Esas No: 2022/7228
Karar No: 2022/9176
Karar Tarihi: 14.11.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/7228 Esas 2022/9176 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/7228 E. , 2022/9176 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından boşanma davasının reddi ile ziynet alacağı davasının reddedilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1. Davacı kadının ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde;
6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar “58.800,00 TL” olarak belirlenmiştir.
Somut olayda davalı-karşı davacı kadın tarafından 22.105 TL ziynet alacağı talep edilmiş, 15.321,84 TL ziynet alacağının kabulüne karar verilmiş olup, verilen karar kesindir. Bu nedenle davacı kadının ziynet alacağı davasının reddedilen bölümüne ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2. Tarafların boşanma davaları ve ferilerine yönelik temyiz incelenmesine gelince;
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak görülen boşanma davasında, ilk derece mahkemesince “... ihtiyaçlarını karşılamadığı, çocuk sahibi olmak için tedaviye yanaşmadığı”gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince “... Üniversitesi Üroloji Ana Bilim Dalı tarafından düzenlenen rapor gözetildiğinde erkeğe çocuk sahibi olmak için tedaviye yanaşmadığına ilişkin kusur yüklenemeyeceği ve erkeğin ... ihtiyaçlarını karşılamadığına ilişkin anlatımların görgüye dayalı olmayıp yorum niteliğinde olduğu” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde, ... Üniversitesi Üroloji Ana Bilim Dalı tarafından düzenlenen 10/03/2020 tarihli raporda “Hastanın çekilen penil dopplerinde patoloji saptanmadığı, yapılan spermiyogramda oligospermi mevcut olduğu ancak çocuk sahibi olmaya engel bulunmadığı, hormon tahlillerinin normal olduğu” şeklinde mütalaa verilmiş olup, davalı erkeğe oligospermi yani sperm sayısı düşüklüğü teşhisi konulduğuna göre çocuk sahibi olmasına engel bir durum bulunmamasına yönelik değerlendirme yapılmış olması erkeğin tedaviye ihtiyacı olmadığı sonucunu doğurmaz. Nitekim davacı tanıklarının hem görgüye dayalı hem de bizzat davalı erkekten aktarım ve konuşmaları ile sabit olduğu üzere davalı erkeğin tedaviden kaçındığı ve ... görevlerini yerine getirmediği hususları sabittir. O halde evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmelerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş kararın bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı kadının ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE, 2. bentte açıklanan nedenlerle boşanma davasının reddine yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile bölge adliye mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebep ve şekline göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 14.11.2022 (Pzt.)