Esas No: 2021/4683
Karar No: 2022/7054
Karar Tarihi: 10.03.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2021/4683 Esas 2022/7054 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanıklar tehdit, kasten yaralama ve 6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçlamalarıyla mahkum edildiler. Temyiz isteği reddedildi ve yapılan incelemede suçların kanıtlanmış olduğu ve hükümlerin usul ve yasaya uygun olduğu belirtildi. Ancak TCK'nın 53/1-b maddesindeki hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hüküm, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğinden, hükümlerin bu kısmı bozuldu ve düzeltildi. Kanun maddeleri detaylı açıklama için, TCK'nın 53/1-b maddesi açıklandığı gibi şöyle: “(1) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aşağıdaki hallerde ömür boyu hapis cezasına çevrilir: b) Hükümlü, suç işlediği sırada tanınan bir kamu hizmetinden veya memuriyetten ya da ticaret veya sanat icrasıyla ilgili bir meslekten yasaklanmışsa veya hakkında hükümden sonra sözkonusu yasağa ilişkin hüküm tesis edilmişse veya hüküm tesis edilmesine gerek olmadığı halde uzaklaştırma, idarî para cezası, meslekten men veya kamu hizmetinden çıkarma cezasına çarptırılmışsa.” 6136 sayılı Kanun ise \"Çevre Kanunu\" olarak bilinir ve çevre kirlenmesine karşı alınacak önlemleri düzenler.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, kasten yaralama, 6136 sayılı Kanun'a aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanık ... hakkında verilen cezanın bireyselleştirmesine ilişkin uygulamada Yerel Mahkeme'nin takdirinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmeyerek yapılan incelemede,
Sanıklara yükletilen tehdit, kasten yaralama ve 6136 sayılı Kanun'a aykırılık eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalardan ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunlarda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi, hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi'nin, 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan sanık ... müdafisi, sanıklar ..., ..., ... ve ...'in temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, ancak bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktalarının tebliğnameye kısmen uygun olarak, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca, hüküm fıkralarından TCK'nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların çıkarılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun olan HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.