16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5258 Karar No: 2019/1682 Karar Tarihi: 13.03.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5258 Esas 2019/1682 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine karar vermiştir. Ancak, tayin edilen cezanın yasal şartları oluşmadığı için sanık müdafiinin duruşma istemi reddedilmiştir. Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelenmiş ancak temyiz talebinin reddi nedeni bulunmadığı için işin esasına geçilerek hüküm ONANMIŞTIR. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: TCK 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK 62, 53, 63, 58/9. maddeleri.
16. Ceza Dairesi 2018/5258 E. , 2019/1682 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK"nın 62, 53, 63, 58/9. maddeleri gereği mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Sanık hakkında tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanık müdafiinin duruşma isteminin CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Aynı aşamada bulunmayan davaların birleştirme olanağının bulunmadığı, sanık hakkında aynı suç nedeniyle açılan ikinci davanın CMK 223/7. maddesi gereğince reddi yerine yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup birleştirme kararı hukuki değerden yoksun bulunduğundan açılan bu iddianame hakkında her zaman karar verilmesi mümkün görülmüştür. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.