Tebliğname No : 15 - 2012/1553
MAHKEMESİ : Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 29/09/2011
NUMARASI : 2010/1 Esas, 2011/355 Karar
SUÇ : Görevi kötüye kullanma ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığına 2007 olarak yazılan suç tarihinin, 01/10/2007 şeklinde mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Sanığın kendisi adına düzenlenmiş vekaletnameden haberdar olmadığı ve banka hesabına yatırılan paranın, başka bir iş karşılığında kendisine gönderildiği şeklindeki savunmaları üzerinde de durularak; öncelikle sanık adına düzenlenen vekaletnamenin somut olarak ne şekilde sanığa ulaştırıldığının katılandan, 22/01/2008 tarihli ihtarnamenin sanığa tebliğ edilip edilmediğinin Bursa 13. Noterliğinden, belirtilen ihtarnameye sanık tarafından cevap verilip verilmediğinin sanıktan ve katılandan sorulması, sanık ile katılan arasındaki hukuki ilişkinin ve sanığın C.. T.. isimli kişiye sunmuş olduğu hukuki hizmetlerin ne olduğu, bu hizmetler karşılığından sanığa herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise ne şekilde yapıldığı hususlarında S.. D.. ve C.. T.. isimli kişilerin tanıklığına, keza sanık adına gönderilen 15.000 TL"lik havalede gönderici olarak adı geçen Ö.. A.."un bu paranın ne amaçla gönderildiği hususunda tanıklığına başvurulması, yine sanık savunmaları doğrultusunda katılanın kardeşi olan A.. T.."ın yargılandığı ceza davasının temyiz incelemesi aşamasında sanığın görev alıp almadığının belirlenmesi bakımından A.. T.."ın ve müdafiliğini yürüten avukat V.. A.."ın tanık sıfatıyla dinlenmeleri ve hasıl olacak sonuca göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
5237 sayılı TCK"nın 53/1-a maddesindeki yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işleyen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. madde ve fıkrası gereğince, cezanın infazından sonra başlamak üzere, hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 10/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.