22. Hukuk Dairesi 2014/24883 E. , 2014/37189 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aksaray İş Mahkemesi
TARİHİ : 19/03/2014
NUMARASI : 2012/411-2014/63
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı işçi, davalı bankanın Aksaray şubesinde çalışmakta iken 03.04.2009 tarihinde iş sözleşmesinin işverence haklı ve geçerli sebebe dayanılmaksızın feshedildiğini ileri sürerek; feshin geçersizliğine ve müvekkilinin işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı işveren, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, bankadaki olumsuz davranışların banka şubesinde hiyerarşik yapının zedelenmesi, mevzuata uymayan bir iş bölümünün oluşturulması, tüm bu uygulamaların alışkanlık haline getirilmesi, müşterilerin mevzuat dışı uygulamalara alıştırılması, güvenli bir çalışma ortamının sarsılması, güvenlik görevlisi Ragıp Gül"e personel ve müşteriler nezdinde unvanının çok üzerinde yetki ve görevler verilmesi sonucunda oluşan sevk ve idare sorunundan kaynaklandığı, zira böyle bir çalışma ortamındaki personelin bankanın genel mevzuat politikasına uymasının beklenemeyeceği, davacının kendisi için menfaat temin etme amacının bulunmadığı dolayısıyla fesih için geçerli ve haklı bir sebebin bulunmadığı gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı işverence temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18.maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran iş yerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, iş yerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesi bakımından işçinin davranışlarından kaynaklanan sebepler, işçinin aynı Kanunun 25/II. maddesinde öngörülen sebepler niteliğinde ve ağırlığında olmayan, işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen, sözleşmeye aykırı davranışlarıdır. İşçinin davranışı ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde geçerli sebep olabilir. İşçinin sosyal açıdan olumsuz bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerinde üretim ve iş ilişkisi sürecine herhangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli sebep sayılamaz.
Somut uyuşmuzlıkta; davacının iş sözleşmesi, güvenlik görevlisi Ragıp Gül"ün, müşterilere borç para temin ederek maddi menfaat sağladığını bildiği halde gerekli bildirimlerde bulunmadığı, müfettişe yanlış kanaat oluşturacak yönde ifade verdiği; gişe yetkilisi M. Ö."in, usulsüz olarak müşteri hesaplarını kullandığını bildiği halde konuyu gizleyerek Teftiş Kurulu Başkanlığına bildirmediği, personel yönetmeliğinin 99/6. sayılı maddesinde yer alan “banka dahilinde yapılan bir yolsuzluğu bilerek haber vermemek” şeklindeki fiili tekrarladığı; görevinin ve unvanının gereklerini yerine getirmeyerek nakit sıkıntısı içerisinde olan kredili müşterilere güvenlik görevlisi Ragıp Gül aracılığı ile finansman sağladığı gerekçeleriyle 03.04.2009 tarihinde feshedilmiştir. .
Feshe konu eylemlere ilişkin Banka Müfettişleri tarafından yürütülen soruşturma sırasında davacının yazılı savunması içeriğinde; işyerinde güvenlik görevlisi olarak çalışmakta olan R. G." ün isteği üzerine usulsüz tediye fişi düzenlediği ve bu tediye fişlerinin altının R. G. tarafından imzalanmasına izin verdiğini ayrıca banka tarafından kendisine verilen bilgisayar şifresi ve ekranının da başkaları tarafından kullanılmasına izin verdiğini beyan ettiği görülmektedir. Davacının bankacılık kurullarına aykırı işlemler gerçekleştirdiği ikrarı ile sabittir
Davacı işçinin bu davranışları 4857 Sayılı Kanun"un 25/II. maddesinde öngörülen sebepler niteliğinde olmamakla birlikte, işyerinde işin görülmesini olumsuz etkileyen davranışlardır. Bu durumda, iş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren tarafından makul ölçüler içinde beklenemeyeceği anlaşılmaktadır . Fesih geçerli nedene dayandığından davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalıdır .
Sonuç:
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 29.12.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.