15. Hukuk Dairesi 2015/2558 E. , 2016/1322 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Vek. Av. ...
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili .... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle kendi ödeme yükümlülüğünü yerine getirmeyen davalı iş sahibinin sözleşmeden kaynaklanan cezayı talep etmesinin mümkün bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı davasında aralarında düzenlenen 31.08.2009 tarihli sözleşme ile davalıya ait binaların dış cephelerinde mantolama, parapet ıslahı,yangın merdiveni ve iç merdiven boşluklarının boyanması işini üstlendiğini, sözleşme dışı imalâtlarla birlikte tüm imalâtları tamamladığını, buna rağmen sözleşme kapsamındaki işlerden kalan alacağının ödenmediğini belirterek bakiye 61.600,00 TL alacağı ile sözleşme dışı işler için fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 2.000,00 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davalı savunmasında işin eksik ve ayıplı yapıldığını, sözleşmede kararlaştırılan sürede teslim edilmediğini yapılan ödemelerde dikkate alındığında başkaca borç bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece bilirkişi raporu dikkate alınarak taraflar arasında götürü bedelli sözleşme bulunduğu, sözleşme dışı imalâtlar için yazılı tutanak düzenlenmesi gerektiği, böyle bir tutanak bulunmaması nedeniyle davacının
...
sözleşme dışı imalâtlar ile ilgili talepte bulunamayacağı gerekçesi ile KDV dahil sözleşme bedelinden eksik kusurlar nedeniyle 1/4 indirim yapılıp ödemelerin mahsubu ile 25.100,00 TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Somut olayda ihtilâflar yapılan işin miktarı, bunların ayıplı olup olmadığı, sözleşme dışı imalât yapılıp yapılmadığı ve ödenen bedel konularındadır. Taraflar arasında 31.08.2009 tarihli sözleşmenin düzenlendiği ihtilâfsız olup bu sözleşmede yapılacak imalâtların bedeli tamamı 120.000,00 TL + KDV = 141.600,00 TL olarak kararlaştırılmıştır. Mahkemece imalât bedeli ile ilgili olarak davalı tarafından yapılan ödemenin 83.600,00 TL olduğu kabul edilmiş ise de ödeme belgesi olarak kabul edilen 22.04.2010 tarihli makbuzda ödenen bedelin 14.300,00 TL olması nedeniyle tüm ödemelerin 83.000,00 TL olduğunun kabulü gerekmektedir.
Taraflar arasında düzenlendiği ihtilâfsız olan sözleşmede imalâtın bedeli KDV hariç 120.000,00 TL olarak kararlaştırılmıştır. Bu haliyle sözleşmedeki bedel sözleşme tarihi itibarıyla uygulanması gereken 818 sayılı BK 365. maddesinde tanımlanan götürü bedeldir. Götürü bedelli işlerde, yüklenicinin hakettiği iş bedelinin saptanması ya da iş sahibinin ödemesinin fazla olup olmadığının belirlenmesi için gerçekleştirilen imalâtın eksik ve kusurlar da dikkate alınarak tüm işe oranının tespiti, bulunacak bu oranın toplam iş bedeline uygulanarak hak edilen bedelin saptanması ve bulunacak bu rakamdan kanıtlanan ödemeler düşülerek hesaplanması gerekmektedir. Diğer taraftan kural olarak yine 818 sayılı BK 410 ve izleyen maddelerine göre sözleşme dışı yapıldığı iddia edilen imalâtların bedelinin iş sahibinin yararına olması halinde vekâletsiz iş görme hükümleri uyarınca yapıldığı zamanlardaki mahalli serbest piyasa rayiçleri dikkate alınarak hesaplanması gerekir. Bunlar için mahkemenin kabulünün aksine taraflar arasında ayrıca bir yazılı belgenin düzenlenmesi zorunlu değildir.
Bu genel ilkeler dikkate alındığında olayda mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporu yukarıda açıklanan ilkelere değerlendirme yapılmadığından yeni bilirkişi kurulundan öncelikle sözleşme kapsamına dahil olan çatıda yapılması gereken imalâtlar ve diğer imalâtlar yönünden davadan önce davalı tarafından mahkemede yaptırılan tespit dosyası da değerlendirilerek az yukarıda açıklanan şekilde sözleşme kapsamında yapılan imalâtın eksik ve kusurlarda dikkate alınarak tüm imalâta oranının bulunup bulunacak oranın sözleşme bedeline uyarlanması, ödemelerin mahsubu ile sözleşmeden kaynaklanan alacağın hesaplanması ve yine sözleşme dışı imalâtların olup olmadığının da incelenip bunların bedellerinin de yapıldığı yıl piyasa fiyatlarına göre hesaplattırılması sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış bu nedenle taraflar yararına bozulması gerekmiştir.
3-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Davacı tarafından davada hüküm altına alınan alacağa avans faizi uygulanması talep edilmiş, buna rağmen yasal faize hükmedilmiş olması doğru olmadığı gibi dava tarihinin 11.01.2011 olmasına rağmen kararın hüküm fıkrasında 12.01.2012 olarak yazılıp hüküm
....
altına alınan alacağa bu tarihten itibaren faiz uygulanması da doğru olmamış, bu nedenlerle de davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan sebeplerle tarafların sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden taraflar, 3. bent gereğince davacı yararına BOZULMASINA, 1.350,00"er TL duruşma vekillik ücretinin taraflardan karşılıklı olarak alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan diğer tarafa verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 02.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
...