14. Hukuk Dairesi 2019/2587 E. , 2019/7571 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11/07/2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05/05/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı vekili, Kahramanmaraş 2. Noterliğinde 18.10.1993 tarih ve ... yevmiye numaralı ile 10.09.2003 tarih ve 10033 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmeleri ile imar uygulaması ile numaraları değişen 701, 703, 704, 705, 706, 1150, 1151, 577, 582, 584, 585, 586 ve 819 parsel sayılı taşınmazları satın aldığını, bedelini ödediğini, davalıların satış vaadinde bulunanların mirasçıları olduğunu ve mirasbırakanların mirasçılık belgelerinin çıkarılamamasından tapuda ferağ verilemediği gerekçesiyle dava konusu taşınmazlardaki davalıların hisselerinin iptali ile davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... vekili ve davalılar ... ile ... vekili temyiz etmiştir.
1)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı ... vekili ve davalılar ... ile ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş; bu nedenle reddi gerekmiştir.
2)Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde, Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince, mahkemece hükmün 1. bendinin altıncı satırında bilirkişi raporuna göre hesaplanan davalı ... hissesinin, ... hisse olarak yazılması gerekirken, 1920/10321920 hisse olarak yazılması doğru görülmemiş; ancak bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK"nun 438/7 maddesi uyarınca hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) No"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ve davalılar ... ile ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) No"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ve davalılar ...,... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1. bendinin altıncı satırında yer alan ... ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine ... ibaresinin yazılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 11.11.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.