Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1133
Karar No: 2015/8692
Karar Tarihi: 13.05.2015

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/1133 Esas 2015/8692 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, işveren tarafından geçersiz gerekçelerle iş akdinin feshedildiğini iddia ederek işe iadesini, işe başlatılmaması halinde 8 aylık brüt ücret tutarında işe başlatmama tazminatını ve boşta geçen süreleri için 4 aylık ücreti ve diğer tüm haklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı ise iş sözleşmesinin taraflarca karşılıklı anlaşma sonucu bozma sözleşmesi ile sona erdirildiğini belirtmiş ve davanın reddini savunmuştur. Mahkeme, davacının imzası bulunan mutabakat belgesi incelendiğinde davacının bütün yasal alacakları ve tazminatlarını alarak davalı şirketle mutabık olduğunun görüldüğü, fakat davacının mutabakat belgesinde yer alan bir maddenin incelenmediği için hükmün eksik inceleme ile verildiği gerekçesiyle bozulmasına karar vermiştir.
Kanun maddeleri: 4857 sayılı İş Kanunu, 1475 sayılı İş Kanunu.
7. Hukuk Dairesi         2015/1133 E.  ,  2015/8692 K.

    "İçtihat Metni"

    İş Mahkemesi
    Dava Türü : İşe iade

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
    2-Davacı vekili, davacıya geçerli bir fesih bildiriminde bulunulmadığı için fesih işleminin geçersiz olduğunu ve iptali gerektiğini iddia ederek davacının işe iadesini, işe başlatılmaması halinde 8 aylık brüt ücret tutarında işe başlatmama tazminatını ve boşta geren süreleri için 4 aylık ücreti ve diğer tüm haklarının tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının iş akdinin ikale (bozma) sözleşmesi ile karşılıklı rıza ile her iki tarafça sona erdirildiğini, bütün hak ve alacaklarının da kendisine ödendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece , davacının imzası bulunan mutabakat belgesi incelendiğinde davacının bütün yasal alacakları ve tazminatlarını alarak davalı şirketle mutabık olduğunun görüldüğü , tanık beyanları ve tüm dosya kapsamına göre davalı tarafından iş akdinin haklı nedenlerle feshedilmediği fakat yasal alacaklarını alarak davalı şirketi ibra eden davacının iş akdinin fesih işleminin geçerli olduğu belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının iş akdinin feshinin geçerli nedenle yapılıp yapılmadığı hususundadır.
    Bozma sözleşmesi (ikale) yasalarımızda düzenlenmiş değildir. Sözleşme özgürlüğünün bir sonucu olarak daha önce kabul edilen bir hukuki ilişkinin, sözleşmenin taraflarınca sona erdirilmesi mümkündür. Sözleşmenin, doğal yollar dışında tarafların ortak iradesiyle sona erdirilmesi yönündeki işlem ikale olarak adlandırılır.
    Bozma sözleşmesi yapma konusunda icapta bulunanın makul bir yararının olması gerekir. İş ilişkisinin bozma anlaşması yoluyla sona erdirildiğine dair örnekler 1475 sayılı İş Kanunu ve öncesinde hemen hemen uygulamaya hiç yansımadığı halde, iş güvencesi hükümlerinin yürürlüğe girmesinin ardından özellikle 4857 sayılı İş Kanunu sonrasında giderek yaygın bir hal almıştır. Bu noktada, işveren feshinin karşılıklı anlaşma yoluyla fesih gibi gösterilmesi suretiyle iş güvencesi hükümlerinin bertaraf edilmesi şüphesi ortaya çıkmaktadır. Bu itibarla irade fesadı denetimi dışında, tarafların bozma sözleşmesi yapması konusunda makul yararının olup olmadığının da irdelenmesi gerekir. Makul yarar ölçütü, bozma sözleşmesi yapma konusundaki icabın işçiden gelmesi ile işverenden gelmesi ve somut olayın özellikleri dikkate alınarak ele alınmalıdır.
    Somut olayda davacı ile davalı arasında fesih tarihi olan 23.01.2014 tarihinde mutabakat beyanı başlıklı bir protokol imzalandığı ve iş sözleşmesinin sona ermesine bağlı olarak kıdem ve ihbar tazminatı ile kıstel ikramiye, yıllık izin bedeli, ek ikramiye ve ocak maaşı olmak üzere toplamda 80,739,90 TL miktarın ödenmesi ve ödemelerin bank hesabına yatırılması sureti ile çalışanın hiçbir alacağının kalmayacağı hususunda anlaşmaya varıldığı ve bu miktarın ödemesinin yapıldığına dair banka dekontunun dosyaya sunulmuş olduğu anlaşılmıştır. Davalı taraf iş akdinin taraflarca karşılıklı anlaşma sonucu bozma sözleşmesi ile sona erdiğini belirtmiş, davacı taraf ise mutabakat beyanına bakıldığında davacının makul bir yarar sağladığı sonucuna varılmayı sağlayacak miktarda bir bedel ödenmediğinin ortada olduğunu bu nedenle sözleşmenin ikale sözleşmesi olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını beyan etmiştir. Tüm dosya kapsamı ve taraf beyanları karşısında mahkemece, mutabakatnamede yer alan ek ikramiye adı altında davacıya ödemesi yapılan 14.457,06 TL tutarındaki ücretin tanıklardan sorularak ve davacının tüm bordroları incelenerek ek bir menfaat mi yoksa düzenli yapılan bir ödeme mi olup olmadığı araştırılarak davacının mutabakatname ile ek bir menfaat sağlayıp sağlamadığı araştırılarak çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekmektedir.
    Mahkemece bu hususlar yerine getirilmeksizin eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalı olup bozma nedenidir.
    O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 13/05/2015 gününde oybirliği ile KESİN olarak karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi