Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/6756
Karar No: 2022/7772
Karar Tarihi: 15.06.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/6756 Esas 2022/7772 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/6756 E.  ,  2022/7772 K.

    "İçtihat Metni"



    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi

    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 2. İş Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

    Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili davacının 13.08.2013 tarihinde 4 üncü grup uzman işçi olarak işe başladığını, hâlen işyerinde çalışmaya devam ettiğini, davacının ücretinin hatalı ve eksik olarak hesaplandığını, davacının işe girdiği tarihte yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinin 51 inci maddesinin (a) bendinin hatalı olarak uygulandığını, bu maddeye göre 2013 yılı girişli işçinin ücretinin 2012 yılı girişli emsal işçinin 31.12.2012 tarihindeki ücretinin % 99' u olarak tespit edilmiş olduğunu, emsal bu nitelikteki işçinin yevmiyesi 131,30 TL olduğuna göre bu ücretin % 99 'unun 129, 99 TL olması gerektiğini, bu temel tespit sonrasında da günümüze kadar davacıya hatalı ve eksik ücret ödenmesine devam edildiğini belirterek fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile ödenmeyen 1.500,00 TL fark ücret alacağının en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

    II. CEVAP
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın usul hükümlerine aykırı olarak açılmış olduğunu, toplu iş sözleşmesinin ilgili maddesinde giriş ücretinin tespitinin yapıldığını, ilk defa işe alınacak işçilerin ücreti yönünden, işçi taraf sendikaya üye ise ücretinin bir önceki yıl kendisine emsal işçinin almış olduğu ücretin % 99 olacağının tespit edilmiş olduğunu, ancak yeni işe giren işçinin tespit edilecek ücretinin kendisinden önce işe girmiş olan emsal işçinin ücretinden fazla olamayacağının da hüküm altına alındığını, yani davacının yevmiyesinin 52,75 TL olarak tespiti halinde kendisinden evvel işe girmiş emsal işçinin yevmiyesinin ise fark toplu iş sözleşmesi zammı ile bile 51,94 TL olacağını, toplu iş sözleşmesinin bu hükmünün bir bütün olarak uygulanmasının gerektiğini, sözleşmenin 13.08.2013 tarihinde bağıtlandığını ve davacının yevmiyesi yeniden tespit edilip 50,78 TL olarak belirlendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının davalı Kurum işçisi olarak 13.08.2013 tarihinde girişinin yapıldığı ve hâlen çalıştığı, davacının 14.08.2013 tarihinde sendika üyesi olduğu, davalı işveren ile sendika arasında geçerli 24 üncü dönem toplu iş sözleşmesinin 31.12.2012 tarihinde sona erdiği, ilgili toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre yeni işe giren işçinin ücretinin tespitinin bir önceki yıl kendisine emsal işçinin işe girdiği tarihteki yevmiyesinin % 99' u şeklinde olacağı, davalı tarafından 09.01.2013 tarihli 698 sayılı genelgede davacıya emsal 2012 yılı girişli işçinin yevmiyesinin % 1,14 enflasyon farkı ile 44,56 TL olarak tespit edildiği, bunun % 99'unun ise % 44,1 olduğu, davalı tarafından da bu yevmiyenin uygulandığı ve toplu iş sözleşmesinden sonra 704 sayılı genelgenin yayımlandığı, bu genelgeye göre davacıya emsal işçinin yevmiyesinin 01.01.2013 tarihinden geçerli olmak üzere ilk olarak mevcut işçilerin 6,67 TL iyileştirmeli yevmiyeleri tespit edilerek bu tespit edilen yevmiyeler üzerine % 4 zamlı ücret yapıldığının anlaşıldığı, davacının uzman kaynakçı olarak toplu iş sözleşmesi'nin 51 inci maddesine göre 2012/2 nci dönem alınan işçinin yevmiyesinin %99 u olan yevmiye ile almış olduğu yevmiyeler arasındaki fark ücret alacaklarının hükme esas alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.

    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

    B. İstinaf Sebepleri
    Davalı vekili istinaf dilekçesi ile toplu iş sözleşmesinin 51 inci maddesinin (a) bendi hükümlerine uygun ücret tespiti uygulamalarıyla örtüşmeyen bir fark ücret hesabı yapıldığını, bu ücrete göre karar verildiğini, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, İlk Derece Mahkemesinin hatalı bilirkişi raporuna itibar ederek hüküm kurduğunu, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu belirterek istinaf talebinde bulunmuştur.

    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
    "...
    Somut olayda, davacının davalı işyerinde 13.08.2013 tarihinde kaynakçı işçi olarak çalışmaya başladığı ve çalışmasının halen devam ettiği anlaşılmaktadır.
    Davacı işbu davası ile davacının işe girdiği tarihte yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinin 51/a maddesinin hatalı olarak uygulandığını belirterek hatalı yevmiye tespiti sebebi ile doğan fark ücret alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    İlgili toplu iş sözleşmesinin 51.maddesi ücret tespitine ilişkin olup, ilk olarak işe başlayacak olanların ücretinin tespitinde, kendisinden bir yıl evvel işe başlamış emsal işçinin ücretinin %99 'u olarak belirleneceği hüküm altına alınmıştır. Aynı maddenin 2.fıkrasında ise bu uygulama sebebi ile yeni işe giren işçinin tespit edilen ücretinin, 1 yıl evvel işe girmiş olan işçinin ücretini geçemeyeceği de düzenlenmiştir. Yine yeni işe giren işçilere işe girdikleri sözleşme diliminin de uygulanmayacağı, ileriye dönük toplu iş sözleşmesi zamlarından yararlanacağı da 3.fıkrada hüküm altına alınmıştır.
    Dosya içeriğine göre, davacının 13.08.2013 tarihinde işe başladığı , 25.Dönem Toplu İş Sözleşmesinin 13.08.2013 tarihinde bağıtlandığı ve aynı tarihte 704 sayılı Genelgenin yayınlandığı, davalı işyerindeki işçilere kendi grup ve ehliyetlerine göre toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark ücret hesaplamalarının yapılarak işçilere ödendiği, ayrıca eski toplu iş sözleşmesi süresi bitip, yeni toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladığı dönem arasında ise enflasyondan kaynaklı fark zamlarının da uygulandığı anlaşılmaktadır.
    Her ne kadar davacı ücretinin 13.08.2013 tarihinde yayınlanan yeni genelgeye ve 2012 yılında işe alınan davacıya emsal işçinin ücretine göre tespit edilmesini istemiş ise de, İlk Derece Mahkemesinin kararında da belirtildiği üzere, davacının çalıştığı işyerindeki 25. dönem toplu iş sözleşmesinde davacının günlük ücretinin, işe alındığı ehliyet derecesinde bir önceki yıl işe alınmış işçinin ücretinin %99'una yükseltilerek ödendiği, bu uygulama nedeniyle yeni işe giren işçinin ücretinin, kendinden önce işe girmiş kendi ehliyet derecesindeki ve grubundaki en son işçinin ücretini geçemeyeceğinin belirtildiği, davalı tarafından 09.01.2013 tarihli 698 sayılı genelgede davacıya emsal 2012 yılı girişli işçinin yevmiyesi %1,14 enflasyon farkı ile 44,56 TL olarak belirlendiği bunun %99 unun ise 44,11 olduğu ve davalı tarafından da bu yevmiyenin uygulandığı ,TİS bağıtlandıktan sonra 13.08.2013 704 sayı genelge yayınlandığı ve bu genelgeye göre davacıya emsal işçinin iyileştirmeli ücret tablosunda yevmiyesi 51,23 TL olarak tesbit edildiği ve %4 artırımı ile 53,28 TL olduğu ve davacının yevmiyesinin ise 50,78 olduğu ve ilgili TİS hükümlerinde yeni işe giren işçinin ücretinin tesbiti bir yıl önceki kendisine emsal işçinin işe girdiği tarihteki yevmiyesinin % 99' u olduğu ve davalı yanca yöntemince hesaplama yapıldığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerektiği dairemizce değerlendirilmiştir.
    İşçinin belirlenen ücreti kendinden önce işe girmiş kendi ehliyet derecesindeki ve grubundaki en son işçinin ücretini aşamayacak olup, davacının iddiası dikkate alındığında aştığı ve bunun TİS 51/2. Fıkrasına aykırılık teşkil etmesi nedeniyle davalının istinafı yerindedir. ..." şeklindeki gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) inci alt bendi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.

    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

    B. Temyiz Sebepleri
    Davacı vekili temyiz dilekçesi ile davalı yanın istinaf isteminde ve İlk Derece Mahkemesindeki savunmalarında belirtmiş olduğu gibi davacının kendisinden bir önceki dönem işe girmiş olan işçinin ücretini gösterdiği iddia edilen ücret çizelgesinin yanlış olduğunu, fiilen yapılan ödemelerin çizelgelere uygun olmadığını, müvekkilinin yevmiyesinin hiçbir zaman kendisinden önce işe giren işçinin yevmiyesini geçmediğini, Bölge Adliye Mahkemesinin sadece davalının beyanlarına itibar edilerek bordroları incelemeden hukuka aykırı karar verdiğini, dosya kapsamına emsal ve örnek teşkil etmesi bakımından 2011 girişli işçilerin de bordrolarının celbini talep ettiklerini ancak bu bordroların celp edilmediğini, İlk Derece Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, davacının işe girdiği tarihte yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinin 51/a maddesinin hatalı olarak uygulanıp uygulanmadığı buna bağlı olarak davacının fark ücret alacağı olup olmadığı hususundadır.

    2. İlgili Hukuk
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu hükümleri.

    3. Değerlendirme
    1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

    2.Bir üst başlıkta yapılan açıklamalar ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının yevmiyesinin ilgili toplu iş sözleşmesi hükümlerine uygun belirlendiği, davacının ücretinin 13.08.2013 tarihinde yayımlanan yeni Genelgeye ve 2012 yılında işe alınan emsal işçinin ücretine göre tespit edilmesi durumunda, belirlenen ücretin kendisinden önce işe girmiş kendi ehliyet derecesindeki ve grubundaki en son işçinin ücretini aştığı ve bu durumun ise toplu iş sözleşmesinin 51 inci maddesinin ikinci fıkrasına aykırılık teşkil ettiği anlaşılmaktadır.

    3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    VI. KARAR
    Açıklanan sebeplerle;
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

    Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

    15.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.














    FA

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi