Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/39860
Karar No: 2022/7446
Karar Tarihi: 15.03.2022

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2021/39860 Esas 2022/7446 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret, tehdit ve basit yaralama suçlarından cezalandırılır. Ancak, sanığın daha önce tekerrür suçu işlemediği ve suçu işlediği tarihte henüz 18 yaşından küçük olduğu göz önünde bulundurulmadığı için cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilemeyeceği belirtilir. Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulma talebinde bulunulur, ancak sanığa yöntemince tebligat yapılmadığı ve kendisine bizzat savunma hakkı verilmemiş olduğu tespit edildiğinden, hüküm henüz kesinleşmemiştir. Bu nedenle, kanun yararına bozma talebi reddedilerek dosyanın sanığa usule uygun bildirilip kanun yoluna başvurma süresine kadar bekletilmesi kararlaştırılır.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/3-a, 125/4, 106/1-1.cümle, 62 (3 kez), 86/2 ve 86/3-c maddeleri
- 58/5. madde (Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz)
- 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi
- 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 19. maddesi
4. Ceza Dairesi         2021/39860 E.  ,  2022/7446 K.

    "İçtihat Metni"



    KARAR
    Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret, kamu görevlisine karşı görevinden dolayı tehdit ve kamu görevlisine karşı görevinden dolayı basit yaralama suçlarından sanık ...'in 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/3-a, 125/4, 106/1-1.cümle, 62 (3 kez), 86/2 ve 86/3-c maddeleri gereğince 11 ay 20 gün hapis ve 2 defa 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, anılan Kanun'un 58. maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair ... Sulh Ceza Mahkemesinin ... tarihli ve ... sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ... gün ve ...sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:
    İstem yazısında; “ Dosya kapsamına göre, kayden ... doğumlu olan sanığın adli sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas alınan... Ağır Ceza Mahkemesinin ...tarihli ve ...sayılı kararına konu suçu işlediği ... tarihinde henüz 18 yaşından küçük olduğu cihetle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 58/5. maddesinde yer alan "Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme gereğince, söz konusu kararın tekerrüre esas alınamayacağı, adli sicil kaydında başkaca tekerrrüre esas alınabilecek bir mahkumiyet hükmünün de bulunmaması karşısında, sanığın cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
    Hukuksal Değerlendirme:
    5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca hâkim veya mahkemece verilip istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlerde, maddî hukuka veya yargılama hukukuna ilişkin hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtay’ca bozulması istemini, yasal nedenlerini açıklayarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirecektir. Bunun üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da hükmün veya kararın bozulması istemini içeren yazısına bu nedenleri aynen yazarak, Yargıtay ceza dairesine verecek, ileri sürülen nedenlerin Yargıtay’ca yerinde görülmesi halinde karar veya hüküm yasa yararına bozulacak, yerinde görülmezse istem reddedilecektir.
    Buna göre hâkim veya mahkemece verilen karar veya hükümlerin kanun yararına bozma konusu yapılabilmesi için istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmesi gerekmektedir.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 19. maddesi: “Mevkuf ve mahkumlara ait tebliğlerin yapılmasını, bunların bulunduğu müessese müdür veya memuru temin eder.” hükmünü içermektedir.
    İnceleme konusu somut olayda; sanık hakkında yokluğunda verilen gerekçeli kararın en son bildirdiği adreste cezaevinde olduğundan vasisi olduğu belirtilerek babasına tebliğ edildiği, temyiz talebinde bulunulmaması üzerine kararın kesinleştirildiği anlaşılmaktadır.

    Sanığın yokluğunda verilen karar Tebligat Kanunu'nun 19. maddesi uyarınca kendisine yöntemince tebliğ edilmeden, ayrıca ülkemizin de tarafı olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde öngörülen sanığın "bizzat kendini savunma hakkı"nın ihlali sonucunu doğuracak biçimde yalnızca vasiye yapılan tebligatla yetinilmesi karşısında, kanun yararına bozma konusu yapılan hükmün, tebligat tarihinde ceza infaz kurumunda hükümlü olan sanık ...'e usulüne uygun olarak tebliğ edilmemiş olması nedeniyle henüz kesinleşmediği anlaşılmakla, bu aşamada kanun yararına bozma yoluyla incelenmesi mümkün görülmemiştir.
    Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce, hükmün henüz kesinleşmemiş olması nedeniyle yerinde görülmediğinden, CMK'nın 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZMA İSTEĞİNİN REDDİNE,
    2-Dosyanın, kanun yolu bildiriminin başvuru mercii, süresi ve yöntemi açısından şerhli davetiye ile sanık ...'e usule uygun bildirilip, tebligat eksikliğinin ikmali ile süresinde başvuruda bulunulması halinde kanun yolu incelemesi için ilgili merciye gönderilmesini, aksi takdirde usulünce kesinleştirme işlemi yapılarak, bu aşamadan sonra kanun yararına bozma isteminde bulunulmasını teminen mahkemesine iadesine, dosyanın Adalet Bakanlığı'na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, ... tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi