21. Hukuk Dairesi 2016/7029 E. , 2017/932 K.
"İçtihat Metni"
Davacı ... Vek.Av. ... ile davalı SGK Vek.Av. ... aralarındaki tespit davası hakkında ... 1. İş Mahkemesince verilen 02/06/2015 gün ve 85/400 Sayılı kararın Onanmasına ilişkin Dairemizin 17/09/2015 gün ve 14479/16785 Sayılı ilamına karşı davacı vekili tarafından süresi içinde maddi hatanın düzeltilmesi yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi. Gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Dava, davacının eşinin ölümü nedeniyle iş kazası-meslek hastalığı ölüm sigortasından gelir bağlanması gerektiğinin tespiti talebine ilişkindir.
Mahkemece; 5521 sayılı Yasanın 7/3 maddesi hükmü gereğince, dava açılmadan önce Kuruma başvurulmasının dava şartı olarak düzenlendiğinden bahisle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmesi üzerine Dairemizce 17.09.2015 gün ve 2015/14479 Esas ,2015/16785 Karar sayılı ilam ile hükmün onanmasına karar verildiği anlaşılmakta olup, davacı tarafından bu kez maddi hataya dayalı olduğu ileri sürülen Dairemizin anılan kararının düzeltilmesi 28.03.2016 tarihli dilekçe ile istenilmiş bulunmakla, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
11.09.2014 tarihli Mükerrer Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 64"üncü maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7"inci maddesinin üçüncü fıkra olarak “31.05.2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç olmak üzere, dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat edilmesi zorunludur. Diğer kanunlarda öngörülen süreler saklı kalmak kaydıyla yapılan müracaata altmış gün içinde Kurumca cevap verilmezse talep reddedilmiş sayılır. Kuruma karşı dava açılabilmesi için taleplerin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması şarttır. Kuruma başvuruda geçirilecek süre zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin hesaplanmasında dikkate alınmaz.” hükmü eklenmiştir.
Dava şartları, mahkemenin davanın esası hakkında yargılamasının devamı için gerekli olan şartlardır. Diğer bir anlatımla; dava şartları, dava açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır.
HMK.’nun 115/2. maddesindeki kurala göre, “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder”. Düzenleme gereğince, eksik olan bir dava şartı, belirli bir süre verilerek giderilebilecek ise hâkim tarafından eksikliğin giderilmesi için kesin süre verilmesi gerekir. Bu süre içinde dava şartı eksikliği tamamlanmaz ise dava, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedilmelidir.
Somut olayda, davanın 25.02.2015 tarihinde açıldığı,dosyada bulunan 03.03.2015 ve 08.05.2015 tarihli Kurum cevabi yazıları ile 506 sayılı Kanun kapsamında sürekli iş göremezlik geliri almakta iken 2008/Ekim ayı öncesinde vefat eden sigortalılar hakkında 5510 sayılı Yasanın Geçici 1. maddesi hükmü nedeniyle Kanunun 20. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı belirtilerek, davacıya murisi Sezai Acar"dan dolayı hak sahibi sıfatıyla ölüm geliri bağlanamayacağının bildirildiği, karar tarihinden önce dosyaya giren Kurum yazısı ile davacının ölüm geliri bağlanması talebinin Kurum tarafından reddedildiği, dava şartı noksanlığının tamamlandığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle, Mahkemece davanın esasına girilerek olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile davanın dava şatı yokluğundan reddine karar verilmesi bozma sebebidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1) 1) Davacı vekilinin isteminin kabulü ile, Dairemizin maddi hataya dayalı 17.09.2015 gün ve 2015/14479 Esas,2015/16785 Karar sayılı Onama kararının ORTADAN KALDIRILMASINA;
2)... 1. İş Mahkemesi’nin 02.06.2015 gün ve 2015/85 Esas, 2015/400 Karar sayılı kararının yukarıdaki şekilde BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine
13.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.