Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/5960
Karar No: 2019/1865
Karar Tarihi: 25.02.2019

Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/5960 Esas 2019/1865 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Ceza Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen vergi usul kanununa muhalefet suçundan açılan davada, sanıkların bir kısmı beraat etmiştir. Ancak, sanık ... hakkında mahkumiyet kararı verilmiştir. Kararda, Tebligat Kanunu’nun 10. maddesine aykırı olarak yapılan usulsüz bir tebligat işlemi nedeniyle sanıkların beraat kararı verildiği belirtilmiştir.
Ayrıca, sanık ...’nin suçlandığı sahte fatura düzenleme suçundan mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak, 2008 takvim yılına ilişkin suçlamada suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan ve 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun’un 276. maddesiyle değişik 213 sayılı VUK’nin 359/b maddesinde öngörülen cezanın alt sınırının 3 yıl hapis olduğu gözetilmeden, temel cezanın 18 ay olarak tespiti suretiyle eksik ceza tayin edildiği belirtilmiştir.
Kararda bahsedilen kanun maddeleri şöyledir:
- 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesi
- 6099 sayılı Kanunla yapılan değişiklik sonucunda eklenen 2. fıkrası
- TCK’nin 43. maddesi
- 5728 sayılı Kanun’un 276. maddesi
- 213 sayılı VUK’nin 359/b maddesi
- 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesi
11. Ceza Dairesi         2016/5960 E.  ,  2019/1865 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
    HÜKÜM : Sanıklar ... ve ... haklarında beraat kararı
    Sanık ... hakkında; mahkumiyet

    7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesinin 1. fıkrasındaki “Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresine yapılır.” hükmü ile 6099 sayılı Kanunla yapılan değişiklik sonucunda anılan maddeye eklenen 2. fıkrasındaki “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmüne aykırı olarak, yokluğunda verilen kararın sanık ...’nin dosyadaki bilinen en son adresi olan sorgusunda beyan ettiği adresi yerine, doğrudan MERNİS adresine tebliğe çıkartılıp, belirtilen Kanun’un 21. maddesine göre 27.09.2013 tarihinde yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğu anlaşılmakla; sanık ...’nin öğrenme üzerine verdiği 10.10.2013 havale tarihli temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilerek inceleme yapılmıştır.
    A) Sanıklar ... ve ... hakkında “2007, 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesi:
    Yüklenen suçun sanıklar tarafından işlendiği sabit olmamasına rağmen, CMK’nin 223/2-e maddesi yerine, aynı Kanun’un 223/2-b maddesi uyarınca hükümler kurulmuş ise de, sonuçta beraat hükümleri kurulmasının isabetli bulunduğu anlaşılmış; katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, sonucu itibarıyla doğru olan hükümlerin ONANMASINA,
    B) Sanık ... hakkında “2007, 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerine yönelik sanığın temyiz talebinin incelenmesi:
    2007, 2008 ve 2009 takvim yıllarında birden fazla sahte fatura düzenlenmesine karşın, TCK‘nin 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması; “2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan” kurulan hükümde; suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan ve 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun’un 276. maddesiyle değişik 213 sayılı VUK’nin 359/b maddesinde öngörülen cezanın alt sınırının 3 yıl hapis olduğu gözetilmeden, temel cezanın 18 ay olarak tespiti suretiyle eksik ceza tayin edilmesi; aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
    2007 ve 2008 takvim yılları yönünden; uzun süreli hapis cezaları ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin 3. fıkrası nazara alınarak 53/1-c maddesinde yazılı hak yoksunluklarına hükmedilmemesi hususu ile 2009 takvim yılı yönünden; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiillerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiillere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümlerde eleştiriler dışında bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükümlerin istem gibi ONANMASINA, 25.02.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi