Dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler,sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1)Sanık hakkında sahtecilik suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü uyarınca; sanığa yüklenen “sahtecilik ” suçunun 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nın 204/1. maddesinde öngörülen cezasının miktarı ve üst sınırı itibarıyla tabi olduğu aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nun 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE, 2)Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Sanığın, Fortisbank ... şubesine ait 13.100 TL bedelli tamamen sahte olarak üretilen çeki katılan şirkete verdiği şeklinde gerçekleşen eyleminin dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın üzerine atılı suçları işlemediğine dair temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 28/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.