Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/193
Karar No: 2019/4929

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/193 Esas 2019/4929 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/193 E.  ,  2019/4929 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi"nce verilen 27/01/2016 gün ve 2013/461 - 2016/78 sayılı kararı onayan Daire"nin 05/10/2017 gün ve 2016/13117 - 2017/5113 sayılı kararı aleyhinde davacılar vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
    Davacılar vekili, taraflar arasında bulunan ticari ilişki nedeniyle davalı tarafından 300.000,00 TL bedelli ve 21/02/2008 vadeli senet düzenlendiğini, davalının vadesi gelen bu senedi ödememesi üzerine aleyhine icra takibi yapıldığını, davalının takibe itiraz etmediğini, ancak borcunu da ödemediğini, davacıların tuttukları vekiline yüksek miktarda avukatlık ücreti ödemek ve taşınmazları üzerine ipotek koydurmak suretiyle tüketici kredisi kullanmak zorunda kaldıklarını, davalının borcunu ödememesi nedeniyle davacıların bankaya ve Gelirler İdaresine olan borçlarını ödeyemediklerini, müvekkillerinin faizi aşan munzam zarara uğradığını ileri sürerek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla BK"nın 105. (TBK"nın 122.) maddesi gereğince davalının kusurlu olduğunun tespitine, 20.000,00 TL munzam zararlarının 13/10/2010 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle talebini yükseltmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacı ..."nin davasının usulden reddine, davacı ..."nin davasının ise esastan reddine dair verilen kararın davacılar vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
    Davacılar vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacılar vekilinin davacı ... bakımından ileri sürdüğü karar düzeltme istemlerinin reddi gerekmiştir.
    2-Dava, munzam zarar istemine ilişkindir. Yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle davalı tarafından 300.000,00 TL bedelli 21/02/2008 vadeli senet düzenlendiğini, davalının vadesi gelen işbu senedi ödememesi nedeniyle müvekkillerinin T.İş Bankası AŞ’ye olan kredi borçlarını ödeyemediğini, iflas aşamasına gelerek ticareti terk etmek zorunda kaldıklarını, müvekkilleri ile davalı arasında görülen davalar nedeni ile avukat tutup yüksek miktarda vekalet ücreti
    ödemek zorunda kaldığını, müvekkillerinin T.İş Bankası ile 20.07.2007 tarihli tüketici kredisi imzalayıp müvekkili Salih’in taşınmazlarında banka lehine ipotek tesis etmek zorunda kaldığını, müvekkillerinin Şubat 2008’de senede bağlı alacaklarını davalıdan tahsil edememeleri nedeniyle T.İş Bankası AŞ’ye olan kredi borçlarını zamanında ifa edemediklerini, T.İş Bankası AŞ’nin müvekkilleri aleyhine icra takipleri yaptığını ve bankaya olan kredi borçlarının yaklaşık 1.200.000,00TL’ye ulaştığını, davalının borcunu ödememesi nedeniyle vergi dairesine, SGK’ya olan borçlarını da ödeyemediklerini ileri sürerek faiz ile karşılanamayan zararı talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacıların zararı bulunmadığını, zararları varsa dahi buna kendi kusurları ile sebep olduklarını, dava konusu bonoyu yaklaşık 2.5 yıl sonra takibe koyduklarını, dava dışı T.İş Bankası ile kredi ilişkilerinin senedin verilmesinden çok önce başladığını, vergi ve SGK borçlarına kendilerinin sebep olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davacı taraf ödemede temerrüde düşülen alacağın dayanağı olarak 21/02/2008 vadeli 300.000,00 TL bedelli bonoyu göstermiş, söz konusu bononun borçlusunun davalı ..., lehtarının davacı ... olduğu, davacı ..."in işbu bonoyu davacı ..."a ciro ettiği ve davacı ... tarafından Bakırköy 4. İcra Müdürlüğü’nün 2010/23106 E sayılı takip dosyası ile icra takibine konu edildiği, icra takibine konu edilen alacağın munzam zarar hariç tutularak 07/06/2012 tarihinde dava dışı Mustafa Sezen"e temlik edildiği ve takibe temlik alacaklısı tarafından devam edildiği anlaşılmıştır.
    TBK’nun 122.(Mülga BK"nun 105.) maddesinde alacaklı, temerrüt faizini aşan bir zarara uğramış olursa, borçlu kendisinin hiçbir kusuru bulunmadığını ispat etmedikçe, bu zararı da gidermekle yükümlüdür hükmü düzenlenmiştir.
    Bu durumda mahkemece, davacı tarafın munzam zarar hakkı saklı kalmak koşuluyla bonoyu devrettiği anlaşılmakla senedin vade tarihinden, 07/06/2012 temlik tarihine kadar olan zaman dilimi için Dairemizin yerleşik içtihatları (Dairemizin 13.06.2013 tarih 2011/9235E. 2013/12377K. Sayılı ilamı) doğrultusunda munzam zarar hesabı yapılması gerekmektedir. Munzam zararın tespit edilebilmesi için dava konusu senedin vade tarihinden, icra takibine konu alacağın temlik edildiği 07.06.2012 tarihine kadar geçen süre içerisinde her yıl itibarı ile gerçekleşen yıllık enflasyon artış oranı, bu oranın eşya fiyatlarına yansıma durumu, mevduat ve Devlet tahvillerine verilen faiz oranları, Türk Lirası karşısında döviz kurlarına ilişkin değişiklik listeleri davacıdan istenmek, gerektiğinde bunları ilgili resmi kurum veya kuruluşlardan araştırmak, bu sahada uzman bilirkişi görüşünden de yararlanılmak suretiyle bu süre içerisindeki para değerinin düşmesi, alım gücü azalması nedeniyle alacaklının maruz kaldığı zarar miktarının yukarıda değinilen unsurların toplanıp, ortalamaları bulunarak belirlenmek ve istenilen alacağın temel hukuki yapısı nedeniyle bir tazminat alacağı niteliğinde olduğundan ve bu zararın oluşmasında ülkenin içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal ortamın da etkili bulunduğu ve bundan ülkede yaşamını sürdüren gerçek veya tüzel kişilerin etkilenmemesinin kaçınılamaz olduğu ve nihayet her somut olayın özelliği de dikkate alınarak, bulunacak miktarın TBK’nun 51 ve 52. (mülga BK"nun 42 ve 43.) maddeleri çerçevesinde değerlendirmeye de tabi tutularak belirlenmesi ve bundan sonra bulunan bu zarar miktarından asıl alacak tahsil edilirken alınan temerrüt faizi miktarı düşülerek hasıl olacak sonuç çerçevesinde davacı ...’nin munzam zararının olup olmadığı ve miktarı tayin ve tespit edilmesi gerektiğinden kararın davacı ... yararına bozulması gerekirken, anılan davacının temyiz itirazları reddedilerek yazılı şekilde onanmış olduğundan, davacı ... vekilinin karar düzeltme istemlerinin kabulü ile Dairemizin 05.10.2017 tarih, 2016/13117E. 2017/5113K. Sayılı onama kararın kaldırılarak hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle davacı ... yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin davacı ... bakımından ileri sürdüğü karar düzeltme istemlerinin reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin davacı ... bakımından ileri sürdüğü karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 05.10.2017 tarih, 2016/13117E. 2017/5113K. sayılı onama kararının kaldırılarak yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davacı ... yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 27,10 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 389,49 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacı ... Peynirciden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, ödediği karar düzeltme harcının isteği halinde karar düzeltme isteyen davacı ..."ye iadesine, 27/06/2019
    tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi