16. Hukuk Dairesi 2016/1059 E. , 2019/770 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında .../... Köyü çalışma alanında bulunan 260 parsel sayılı 73600 metrekare yüzölçümlü taşınmaz harici satın alma, vergi kaydı ve miras yoluyla gelen hakka dayanarak ... , ..., ... , ... , ... ve ... adlarında tarla vasfıyla müştereken tespit edilmiştir. İtirazı kadastro komisyonunda reddedilen davacılardan Hazine; çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğuna dayanarak; ... ise taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile müstakilen kendi zilyet ve tasarrufunda olduğu, tereke malı olmadığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı ... ve ... ’ın davalarının reddine; çekişmeli taşınmazın hükümde gösterilen paylarla tespit malikleri ve (ölü olanlarının) ise mirasçıları adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Hazinenin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ne var ki; kadastro hakimi, infazı mümkün doğru sicil oluşturmak ile yükümlü olup mahkemece taşınmazın tamamı 655,200 pay kabul edildiği halde; toplamda 672,780 pay dağıtılmak suretiyle pay-payda eşitliği sağlanmadan 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 1. maddesine aykırı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan hükmün BOZULMASINA, 07.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.