15. Hukuk Dairesi 2020/3127 E. , 2021/309 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen 2014/145 esas sayılı davada alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine birleşen 2014/145 esas sayılı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl ve birleşen dava taraflar arasında imzalanan Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi"nin feshi nedeni ile alacak istemlerine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı yüklenici asıl davada; taraflar arasında imzalanan 30/12/2005 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin arsa sahiplerince gönderilen 29/05/2009 tarihli fesihname ile feshedildiğini belirterek 35.050,00 TL sözleşme nedeni ile resmi kuruluşlara yapılan ödemeleri, 85.068,00 TL proje masrafı, 991.617,00 TL inşaat maliyetinden ibaret toplam 1.200.000,00 TL karşılığı fazlaya dair haklarını saklı tutarak şimdilik 200.000,00 TL ödenmesini talep etmiştir. Davalı arsa sahipleri davaya cevaplarında sözleşmenin 7.3 maddesinde arsa sahibinin haklı fesih halinde 200.000,00 TL munzam tazminatını, günlük 600 Amerikan doları gecikme cezasını ve sair zararlarını isteyebileceği düzenlendiğinden, komşu taşınmaz maliklerine yapılan tazminat ödemeleri nedeni ile şimdilik 316.478,00 TL tazminat davaları ve icra müdürlüklerine yapılan masraflar, ... belediyesine ceza olarak ödenen 5.000,00 TL üçüncü bodrum kat inşaatında davacı adına taşerona ödenen 5.650,00 TL, iksa sistemi ile davalılara ait istinat perdesi arasında kalan boşluğun betonla doldurulması için 18.000,00 ve 10.000,00’er TL beton kırma taşıma için yapılan 45,000,00 TL hasar gören ...’in evinin onarımı için ödenen 28.000,00 TL, radye temelin uygun hale getirilmesi için ödenen 60.000,00 TL toprak döküm bedeli olarak 14.400,00 TL"nin mahsubu ile kendilerinin alacaklı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Birleşen davada ise arsa sahibi; asıl davaya cevabında belirttiği mahsup talebinde ileri sürdüğü alacaklarının tahsili için toplam 600.000,00 TL"nin tahsilini talep etmiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonunda alınan bilirkişi kurulu raporunda asıl davada yüklenicinin alacağı resmi kuruluşlara yapılan ödemeler toplamı 17.764,00 TL proje masrafı 87.471,00 TL inşaat bedelinin 215.386,00 TL fore kazık bedeli 158.314,89 TL olduğu, bu bedelden arsa sahibinin protokolden sonra yaptığı 34.500,00 TL , 6.500,00 TL ve 28.000,00 TL"lik ödemelerin mahsubu ile 444.436,00 TL yüklenici alacağı olduğu belirlenmiş, arsa sahibi bakımından ise; sözleşmenin 7. maddesine göre işin bitmesi gereken tarih olan 30/10/2007 ila fesih tarihi olan 29/05/2009 tarihi arası günlüğü 600 ... doları gecikme tazminatının fesih tarihindeki efektif satış kuru üzerinden hesaplanan Türk Lirası karşılığının 542.329,00 TL olduğu hesaplanmıştır. Mahkemece alınan bilirkişi raporu ve ek rapor doğrultusunda arsa sahiplerinin alacağı yüklenici alacağından fazla miktarda olduğundan asıl davanın mahsup nedeni ile reddine, birleşen davanın ise kısmen kabulü ile 542.329,00 TL ile 444.436,00 TL arasındaki fark olan 82.893,00 TL’nin tahsiline karar verilmiştir.Taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin işin süresi, arsa sahibinin sözleşmeyi feshi ve fesih tazminatı başlıklı 7. maddesinde “Kendi lehine fesih hakkı doğduktan sonra Arsa Sahibi aşağıdaki seçeneklerden bilini tercih etmek hakkına sahiptir:7.1.Bir yıl daha süre ile gecikme cezasını tahsile devam etmek ve Müteahhitin işi bitirmesini talep etmek.7.2.Sözleşmeyi feshetmek fesih tazminatını talep etmek, binanın kalan kısmını Müteahhit nam ve hesabına yaptırmak ve iskan ruhsatı alınıncaya kadar gecikme cezasına eşit miktarda olan kira/kaybı zararını ve sair zararlarını müteahhitten talep etmek ve müteahhite kendi bağımsız bölümlerini teslim etmek 7.3.Sözleşmeyi sözleşme öncesine dönüşlü olarak feshetmek, munzam fesih tazminatını, 600 ...Doları/gün kira kaybını ve sair zararlarını talep ve tahsil etmek, Müteahhit"in arsa ve iş ile ilişiğini kesmek ve müteahhite,kendi muhasebe kayıtlarına göre bulunacak maliyeti aşmamak şartı ile fesih tarihine kadar yaptığı işin bedelini iskan ruhsatının alınmasından sonra ödemek.” düzenlemesi mevcuttur. Davalı-birleşen dosya davacısı arsa sahibi birleşen davasında sözleşmenin 7.3 maddesine dayanarak günlük 600 dolar gecikme cezası ile birlikte munzam tazminat ve komşu taşınmaz maliklerine ödenen tazminatlar ise sair zararların da tahsili talep edilmiş olmasına rağmen hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda gecikme cezası talebi dışındaki talepler hiç değerlendirilmediği gibi mahkemece de bu taleplerin reddi gerekçesi açıklanmamıştır. Davalı- birleşen dosya davacısı iş sahibi, sözedilen alacak kalemleri için ayrı bir dava açtığına ve bu durum mahsup talebinden vazgeçildiği anlamına geldiğine göre bu taleplerin birleşen davada değerlendirilip, hüküm altına alınması gerekirken mahkemece bu alacak kalemlerinin asıl davada değerlendirilip davacı yüklenicinin alacak kalemlerinden mahsup edilerek sonuca gidilmesi doğru olmadığı gibi mahsup işlemi yapılırken asıl dava değerinin 200.000,00 TL olduğu gözetilmeden 444.436,00 TL ‘nin mahsubunun yapılması da hatalıdır.Sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK"nın 74. maddesi hükmünce Türk Medeni Kanunu ile belli hükümler saklı olmak üzere, hakim her iki tarafın iddia ve savunmasıyla bağlı olup, talepten fazlasına ve başka bir şeye hükmedemez. Aynı ilke, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK"da da muhafaza edilmiş, 26. maddesinde hakimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği, tarafların talebiyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümlerinin saklı olduğu belirtilmiştir. "Taleple bağlılık ilkesi" emredici nitelikte olduğundan görevi gereği mahkemeler ve temyiz halinde Yargıtay"ca kendiliğinden göz önünde tutulur. Diğer taraftan asıl davada davacı yüklenicinin proje bedeli olarak açıkladığı 85.068,00 TL’lik talebinin bilirkişi raporunda hesaplama yapılırken aşılarak 87.471,00 TL olarak hesaplanması da hatalı olmuştur.Birleşen davada 24/12/2015 tarihli duruşmada davacılar vekili Av.Sevgi Salkaya"nın vekâlet görevinden çekildiğine dair dilekçe verdiği davacıların vekilinin bulunmadığı anlaşıldığından kabul edilen kısım üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi de hatalı olmuştur.
Bu durumda mahkemece yapılacak iş, dosyanın hükme esas raporu veren bilirkişi heyetine tevdi ile asıl davada yüklenicinin taleplerini aşmadan hesaplama yapılmasının istenmesi, arsa sahiplerinin gecikme cezası dışındaki taleplerinin incelenip sözleşme kapsamına göre talep edilip edilemeyeceğinin değerlendirmesi, mahsup talebindeki alacak kalemleri hakkında dava açılması mahsup talebinden vazgeçildiği anlamına geleceğinden asıl ve birleşen davalarda mahsuplaşma yapmadan ayrı ayrı hüküm kurulması ve birleşen davada arsa sahiplerinin vekili bulunmadığı gözetilerek kabul edilen kısım bakımından vekalet ücretine hükmedilmemesinden ibarettir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile kararın taraflar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden taraflara iadesine,
karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 17.02.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.