Esas No: 2016/1160
Karar No: 2022/32
Karar Tarihi: 11.01.2022
Danıştay 13. Daire 2016/1160 Esas 2022/32 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2016/1160 E. , 2022/32 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/1160
Karar No:2022/32
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ... Radyo Televizyon Haber Yayın Reklamcılık Gazetecilik A.Ş.
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Kurulu
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Tunceli ili, Hozat ilçesine yönelik karasal ortamdan radyo yayını yapılması için izin verilmesi talebiyle davalı idareye yapılan başvurunun reddine ilişkin ... tarih ve ... sayılı Radyo Televizyon Üst Kurulu (Üst Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; davacı şirket tarafından, Tunceli ili, Hozat ilçesine yönelik karasal ortamdan radyo yayını yapılması için izin verilmesi talebiyle davalı idareye yapılan başvurunun reddine ilişkin ... tarih ve ... sayılı İzin ve Tahsisler Dairesi Başkanlığı işleminin iptali istemiyle açılan davada, ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı ile dava konusu işlemin yetki unsuru yönünden iptaline karar verildiği, anılan Mahkeme kararının uygulanmasını teminen yeniden yapılan değerlendirmede ... tarih ve ... sayılı Üst Kurul kararı ile başvurunun reddine karar verildiği, bu işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı, 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un Geçici 4. maddesi uyarınca anılan Kanun'a göre uygulama yapılıncaya kadar sadece 3984 sayılı Kanun'un Geçici 6. maddesi kapsamında karasal ortamda yayında olan radyo ve televizyon kuruluşlarının, Üst Kurulca yayın yapmalarına müsaade edilmiş olan yerleşim yerleri ile sınırlı olmak kaydıyla yayınlarına devam edebilecekleri, bunun haricindekilere 6112 sayılı Kanun'a göre uygulama yapılıncaya kadar yeni frekans hakkı tanınmadığı, bu itibarla başvurunun reddine ilişkin Üst Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ilgili mevzuatın oluşumunu müteakiben gerekli müracaatları yaparak izin alan ancak belli sebeplerle yayınlarına ara vermek zorunda kalan kuruluşlar için farklı, hiçbir şekilde izin almadan yayın yapan kuruluşlar için farklı hukukî sonuçların öngörüldüğü, Anayasa Mahkemesi'nin 14/10/2015 tarih ve Başvuru No:2013/1429 sayılı kararında "yayınlarına ara veren" statüde bulunan kuruluşlar için Mahkemelerin kararlarında dayandıkları gerekçelerin ifade özgürlüğünü kısıtlama bakımından "ilgili ve yeterli" olmadığı ve yapılan müdahalenin "arzulanan hedeflere uygun olmadığı"nın belirtildiği, kendilerinin 3984 sayılı Kanun'un Geçici 6. maddesi kapsamında karasal ortamda yayın lisansına sahip olduğu, ilgili mevzuatta aranan şartların yerine getirildiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, hâlihazırda karasal ortamdan yayın yapan kuruluşların, 6112 sayılı Kanun'un Geçici 4. maddesinin birinci fıkrası kapsamında, sıralama ihalesi yapılıp ihale sonucuna göre kuruluşlara lisans verilinceye kadar 6112 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihte (03/03/2011) Üst Kurul kayıtlarına göre yayında oldukları yerleşim yerlerinde, kullandıkları kanal ve frekanslar müktesep hak olmamak kaydıyla yayınlarına devam ettikleri; davacı kuruluşun 1995 yılından sonraki bir tarihte yayın yapabilmek amacıyla başvuruda bulunduğu, Üst Kurulca sıralama ihalesi yapılıp karasal yayın lisansları verilene kadar geçecek süre içerisinde, medya hizmet sağlayıcı kuruluşların yayın alanını genişletmeleri, yayın tipini değiştirmeleri veya ilk defa yayına başlamalarının mümkün olmadığı, bu sebeple 6112 sayılı Kanun'un Geçici 4. maddesi kapsamında davacı kuruluşun karasal ortamdan radyo yayın faaliyetinde bulunma hakkının olmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 11/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.