16. Hukuk Dairesi 2016/3754 E. , 2019/804 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 105 ada 14 parsel sayılı ve 1.314,84 metrekare yüzölçümünde ve bahçe vasıflı taşınmaz 1/4 payı ... ve ... ; 3/4 payı ... ve ... adlarına olmak üzere tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları miras yoluyla gelen hakka dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmışlardır. Yargılama devam ederken ... tarafından ... ve ... aleyhine açılan müdahalenin men"i davası da birleştirilmek suretiyle yapılan yargılama sonunda davaların reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve birleşen dosya davalısı ... vekili ve davalı ve birleşen dosya davacısı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre birleşen dosyanın davalıları ... ve ... çekişmeli taşınmaza müdahaleleri kanıtlanamadığına göre davacı ... tarafından açılan müdahalenin men"i davasının reddine ilişkin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- Davacı ... ve arkadaşlarının, tapu iptal ve tescil istemlerinin reddine ilişkin olarak verilen hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece, kök muristen pay talep eden davacıların kendi payları adına talepte bulunamayacağı, tereke adına dava açmaları gerektiği kabul edilerek davanın reddi yönünde karar verilmiştir. Davacılar vekili, çekişmeli taşınmazın kök murisleri ... ’den kaldığını, taşınmazın taksiminin yapılmadığını, davanın paylarına yönelik olduğunu belirtmiştir. Davalı ... , kök muris ... intikal eden taşınmazın ... mirasçıları olan ..., ... ,... ve ..."ye kaldığını, mirasçıların bedelleşmesi sonucu dava konusu olan yerin murisi babası ... kaldığını, babasından kalan pay ile bir kısım mirasçılara kalan payları da satın aldığını savunmuştur. Bu savunma karşısında uyuşmazlık, tarafların ortak miras bırakanı Ahmet Bölükçü"nün terekesinin usulünce taksim edilip edilmediği, buna göre de çekişmeli 105 ada 14 parsel sayılı taşınmazda davacıların miras payı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Bu durumda mirasçılar arasında görülen davada davacıların miras payına yönelik olarak dava açma ehliyetlerinin bulunduğu kuşkusuzdur. Hal böyle olunca; davanın mahallinde yeniden keşif yapılmak suretiyle yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, davalıların çekişmeli taşınmaz üzerinde ortak miras bırakan ... ölümünden sonra devam eden zilyetliğinin neye istinaden olduğu, ... mirasçıları arasında yöntemince yapılmış bir taksim olup olmadığı, taksim varsa bu taksimde çekişmeli taşınmazların kim veya kimlerin payına düştüğü gibi hususlar tek tek ve olaylara dayalı olarak sorulup saptanmaya çalışılmalı; yerel bilirkişi ve taraf tanıklarının sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalıdır. Bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm delillere göre paylaşım olgusunun kanıtlanamaması halinde terekeye dahil mal üzerinde bir mirasçı tarafından sürdürülen zilyetliğin lehine iktisap sağlamayacağı, ancak, mirasçılar arasında pay devri mümkün olduğu göz önüne alınarak, davalı mirasçı ..."nün davayı kabulüne dair 13.03.2010 havale tarihli dilekçesi de değerlendirilmek suretiyle, paylaşmanın kanıtlanması halinde ise paylaşımda eşitliğin zorunlu bulunmadığı hususları da gözetilmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek dosya kapsamına uymayan gerekçe ile karar verilmesi isabetsiz olup, davacının ve davalının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 08.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.