22. Hukuk Dairesi 2014/20817 E. , 2014/37187 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 14. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/05/2013
NUMARASI : 2013/259-2013/153
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait işyerinde 08.09.2006 - 31.08.2010 tarihleri arasında çalıştığını, işveren tarafından hakkında asılsız tutanakları düzenlenmesi, çalışma sisteminin yapılan işe uygun olmaması sebebi risk altında çalıştırılması, fazla çalışma ve ulusal bayramı genel tatil günleri çalışma ücretlerinin ödenmemesi sebebi ile iş sözleşmesini haklı sebebe dayalı feshettiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, müvekkili şirketin işyerini 01.07.2009 tarihinde devraldığını, bu tarihten sonra hastanenin fiziki yapısının günün şartlarına uygun hale getirilmesi için tadilata başlandığını ve tadilatın 2010 yılı Şubat ayma kadar devam ettiğini, bu süreçte sadece acil bölümünün faaliyette bulunduğunu ve diğer bölümlerin kapalı olması sebebi ile davacının fazla çalışma yapmadığını, davacının görevini gereği gibi yerine getirmemesi sebebi ile uyarılması üzerine iş sözleşmesini haksız feshettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini fesihte haklı olduğu, fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışma iddiasını ispatladığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının ise aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir .
2- Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların, şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile delillenmesi gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda iş yerinin davalı işveren tarafından 01.07.2009 tarihinde devralındığı anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda devirden önce gerçekleşen çalışma dönemi için davacı işçinin hafta içe beş gün 08:30-18:00 arası, cumartesi günleri de 08:30-12:30 arası çalışıldığı ve ara dinlenme süreleri düşüldükten sonra haftalık toplam 46.25 saat çalışma yaptığı kabul edilmiş ise de; bu dönem yönünden hesaplamaya esas alınana saatler davacı şahitlerin beyanı ve devreden işverenin cevap dilekçesindeki açıklamaları ile tam olarak örtüşmemektedir.
Devreden işveren davacının haftada beş gün 08:30-18:00 arası birbuçuk saat ara dinlenme ile çalıştığını günleri de 08:30-12:00 saatleri arasında mesai yaptığını işyerinde onüç laborant çalışması sebebi ile ayda bir veya iki cumartesi mesai yaptığını bildirmiştir. Davacı şahitleri ise devirden sonraki çalışma düzenine ilişkin olarak beyanda bulunmuş olup, devir öncesindeki dönemde hangi saatler arasında çalıştıkları, haftada kaç gün mesai yaptıkları ve normal mesai saatleri dışında nöbete kalıp kalmadıkları, ara dinlenme sürelerinin ne şekilde gerçekleştiği gibi hususlarında ayrıntılı beyanda bulunmamışlardır. Devirden sonraki dönem için ise şahit ifadelerine göre iş yerinde 08:30-18:00 veya 18:00-08:30 saatleri arasında gerçekleşen vardiya sistemi ile çalışıldığı ayrıca davacının nöbete kaldığı günlere için de fazla çalışma ücret alacağına hak kazandığı kabul edilmiş ise de nöbet çizelgeleri bulunmayan dönem için davacı şahitlerinin ayrıntılı beyanları alınarak ayda kaç defa nöbete kalındığı belirlenmemiş, öte yandan davalı şirkete bağlı gerçekleşen tüm çalışma süresi yönünden nöbeti takip eden gün çalışma yapılıp yapılmadığı da dikkate alınmaksızın haftalık çalışma süresi tespit edilmiştir. Karar bu yönleri ile eksik incelemeye dayalıdır .
İş yerinde devirden önce ve sonrasındaki çalışma düzeni ayrıntıları ile belirlenmeli ve dosya içerisinde ki tüm deliller bir arada değerlendirilerek sonuca gidilmelidir .
3- Öte yandan; davacı şahitlerinin davacının işyerinde ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışıp çalışılmadığı hususunda ayrıntılı beyanları alınmamıştır.
Davalı şahitlerinin tatil ve özel günlerde çalışıldığı taktirde fazla mesailer insan kaynaklarına rapor edilip ödendiğini biliyorum şeklindeki beyanına istinaden ve çalışılan yerin hastane olması ve 7/24 saat hizmet vermesi sebebi ile davacının tüm ulusal bayram genel tatil günlerinde çalıştığı sonucuna varılarak hesaplama yapılmıştır.
Yapılan işin niteliği gereği davacının bir kısım ulusal bayram ve genel tatil günlerinde nöbete kalmış olması mümkün görülmekte ise de, davacı ve davalı şahitlerinin ulusal bayram ve genel tatil günlerindeki nöbet ve çalışma düzenine ilişkin ayrıntılı beyanlarının alınmalı, tüm çalışma süresi boyunca davacının görev yaptığı laboratuvarda aynı işi yapan kaç işçinin bulunduğu ve bu işçiler arasındaki nöbet durumunun ne şekilde gerçekleştiği, davacının tüm ulusal bayram genel tatil günlerinde nöbet tutup tutmadığı belirlenerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Karar bu yönü ile eksik incelemeye dayalı ve hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alman temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 29.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.