
Esas No: 2019/6237
Karar No: 2020/3467
Karar Tarihi: 17.06.2020
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/6237 Esas 2020/3467 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
No : 2016/139-2019/315
Dava, prime esas kazancın tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 26. maddesi uyarınca; "Hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Aynı Kanunun 294-301 maddelerinde ise mahkeme kararlarının nasıl olması gerektiği belirlenmiştir. Bu düzenlemelere göre Mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Yine aynı Kanunun 297. maddesinin (2). fıkrasında “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükümleri öngörülmüş olup, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması, zorunludur.
Davacı, 2003 yılının Nisan ayından 15.07.2020 tarihine kadar ... Hastahanesinde hemşire olarak çalıştığını ve en son net ücretinin 1.700,00 TL olduğun tespitini istemiş olup, Mahkemece gerekçesinde davacının 14.06.2006 - 01.08.2006 tarihleri arasında dava dışı başka bir iş yerinden bildirimi olduğunun kabul edilmesine karşın, hüküm fıkrasında bu dönemi reddetmeyerek (bu dönem hakkında herhangi bir hüküm tesis etmeyerek) hüküm kurulması nedeniyle hükmün ile gerekçe arasında çelişki oluşturulmuştur.
Yine, Mahkemece 12.05.2003 - 13.06.2006; 02.08.2006 - 31.07.2007; 01.03.2008 - 31.03.2008 dönemleri arasında eksik prime esas kazancın bulunmadığının tespitine karar verilmesine karşın kısmen kabul kararı verilmesi gerekirken davanın kabulüne dair hüküm tesis etmek suretiyle hüküm fıkrasında kendi arasında çelişki oluşturulmuştur.
Ayrıca, Mahkemece talep dönemini içeren 03.04.2003 ile 12.05.2003 tarihleri arasında da kabul ya da ret yönünde herhangi bir hüküm tesis edilmediği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki olgular üzerinde durulmadan çelişkili ve infaza elverişli olmayacak şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Mahkemece yapılacak iş, talep konusu dönem gözetilerek kabul ve reddedilen dönemler ayrı ayrı, tereddüte mahal bırakmaksızın belirtilmeli bu kapsamda infaza elverişli olacak şekilde bir hüküm tesis edilmelidir.
O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, sair husular incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, temyiz harcını istek halinde davacı - karışı davalı ..."ya iadesine, 17/06/2020 gününde oybirliği ile karar verildi.