Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/2318
Karar No: 2013/2887

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/2318 Esas 2013/2887 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2013/2318 E.  ,  2013/2887 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Dava, ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dava, davacıya gönderilen 4 adet ödeme emrinin iptali istemine ilişkin olup, mahkemece, 7 günlük hak düşürücü süre içinde açılmadığından ve müfettiş raporunun aksi kanıtlanamadığından bahisle, rapora istinaden yapılan prim ve idari para cezası tahakkukunun iptal edilemeyeceği sonucuna varılarak, davanın reddine karar verilmiş ise de; bu kararın, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı olduğu anlaşılmaktadır.
    Davanın yasal dayanaklarından olan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun, "ödeme emri" başlığını taşıyan 55"inci maddesinde, kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı, "ödeme emrine itiraz" başlıklı 58"inci maddesinde, kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir. Anlaşılacağı üzere, "menfi tespit" niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının hak düşürücü nitelikte olan yedi günlük süre içerisinde açılması zorunludur.
    Dosya kapsamına göre, davacıya gönderilen ödeme emirlerinden bir tanesinin 2006/7 ve 2007/5. ay prim borcuna ilişkin olduğu, diğer ödeme emirlerinin ise, idari para cezalarının tahsiline yönelik olduğu, ödeme emirlerinin, Mert Koşum imzasına, 15.10.2009 tarihinde tebliğ edildiği, Dairemiz Bozma ilamı ile ödeme emirlerinin tebliğinin Tebligat Kanunu"na uygun olup olmadığı ve davanın hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığının irdelenmesi gerektiği belirlenmiştir.
    Bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, ödeme emirlerini alan kişinin birlikte sakin ve bu nedenle tebliği almaya ehil olmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, davacının bildirdiği ıttıla tarihinden itibaren 7 günlük hak düşürücü süre içinde dava açılmış olup, mahkemenin, davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığı konusundaki tespiti isabetsizdir.
    İdari para cezalarına konu ödeme emirleri bakımından yapılan incelemede;
    506 sayılı Kanunun, ""Kurumca verilecek idari para cezaları" başlığını taşıyan 140"ncı maddesinin dördüncü fıkrasında (5655 sayılı Kanunun 20.05.2007 tarihinde
    yürürlüğe giren 2"nci maddesi ile değişik); idari para cezalarının ilgiliye tebliğ edilmekle tahakkuk edeceği, tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Kuruma itiraz edilebileceği ve itirazın takibi durduracağı, itirazın reddi halinde tebliğden itibaren otuz gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurabilecekleri, bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması durumunda, idarî para cezasının kesinleşeceği, tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde Kuruma ödenmeyen idarî para cezalarının, bu Kanunun 80"inci maddesi hükmü gereğince hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil edileceği düzenlemesi getirilmiştir.
    Yukarıdaki açıklama ve yasal düzenlemeler ışığı altında yapılan değerlendirmede; yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılan ödeme emrinin iptali niteliğindeki işbu davada, idari para cezasının kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılması gerekmektedir. Bu noktada idari para cezalarına dayanak belgeler ve tebliğine ilişkin belgeler ile, davacının temyiz itirazlarında belirttiği, idari para cezasının iptaline yönelik olarak ... İdare Mahkemesi"nin 2009/1298 Esas ve 2011/1503 Karar sayılı dava dosyası getirilmeli, iptali istenilen ödeme emirlerine konu idari para cezalarının idari yargı yerince iptal edilip edilmediği ve edilmişse bu kararın, kesinleşip kesinleşmediği araştırılmalıdır.
    İdari para cezasının iptaline yönelik olarak başlatılmış sürecin varlığı saptandığında, sonuçlanması beklenmeli, idari para cezasının kesinleşmesi olgusu bekletici sorun yapılarak, elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
    Prim borcunun tahsiline yönelik çıkarılan ödeme emri bakımından ise, 506 sayılı Yasanın 79. maddesinde belirtildiği üzere, müfettiş raporuna istinaden yapılan ek prim tahakkukunun tebliğinden itibaren bir ay içinde Kurum ünitesine itiraz edilebileceği itirazın tahsilatı durduracağı, itirazın reddi haline tebliğinden itibaren bir ay içinde dava açılabileceği öngörülmüş olmakla, ek prim tahakkukuna süresinde bir itirazın vaki olup olmadığı araştırılmalı, ek prim tahakukuku kesinleşmeden icra takibine geçilip geçilmediği irdelenmeli, kesinleşmeden icrai takip yapıldığı sonucuna varılacak olursa, ek prim tahakkukunun yerinde olup olmadığı irdelenmelidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece, eksik inceleme ve araştırma sonucu yanılgılı değerlendirmeyle karar verilmesi, usul ve yasaya aykın olup, bozma nedenidir.
    O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 21.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi