15. Hukuk Dairesi 2020/1493 E. , 2021/311 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sözleşmenin uyarlanması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı ... vekili ile feri müdahil ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, taraflar arasında akdedilen 14.04.2006 tarihli Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi gereği yapılan iki bloğun altının birleştirilerek düğün salonu olarak kullanılması planlanan yerin 04.10.2010 tarihli tadil sözleşmesi gereği iki bağımsız bölüme ayrılması amacıyla tadilat projesinin hazırlanarak onaylatılması hususunda davacı yükleniciye izin ve yetki verilmesine ilişkindir. Mahkemece bozmaya uyulmak sureti ile verilen davanın kabulü kararı davalılar ..., Feri Müdahil ... tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece verilen ilk kararda inşaatın bitirilmesinden sonra sözleşmede yazılı olduğu üzere taraflar arasındaki anlaşmazlık halinde ortaklığın sonlandırılabileceği, BK"nın 365/2. maddesindeki koşulların oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2013/8587 E. 2014/1648 K. Sayılı ilamı ile “mahkemece düğün salonunun ne suretle iki ayrı bağımsız bölüm haline getirilebileceğine dair davalı yükleniciye ibraz ettirilecek tadilat projesinin bilirkişiler marifeti ile incelettirilip, bu şekilde tespit edilecek usulle projenin uygulanması hususunda davacı yükleniciye izin ve yetki verilmesi gerektiği” gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiş, mahkemece bozmaya uyulmak sureti ile yapılan yargılama sonunda, davacının kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile kendisine verilmesi gerektiğini iddia ettiği bağımsız bölümün 1/2’sini dava dışı 3. bir kişiye sattığı, davacı bu davada yetki alarak taşınmazı ikiye böldürse bile, tescil için bu kez davalı ve 3. kişi için dava açmak durumunda olduğu, üstelik 3.kişi davanın tarafı olmadığından alınan yetkinin 3. kişi için bağlayıcılığı olmayacağı, davacının bu halde kendisine verilmesi gerekirken verilmeyen 3. kişiye satılan taşınmazla ilgili tazminat davası açmasını engelleyen bir durumunda olmadığı, bu nedenle davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Yargıtay 23. Hukuk Dairesince yapılan temyiz incelemesi sonucunda 2016/699 E 2018/554K. Sayılı ilamı ile “6100 sayılı HMK’nun 125. maddesi hüküm dikkate alındığında, davacı vekili davaya konu bağımsız bölümün 3. kişiye devri sonrasında devralan 3. kişi ...’i davaya dahil ederek seçimlik hakkını kullanmış ve önceki talebini yeni malike yönelikte sürdürdüğünü belirtmiştir.Bu sebeple düğün salonunun ne suretle iki ayrı bağımsız bölüm haline getirilebileceğine dair davacı yükleniciye ibraz ettirilecek tadilat projesinin bilirkişiler marifeti ile incelettirilip, bu şekilde tespit edilecek usulle projenin uygulanması hususunda davacı yükleniciye izin ve yetki verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirmelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir” gerekçesi ile mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmak sureti ile yargılamaya devam edilmiştir. Bozma ilamından sonra 09/09/2019 tarihinde dosyada Feri müdahil olarak yer alan ...’ın dava konusu düğün salonu niteliğindeki bağımsız bölümün tamamına malik olduğu dosya kapsamında yer alan tapu kaydından anlaşılmaktadır. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan HUMK"da tanımlanmamış olmakla birlikte, öğreti ve Yargıtay içtihatlarında fer"i müdahale “davayı kazanmasında menfaati bulunan davacı ya da davalı yanında davaya katılma”, asli müdahale ise, “kişi ya da kişilerin açılmış bir davada kendi yararlarına hakkın tesbitini istemeleri” olarak tanımlanmıştır. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 65. maddesinde asli müdahale 66. maddesinde feri müdahale düzenlenmiştir. Katılma dilekçesi veren kişiler bağımsız bir hak talep etmedikleri, dava konusu hakkın kendilerine ait olduğunu iddia etmedikleri, istemlerinin hamili oldukları çeklerle ilgili verilen ihtiyati tedbirin kaldırılması ve kendileri yönünden davanın reddini sağlamak olduğundan dilekçeleri feri müdahale niteliğindedir. Fer"i müdahale halinde dava harcı yatırılmasına gerek olmadığı gibi, yer aldıkları davada hüküm sadece taraflar hakkında verilir. Feri müdahilin lehine veya aleyhine hüküm kurulamaz. Bu bilgiler ışığında dosyada Fer"i müdahil konumunda bulunan ve davaya konu düğün salonu niteliğinde bağımsız bölüme malik olan ...’ın davaya dahili sağlanmadan yargılamaya devam edilmesi hatalı olmuştur. Eldeki davayla birleştirilmek üzere Fer"i Müdahil ... hakkında dava açmak için süre verilip taraf teşkili bu suretle gerçekleştirdikten sonra karar verilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmadan sonuca gidilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.Bozma sebebine göre sair temyiz itirazları incelenmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile kararın temyiz eden davalı ve fer"i müdahil yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmasına, davalı ... ile fer"i müdahil ..."tan peşin alınan harçların istek halinde iadelerine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 17.02.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.