21. Hukuk Dairesi 2016/7568 E. , 2017/904 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı, sigorta başlangıcının 01.06.1979 olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının sigorta başlangıç tarihinin 01.06.1979 olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kabulüne dair verilen ilk karar Dairemizin 01.04.2010 Tarih ve 2009/5988 E, 2010/3665 K sayılı bozma ilamı ile eksik inceleme yapıldığı gerekçesi ile bozulmuş, bozma kararına uyan mahkemece ikinci olarak; yine davanın kabulüne karar verilmiş, ancak söz konusu karar da Dairemizin 18.04.2013 Tarih ve 2013/4790 E, 2013/7848 K sayılı bozma kararı ile bozmaya uyulduğu halde bozma gereklerinin yerine getirilmediği belirtilerek bozulmuş, mahkemece bu bozma kararına da uyularak son olarak davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı adına düzenlenen 01.06.1979 tarihli işe giriş bildirgesi bulunduğu, söz konusu bildirgenin davalı Kurum"a 29.06.1979 tarihinde ulaştığı, davacının sicil kartında da ilk işe giriş tarihinin 01.06.1979 olarak düzenlendiği, 1979/2. dönem bordrosunun mevcut olduğu, bozma ilamından sonra söz konusu bordrolarda adı geçen bordro tanıklarının mahkemece dinlenildikleri, bordro tanıklarının davacıyı tanımadıklarını beyan ettikleri, ancak tanıklardan ... tarafından; davacının fotoğrafını görse tanıyabileceğinin beyan edildiği, söz konusu bordro tanığının dinlenilmesi için yazılan talimat evrakında davacının fotoğrafının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bir kimsenin sigortalı sayılabilmesi için sigortalı işe giriş bildirgesinin varlığı yeterli değildir. Aynı zamanda o kimsenin Yasa"nın belirlediği biçimde (506 sayılı Yasa"nın 2. maddesi ve 5510 sayılı Yasa"nın 4/a maddesi) eylemli olarak çalışması da koşuldur. Bu yön 506 sayılı Yasa"nın 6. maddesi ile 5510 sayılı Yasa"nın 7/a maddesinde ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 1999/21-549-555, 2005/21-437-448 ve 2007/21-306-320 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır. Bu bakımdan davacının işyerinde eylemli olarak çalışıp çalışmadığının yöntemince araştırılması gerektiği ortadadır.
Bu tür davalar yalnızca bir günlük çalışmanın tespitinden ibaret olarak görülmemeli, bir günlük çalışmanın kabulü ile saptanacak sigortalılık başlangıcının sigortalıya sağlayacağı sigortalılık süresi ile birlikte kazandıracağı haklar dikkate alınmalı ve giriş bildirgesi ile birlikte eylemli çalışmanın bulunup bulunmadığı özellikle belirlenmeli, buna göre dönem bordrosunda yer alan ve davacının talep ettiği tarihte çalışması mevcut tanıklar ile gerektiğinde komşu işyerleri çalışanları olduğu kayıtlarla ya da emniyet yolu ile yaptırılacak araştırma ile belirlenen kimselerin beyanlarına başvurulmalı, sonucuna göre karar verilmelidir.
Somut olayda; davacının sigorta sicil kartındaki ilk işe giriş tarihi talep tarihi ile aynıdır. Ayrıca; işe giriş bildirgesinde de davacının işe başlayacağı tarih 01.06.1979 olarak düzenlenmiş ve söz konusu bildirge işveren tarafından davalı Kurum"a 29.06.1979 tarihinde verilmiştir. Tüm bu hususlar dikkate alındığında, davacının talep ettiği tarihte işe giriş bildirgesindeki işyerinde çalıştığı yönünde kuvvetli deliller bulunmaktadır. Bu itibarla mahkemece; bordro tanıklarından ..., fotoğrafını görse davacıyı tanıyabileceğini beyan ettiği halde; davacının talep ettiği dönemin yaklaşık 30 yıl öncesine ait olduğu, bu nedenle tanıkların sadece isim ile davacıyı tanımalarının mümkün olamayabileceği göz ardı edilerek, talimat evrakına davacının talep edilen tarihteki veya yakın tarihlerdeki fotoğrafı eklenerek, bordro tanıklarının yeniden beyanları alınmadan, ayrıca bordro tanığı ... hakkındaki araştırma sonucu beklenmeden yazılı gerekçeler ile sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş; davacıdan talep ettiği tarihe veya yakın tarihlere ait fotoğraflarını, varsa işyerine ait ya da işyerinde çekilen fotoğrafları isteyerek, sunulan fotoğrafları talimat evrakına eklemek sureti ile dosyada mevcut dönem bordrosundaki bordro tanıklarının yeniden beyanlarını almak, ayrıca; davacı ile aynı inşaatta birlikte çalıştıklarını beyan eden tanık ..."ın sicil dosyasını davalı Kurum"dan isteyerek, söz konusu tanık adına dosyada mevcut işe giriş bildirgesindeki işyerince aynı tarihte düzenlenen işe giriş bildirgesi bulunup bulunmadığını araştırmak, bordro tanığı ... hakkında da yeniden araştırma yapılarak kimlik ve adres bilgileri tespit edilir ise diğer bordro tanıklarının dinlenilmesindeki usuller uygulanarak dinlenildikten sonra toplanan deliller ışığında varılacak sonuca göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 13.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.