Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/4262 Esas 2019/1124 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4262
Karar No: 2019/1124
Karar Tarihi: 14.02.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/4262 Esas 2019/1124 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/4262 E.  ,  2019/1124 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı vekili; müvekkiline ait otobüsün davalıya 26/05/2009 tarihli kira sözleşmesi ile 1 yıllığına kiralandığını, davalının 26/12/2009-26/04/2010 tarihlerinde ödemesi gereken aylık kira bedellerini ödemediğini belirterek 5 aylık kira bedeli 25.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; taraflar arasındaki kira sözleşmesi sona erdiğinden davacının alacağının bulunmadığını, 09/12/2009 tarihli ihtarname ile sözleşmenin feshedildiğini, ancak davacının bildirimi almaktan imtina ettiğini, davaya konu aracın 16/12/2009 tarihinde davacıya teslim edildiğini, yetki belgesinin de aynı tarihte düşümünün yapıldığını, davacı tarafça üçüncü kişiye 18/1/2010 tarihinde yeni kiralama yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davacının Aralık 2009 ayından 5.000,00TL, Ocak 2010 ayı kira alacağı 26/02/2010 tarihinde müeccel olacağından ve alacak müeccel olmadan sözleşme 09/02/2010 tarihi itibariyle feshedildiğinden Şubat ayından 13 günlük alacağı 2.166,66TL ve erken fesih nedeni ile 1 aylık alacağı da 5.000,00TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 12.166,00TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu alacağın 5.000,00TL"lik bölümüne 26/01/2010 tarihinden, 5.000,00TL"lik bölümüne 09/03/2010 tarihinden, 2.166,00TL"lik bölümüne 09/02/2010 tarihinden yasal faiz tahakkuk ettirilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-) HMK 26.maddesi (HUMK’nun 74. maddesi) hükmüne göre, mahkeme tarafların iddia, savunma ve talepleri ile bağlıdır. Kural olarak mahkemenin talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmetmesi olanak dışıdır. Öğreti ve uygulamada taleple bağlılık olarak adlandırılan bu kural sadece sonuç istem yönünden değil, sonuç istemi oluşturulan her bir alacak kalemi yönünden de uygulanır.
    Dosyanın incelenmesinde; davacı vekilinin 5 aylık kira alacağını talep ettiği, mahkemece davacının talebi aşılarak erken fesih nedeniyle 1 aylık kira makul süre alacağına hükmedildiği görülmektedir.
    O halde; mahkemece, taleple bağlılık kuralı gereğince davacı tarafça talep edilen zarar kalemleri dikkate alınarak taleple sınırlı olarak karar verilmesi gerekirken, taleple bağlılık kuralına aykırı olarak erken fesih nedeniyle 1 aylık makul süre alacağına yönelik hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı tarafın sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı taraf yararına HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 14/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.