarını ancak zararlarının tazmin edilmediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş,ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 65.103,86 TL"ye yükseltmiştir.
Davalılar ... ve ... vekili; karşı tarafın SSKlı olup tüm hastane masrafları ve çalışmadığı sürece maaşını SSK"nın karşıladığından bu yönde zararının olmadığını, davacı taraf çok fahiş para istemesi nedeni ile anlaşma sağlanamadığını, davacının kaza sonrası iyileştiğini ve normal hayatını aksatacak hiçbir eser kalmadığını, 2006 yılı Nisan ayı sonunda tekrar işe başladığını, ancak
müvekkillerinden para tahsil etmek için işten ayrıldığını, sigortasız bir işte çalıştığını, karşı tarafın manevi çöküntü sebebiyle manevi tazminat talebinin fazla olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; yargılama aşamasında vefat eden davalı ... aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, dahili davalı ... aleyhine açılan maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine, diğer davalı ... aleyhine açılan maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile dahili davalı ...tarafından davacıya yapılan ödemeden sonra bakiye 5.447,38 TL maddi tazminatın ıslah tarihi olan 12/06/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan tahsiline, manevi tazminat davasının kabulü ile 30.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde,dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bentler dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
6098 sayılı TBK"nun 56. (818 sayılı BK"nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece, meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralanması nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kazanın meydana geldiği tarih de göz önünde bulundurularak davacı için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha düşük manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, bir miktar yüksek manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
3-Dosyada mevcut ibranameye göre davalı ... şirketi tarafından davacıya 50.000,00 TL asıl alacak ödemesi, 1.800,00 TL masraf ödemesi olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacı tarafından tahsil edilen yargılama gideri dikkate alınıp değerlendilmeden davalı ... alehine hesaplanan yargılama giderine hükmedilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine 30/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.