9. Hukuk Dairesi 2015/30375 E. , 2019/3256 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının bir kısım işçilik alacakları için ... Asliye Hukuk Mahkemesi" nde dava ikame edildiğini, yerel mahkemede kısmen kabul kısmen red kararı verdiğini, mahkemenin 2012/119 esas sayılı dosyası ile 2.000 TL fazla mesai ücreti 500 TL hafta tatili ücreti ve 500 TL ulusal bayram ve genel tatil ücretine hükmedildiğini, söz konusu kararın kesinleştiğini, karar ile belediye aleyhine icra takibi yapıldığını, takibin kesinleştiğini, ancak anılan takipten sonra davalının ikinci bir takip daha açtığını, ikinci takibe süresinde itiraz edilmeden dosyanın kesinleştiğini, ancak davalıya fazlaya dair hiç bir borcunun bulunmadığını, ... Asliye Hukuk Mahkemesince bilirkişi raporu alındığını, alınan rapor ile davalının fazla mesai, hafta tatili, ubgt alacaklarının bulunmadığının belirlendiğini, ancak daha sonra bilirkişiden aldırılan ikinci rapor ile takdiri mahkemeye bırakılarak bu alacaklar yönünden bir hesaplama yapıldığını, raporların birbiri ile çeliştiğini, çelişkiyi gidermek maksadı ile yeniden rapor tanzimi gerekirken mahkemece hüküm tesis edildiğini, ikinci raporun dayanak gösterilerek ikinci icra takibi yapılmasının davalı yönünden kesin delil ve müktesep hak teşkil edemeyeceğini beyanla davalıya borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, ... Asliye Hukuk Mahkemesi kararının temyiz edilmeksizin kesinleştiğini, kesinleşen ilamın kesin delil olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun güçlü delil niteliği taşıdığını, mahkemede hüküm dışı kalan alacaklar için icra takibi başlatılmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığını, davacının temyiz başvurusunda bulunması gerekirken bunun yapılmayarak şimdiki davada ileri sürülmesinin mümkün olmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davalı işçinin mahkememizin ... esas 2013/238 karar sayılı dosyasında diğer işçilik alacakları ile birlikte 2000 TL fazla mesai, 500 TL hafta tatili, 500 TL genel tatili alacağı için açtığı kısmi eda davasında 06/06/2013 tarihli bilirkişi raporunda hesaplanan alacaklardan fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil alacakları dışında kalan alacaklar yönünden talebini ıslah suretiyle artırdığı, mahkemece diğer alacaklar yönünden ıslah dikkate alınarak, fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil alacakları yönünden dava dilekçesindeki taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilip kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği, davalının mahkeme kararında hükme bağlanan alacaklar için ... İcra Müdürlüğü"nün 2013/937 esas sayılı dosyasında ilamlı takip başlattığı görülmektedir. Davalı, 06/06/2013 tarihli bilirkişi raporunda hesaplanan ve dava dilekçesinde talep edilmeyen bakiye fazla mesai, genel tatil alacağı ile hafta tatili alacağı için ... İcra Müdürlüğünün 2014/932 esas sayılı takip dosyasında ilamsız takip başlatmış, takibe itiraz edilmeyerek kesinleşmiş, davacı borçlu tarafından icra takibinden sonra menfi tespit davası açılmış bulunmaktadır. Özetle davalının, davacı aleyhine açmış olduğu kısmi davada bilirkişice hesaplanan bakiye kısım için takip başlattığı anlaşılmaktadır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03/10/2007 tarih ve 2007/15-614 esas 2007/696 karar sayılı ilamında belirtildiği üzere daha önce açılan kısmi davada alınan bilirkişi raporu daha sonra açılan ikinci davada hakimi bağlamaz. Zira bilirkişi raporunun kesinlik kazanması ve kazanılmış hak teşkil etmesi verildiği ilk dava içindir. Bilirkişi raporu takdiri delillerden olup, kısmi davada alacağın dava edilen miktar kadar olduğunun ispat edilmesi yeterlidir. Açılan ikinci davaya konu edilen alacağın miktarının davacı tarafından kanıtlanması gerekir.
Bu nedenle ilk davada alınan bilirkişi raporu bu davadaki alacak miktarının da ispatı için yeterli sayılamayacağından mahkememizce takibe konu alacakların ispatı için taraflara delil sunma imkanı sağlanarak toplanan deliller kapsamında bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
Davaya konu fazla mesai, genel tatil ve hafta tatilinde çalışma yapıldığının ispatı bunu iddia eden işçiye ait bulunmaktadır.
Bilirkişice tanık beyanlarına göre 07/05/2003-17/11-2011 dönemi net 2.543,72 TL fazla mesai, net 3.658,55 TL hafta tatili ücreti ile net 973,16 TL genel tatil ücret alacağı hesaplanmıştır. Davanın icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olup icra takibinde talep olunan alacak ile bağlı olunması ve davalı alacaklının alacaklarının ilk davada aldırılan 06/06/2013 tarihli bilirkişi raporuna dayanması ve sözkonusu bilirkişi raporunda da 17/11/2006-17/11/2011 dönemi alacakların hesaplanmış olması nedeniyle hakimlimizce 07/05/2003- 17/11/2006 dönemi hesaplanan alacaklar dışlanarak ve %30 takdiri indirim uygulanarak yapılan hesaplamada tespit edilen 1072,61 TL genel tatil alacağından ilk davada hükmedilen 500 TL nin mahsubu ile net 572,61 TL genel tatil alacağı, 3.292,12 TL fazla mesai alacağından ilk davada hükmedilen 2.000 TL nin mahsubu ile net 1.292,12 TL fazla mesai alacağı; 2.923,10 TL hafta tatili alacağından ilk davada hükmedilen 500 TL nin mahsubu ile net 2.423,16 TL hafta tatili alacağı bulunduğunun kabulü ile takipte talep edilen miktarlardan mahsubu ile bakiye yönünden borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmiş, alacağın yargılamayı gerektirmesi nedeniyle likit bulunmadığından davalının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında aynı dönem çalışmasına dair aynı iddialarla açılmış olan ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin ... Esas - 2013/238 Karar sayılı dosyası ile yargılama yapıldığı ve bu yargılamada bilirkişi ... tarafından 06.06.2013 tanzim tarihli rapor düzenlendiği, elde ki dosyada ise bilirkişi Hakan Gündoğdu tarafından 01.06.2015 tanzim tarihli rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davacı işçinin toplu iş sözleşmesine tabi sendikalı çalışan olduğu anlaşılmıştır. Ancak eldeki dosyada davacının tabi olduğu toplu iş sözleşmesinin bulunmadığı anlaşıldığından öncelikle davacı işçinin tabi olduğu toplu iş sözleşmelerinin celbi gerekmektedir.
Tarafları, konusu ve talep edilen işçilik alacakları aynı olan taraflar arasındaki uyuşmazlık ile ilgili iki dava da alınan iki farklı rapor olduğu anlaşıldığından mahkemece her iki rapor arasındaki çelişkiler giderilmeden hüküm kurulması hatalıdır.
Mahkemece yapılacak iş; davacı işçinin tabi olduğu toplu iş sözleşmelerinin celbi ile dosyanın yeni bir bilirkişiye tevdii ile ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin ... Esas - 2013/238 Karar sayılı dosyası ile eldeki dosyadaki talep ve iddialar yönünden dosyalardaki bilirkişi raporları da değerlendirilerek rapor arasındaki çelişkilerin giderilmesi için rapor alınmalıdır.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 11.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.