12. Ceza Dairesi 2019/6443 E. , 2020/3312 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle Yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/1, 62, 50/1-a, 52/2-4, 53/6. maddeleri gereği mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay günü saat: 10:45 sıralarında; yerleşim yeri dışı 90 km hız sınırı olan iki yönlü 2 şeritli 7 m toplam genişliğe sahip yol şerit çizgisi ile kaza noktasına 80 m mesafede sollama yasağı levhası bulunan düz eğimli asfalt yolda sanık sürücü ... sevk ve idaresindeki otomobil ile seyrederken olay mahalline geldiğinde şerit ihlalinde bulunup karşı yönden gelen katılan sürücü ... sevk ve idaresindeki otomobil ile asli kusurlu olarak çarpışması sonucu, katılanlar ..., ... ve mağdur ...’ün yaralandıkları olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın kusura, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Kaza sonucu birden fazla kişinin yaralandığı dikkate alındığında sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 89/4. maddesi uygulanması suretiyle cezanın belirlenmesi gerekirken, TCK’nın 89/1. maddesinin uygulanması suretiyle cezanın tayin edilmesi,
2- Sanık hakkında kurulan hükümde, 1 yıl 8 ay hapis cezasının paraya çevrilmesi sırasında, tam gün sayısının 605 gün yerine 600 gün olarak hesaplanması sebebiyle, sonuç para cezasının 12.100 TL yerine 12.000 TL olarak belirlenmesi,
3-Katılanlar ... ve Mehdi Melik Ordu hakkında alınan 24/12/2014 ve 25/12/2014 tarihli geçici doktor raporlarına göre katılanların tüm tedavi evraklarının dosyaya getirilerek kati raporlarının temini sonrasında sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
4-5237 sayılı TCK"nın 53/6. maddesinde, belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkumiyet hâlinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebileceği düzenlendiği; sanığın sürücü belgesi bilgilerinin incelendiğinde, aynı belge numarası adı altında hem E sınıfı hem de A2 sınıfı sürücü belgesinin bulunduğu, sanık hakkında bu madde hükümlerinin uygulanmasına karar verilirken, yargılamaya konu kazayı idaresindeki otomobil ile yaptığı ve bu nedenle sanığın somut olaya konu taksirle yaralama suçu sebebiyle A2 sınıfı sürücü belgesinin geri alınamayacağı gözetilmeden, sanığa ait sürücü belgesinin sınıfı belirtilmeden ve ilgili madde hükmünün amacına aykırı şekilde geri alınmasına karar verilmesi ile 5237 sayılı TCK"nın 53/6. maddesinde, belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkûmiyet hâlinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebileceği düzenlenmiş olup, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca tayin olunacak güvenlik tedbirinin süresinin, fiilin ağırlığı ile orantılı, adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun olacak şekilde belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, sürücü belgesinin asgari hadden çok fazla uzaklaşmak suretiyle 2 yıl süre ile geri alınmasına karar verilmesi;
5-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07.07.2009 tarih ve 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin (f) bendinde yer alan ""failin kastı” gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi;
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak CMK’nın 326/son maddesi gereğince ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkı saklı tutulmak kaydıyla BOZULMASINA, 09/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.