Esas No: 2022/6982
Karar No: 2022/7616
Karar Tarihi: 13.06.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/6982 Esas 2022/7616 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/6982 E. , 2022/7616 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 8. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 58. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının, değişen yükleniciler nezdinde sürekli olarak çalışmakta iken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile 02.04.2018 tarihinde davalı Bakanlık kadrosuna alındığını ve hâlen çalıştığını, ihale şartnamesine göre ücretinin asgari ücretin en az %7 fazlası olarak düzenlendiğini; 696 sayılı KHK gereği, ücret ve sosyal hakları korunarak kadroya alındığını, davalı ile devirden önceki işyeri arasında 02.04.2018 tarihinden geçerli olmak üzere belirsiz süreli iş sözleşmesi imzalandığını; bu sözleşmede, işçiye her ay brüt asgari ücretin % fazlası üzerinden ödeme yapılacağının belirlendiğini; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının görüş yazısında, asgari ücretin yüzdeli olarak uygulanması ve sonrasında zamların yapılması gerektiğinin belirtildiğini, davacının, 31.12.2018 tarihindeki ücretinin üzerine sadece %4 zam uygulandığını, ancak davacının sözleşmesinde, asgari ücretin belirtilen % fazlası olarak temel ücretin belirlendiğini, 01.01.2019 itibarıyla asgari ücretin belirtilen % fazlası olarak belirlenecek ücrete toplu iş sözleşmesinde yer alan %4 zam oranının uygulanması gerektiğini, bu şekilde belirlenecek yevmiye üzerinden ilave tediye ve ikramiyenin hesaplanması gerekirken eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek ücret, ilave tediye ve ikramiye fark alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; taleplerin zamanaşımına uğradığını, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçişler yapıldığını ve sonrasında eski uygulamanın devam ettirilmesi uygun olmadığı için davacının yeni statüsündeki haklarına göre geçişinin yapıldığını, yayımlanan yönetmelikler doğrultusunda ücretlerin belirlendiğini, davacının talebinin hukuki dayanağının bulunmadığını, davacı ile iş sözleşmesi imzalanarak karşılıklı mutabakata varıldığını, Yüksek Hakem Kurulunca karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesi hükümleri gereğince zamların da yapıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, taraflar arasında davacının ücretinin asgari ücretin belirli oranda fazlası üzerinden ödeneceğinin kararlaştırıldığı, davacının fark ücret, ilave tediye ve ikramiye fark alacaklarına hak kazandığı, bilirkişi raporunun denetime uygun olduğu kanaatiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde, davacı hakkında yapılan ücret artışlarının kanuni düzenlemelere ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine uygun olduğunu, İdare ile davacı arasında asgari ücretin belli oranda fazlasının ödeneceğine dair sözleşme hükmü bulunmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kadroya geçiş sırasında imzalanan sözleşmede davacının ücretinin asgari ücretin %7 fazlası olarak belirlendiği, fark ücretin sözleşme ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (375 sayılı KHK) geçici 23 üncü maddesi uyarınca esas alınacak toplu iş sözleşmesine göre hesaplandığı, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark ücret alacaklarının bulunup bulunmadığı ve dava konusu ikramiye alacağına uygulanması gereken faiz oranı hususlarındadır.
2. İlgili Hukuk
4857 sayılı İş Kanunu'nun 22 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 ve 24 üncü maddeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 297 nci ve 298 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı ... vekilinin aşağıda yer alan bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde, kamuda sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin ücretlerinin tespitinde uygulanacak kuralları belirlemekle burada söz konusu olan Yüksek Hakem Kurulu kararıyla bağıtlanan toplu iş sözleşmesi, davacının 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu hükümlerine göre yararlandığı bir toplu iş sözleşmesi değildir. Bu itibarla davacının ikramiye alacağı talebine en yüksek işletme kredisi faizini geçmemek üzere bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faize hükmedilmesi gerekirken, en yüksek işletme kredisi faizi uygulanması hatalıdır.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı vekilinin temyiz itirazının faiz yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan “işleyecek en yüksek banka işletme kredisi faiziyle” ibaresinin çıkartılarak yerine “ en yüksek işletme kredisi faizini geçmemek üzere bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizle” ibaresinin yazılması suretiyle kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.