Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/6562
Karar No: 2017/9001
Karar Tarihi: 14.06.2017

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2015/6562 Esas 2017/9001 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, 472 parselin belirli kısımlarını satın aldıklarını ve taşınmaza ev ve ahır gibi yapılar yaparak üzerinde ipotek olması sebebiyle tapuda devir yapılamadığını belirterek, taşınmaz üzerindeki yapıların aidiyetinin tespit edilmesini istemişlerdir. Dahili davalı ölmüş olduğundan dava reddedilmiştir. Mahkeme, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi, kentsel dönüşüm uygulamasının veya kamulaştırma işleminin olmadığından davanın hukuki yararı olmadığına karar vermiş ve davanın reddine karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak HMK 106/2 m, HMK 114/1-h ve 115 m. ile 1086 sayılı HUMK'nun 438/son maddesi ve 440/I maddesi belirtilmiştir.
8. Hukuk Dairesi         2015/6562 E.  ,  2017/9001 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    K A R A R

    Davacılar vekili; dava konusu 472 parselin belirtilen kısımlarının davacı taraflarca davalıdan 28.03.2005 tarihinde satın aldıklarını, taşınmazın üzerinde ipotek olması sebebi ile tapuda devir yapılmadığını, davacıların satın aldıkları tarihten bu yana taşınmaza ev, ahır gibi yapılar yaptıklarını, davalı hakkında icra takiplerinin olduğunu, taşınmazın her an satışa çıkabileceğini, taşınmazın satılması halinde davacılara ait eklentilerinde satılacağını, bu sebeple dava açmakta hukuki yararlarının olduğunu belirterek taşınmaz üzerindeki yapılar, eklentiler, ağaç ve sairlerin aidiyetinin tespitine karar verilmesini talep etmişlerdir.
    Dahili davalı ... Ör vekili; davanın açıldığı tarihte ..."ün ölü olduğunu, ölü kişiye karşı dava açılamayacağını ayrıca vekil edeninin mirası.... 3. Sulh Hukuk Mahkemesi 2013/931 Esas sayılı dosyası ile kayıtsız şartsız olarak reddetiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davanın ölü kişi ..."e karşı açıldığı, ölü kişiye karşı dava açılamayacağından ayrıca davalıda mirası reddetiğinden davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, muhdesatın tespiti istemine ilişkindir.
    Tespit davası, kendine özgü davalardan olup, dava sonucunda istihsal edilecek ilamın icra ve infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Bunun doğal sonucu olarak da bu davaların uygulama alanı sınırlıdır. Bilindiği üzere, tespit davalarının görülebilmesi için güncel hukuki yararın bulunması (6100 s.lı HMK 106/2 m) ve dava sonuçlanıncaya kadar da güncelliğini kaybetmemesi gerekir. Tespit davaları eda davalarının öncüsüdür. Bu nedenle eda davası açılmasının mümkün olduğu hallerde, tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığı kabul edilmektedir. Hukuki yararın bulunması dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi, hakim tarafından da re"sen gözetilir. Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmesi gerekir (HMK 114/1-h, 115 m.).
    Öğretide ve Yargıtay"ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir.
    SONUÇ: Dosya kapsamından taraflar arasında görülen bir ortaklığın giderilmesi davası olmadığı, kamulaştırma veya kentsel dönüşüm uygulamasının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Tüm bu açıklamalar ışığında Mahkemece verilen ret kararı sonuç itibariyle doğru görülmekte ise de, davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi doğru değil ise de, ret kararı sonuç itibariyle doğru görüldüğünden 1086 sayılı HUMK"nun 438/son maddesi uyarınca gerekçe düzeltilerek hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK"nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 14.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi