22. Hukuk Dairesi 2013/27759 E. , 2014/36786 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bozüyük 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/06/2013
NUMARASI : 2012/460-2013/252
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette şekillendirme işçisi olarak çalıştığını, devamsızlık yaptığı gerekçesiyle iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini iddia ederek kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı alacaklarının faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin kanun ve toplu iş sözleşmesine uygun olarak devamsızlığı sebebiyle haklı sebeple feshedildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacı işçinin iş sözleşmesinin davalı tarafından haklı sebep feshedildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedilip feshedilmediği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 25. maddesinin (II) numaralı bendinin (g) alt bendinde, “İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi” halinde, işverenin haklı fesih imkânının bulunduğu kurala bağlanmıştır.
Davalı işveren ile Türkiye Çimse-İş Sendikası tarafından bağıtlanan 01.01.2011-31.12.2012 tarihli toplu iş sözleşmesinin 61. maddesinin “Hastalık Bildirimi” başlıklı A bendinde ise, “Hastalıkları dolayısıyla işyerine gelemeyen işçiler, durumlarını belediye sınırları içinde 12 saat, belediye sınırları dışında 24 saat içinde ünite amirine veya personel şefliğine bildirmekle yükümlüdürler. Ancak ilgililerce yapılacak muayene neticesinde istirahat veya işbaşı belgesi getirmeyen işçiler mazeretsiz ve izinsiz işe gelmemiş sayılır” denilmiştir.
Somut olayda davalının iş sözleşmesini 23.09.2012-25.09.2012 tarihleri arasındaki devamsızlığa dayandığı, davacının 23.09.2012 tarihinde acile başvurduğu, 25.09.2012 tarihinden itibaren de kas ve iskelet sistemi deformitesi teşhisi ile davacıya üç gün istirahat verildiği anlaşılmaktadır. Diğer taraftan davacının sağlık durumuna ilişkin belgeleri 28.09.2012 tarihinde yani fesih tarihi olan 30.09.2012 tarihinden önce iş arkadaşıyla işverene ulaştırdığı işverence tutulan tutanaktan tespit edilmektedir. Şu halde davacının devamsızlığının kanunun ifadesi ile haklı sebebe dayanmadığının söylenmesi mümkün değildir.
Ayrıca toplu iş sözleşmelerinde işverenlerin fesih hakkını sınırlandıran hükümlere yer verildiği görülmektedir. Bu hükümler içinde en çok rastlanılan düzenlemenin feshin disiplin kurulundan geçirilmesi olduğu da gözlemlenmektedir. Toplu iş sözleşmesinde bu yönde bir hüküm bulunması halinde fesihten önce disiplin kurulu kararının bulunmaması, usul yönünden hukuka aykırılık sebebiyle feshi haksız hale getirecektir.
Somut olayda dönüldüğünde, toplu iş sözleşmesinde işten çıkarma disiplin cezası olarak düzenlenmiştir. Yine işçinin disiplin hükümlerine aykırı fiilinin disiplin kuruluna getirileceği, disiplin kurulunun da işçinin yazılı savunmasını almadan karar veremeyeceği hüküm altına alınmıştır. Bununla birlikte davalı işveren tarafından bu yönteme uyulmadığı ve işçinin savunmasının da alınmadığı anlaşılmaktadır. Bu durum tek başında dahi feshi haksız hale getirmektedir.
Yukarıdaki açıklamalara göre davacının iş sözleşmesinin haksız feshedildiğinin kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin hüküm altına alınması gerekirken davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 24.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.