5. Hukuk Dairesi 2016/8978 E. , 2017/24214 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davalılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor ve yapılan inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
1-Taşınmazın değeri belirlenirken öncelikle dava konusu taşınmazın arsa mı, arazi mi olduğunun belirlenmesi gerektiğinden taşınmazın değerlendirme tarihi olan 19.09.2014 gününde belediye 1/1000 ölçekli uygulama imar planı içinde olup, olmadığı, değilse belediye veya mücavir alan sınırları dahilinde bulunup bulunmadığı, belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı ve etrafının meskun mahal olup olmadığı, en yakın yerleşim birimlerine, kamu kurum ve kuruluşlarına olan uzaklığının ne olduğu hususları Belediye Başkanlığından sorulup, alınacak yazı cevabına göre, taşınmazın vasfı belirlendikten sonra taşınmazın niteliğine göre oluşturulacak bilirkişi eşliğinde mahallinde keşif yapılarak;
A- Arsa ise Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca yakın tarihte satışı yapılan emsallerle dava konusu taşınmazın üstün ve eksik yönleri belirtilmek suretiyle mukayese yapılarak dava konusu taşınmaz ile bilirkişi kurulunca emsal kabul edilecek taşınmazların, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen 2014 yılı emlak vergisine esas olan m2 değerleri de ilgili Belediye Başkanlığından istenip, dava konusu taşınmazın emsal taşınmazlara göre üstünlük oranı -/-
yönünden dava konusu taşınmaz ile bilirkişi kurulunca emsal kabul edilecek taşınmazların, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen 2014 yılı emlak vergisine esas olan m2 değerleri de ilgili Belediye Başkanlığından istenip, dava konusu taşınmazın emsal taşınmazlara göre üstünlük oranı yönünden bilirkişi kurulu raporu denetlenerek dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihinde, bilirkişi kurulunca somut emsal kabul edilecek taşınmazın ise satış tarihi itibariyle fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parselleri mi yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parselleri mi olduklarının ilgili Belediye İmar Müdürlüğü ile Tapu Müdürlüğünden sorulup düzenleme ortaklık payı düşülüp düşülmeyeceği hususunda,
B-Arsa vasfını taşımaması durumunda ise; dava konusu taşınmazın davacı idarenin düzenlediği kıymet takdir raporuna göre sulu arazi niteliğinde olduğu anlaşıldığından Kamulaştırma Kanununun 15/son maddesi uyarınca değerlendirme tarihinin dava tarihi olan 2014 yılı esas alınmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
Bu nedenle; dava konusu taşınmaza sulu arazi olarak değer biçen ilk bilirkişi kurulu raporundaki münavebe ürünlerinin dekara verim miktarları ve 2014 yılı hasat dönemindeki toptan kilogram satış fiyatları ve üretim giderleri resmi kuruluşlardan getirtilip,
Bilirkişi raporu denetlenerek hüküm kurulması gerekirken, bu yönteme uyulmadan soyut ifadelerle değer takdiri,
2-Taşınmaz üzerinde bulunan yapıların, ayrı ayrı alanları, nitelikleri belirlenip, yapıların iç ve dış özellikleri ayrıntılı olarak incelenerek, elektrik, içme suyu , kanalizasyon tesisatlarının, su ve elektrik aboneliklerinin olup olmadığı, ıslak ve kuru zemin kaplamaları, çatı kaplaması vs. gibi bir meskende olması gereken tüm unsurların bulunup bulunmadığı araştırılıp, varsa eksik imalat oranı ve yapı sınıfı tespit edilerek, fotoğrafları da çekilip dosyaya konulduktan sonra yapılara bedel belirlenip, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden karar verilmesi,
3-Davalı ...n"in vekile verdiği vekaletmanesi dosya arasında bulunmadığı halde bu eksiklik giderilmeden hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 02/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.