Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/6347
Karar No: 2019/1005
Karar Tarihi: 12.02.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2018/6347 Esas 2019/1005 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı dağıtım şirketi tarafından düzenlenen faturalarda kayıp-kaçak ve diğer bedeller adı altında hukuka aykırı olarak fazladan ücret tahsil edildiği iddiasıyla dava açılmıştır. Mahkeme, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına karar vermiştir. Temyiz sonucunda, bu kararda bir yanılgı tespit edilerek, davalıdan alınan maktu vekalet ücretinin davacıya verilmesi ve yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, HUMK'nun 438/7 maddesi gereği karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere karar onanmıştır. Kanun olarak ise, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun I sayılı tarifesinin III. kısmının 1. fıkrasında konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde nispi karar ve ilam harcı alınacağı, 2-a fıkrasında ise 1. fıkra dışındaki davalarla taraf teşkiline imkan bulunmayan davalarda verilen esas hakkındaki kararlar ve davanın reddi kararlarında maktu karar ve ilam harcı alınacağı hükme bağlanmıştır.
3. Hukuk Dairesi         2018/6347 E.  ,  2019/1005 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TİCARET) MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı, davalı dağıtım şirketinin, düzenlediği faturalar ile kendisinden hukuka aykırı olarak kayıp-kaçak ve diğer bedeller adı altında fazladan ücret tahsil ettiğini ileri sürerek; bu bedellerin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı, kayıp-kaçak bedelinin ilgili mevzuat çerçevesinde abonelere yansıtıldığını ve uygulanmasının yasal bir zorunluluk olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesap edilen 2.180,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine; davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına karar verilmiş olup; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-) Somut olayda; davacı, davanın açıldığı andaki mevzuata ve içtihat durumuna göre dava açmakta haklıdır. Eş söyleyişle, davaya konu bedelleri tahsil eden davalı, davanın açılmasına sebebiyet vermiştir. Davacı tarafından, davalıdan kayıp-kaçak, dağıtım, iletim, perakende satış hizmeti ve sayaç okuma bedellerinin tahsilinin talep edildiği davada, “konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına” dair karar verilmesi, yargılama sırasında yürürlüğe giren yasa değişikliğinin bir sonucudur. Bu itibarla, dava açıldığı tarihte, yapılan yasa değişikliği henüz ortada bulunmadığından, dava tarihi itibariyle davacının dava açmakta haklı olduğu her türlü duraksamadan uzaktır.
    492 sayılı Harçlar Kanunu"na bağlı (I) sayılı tarifenin yargı harçları başlığını taşıyan bölümünün karar ve ilam harcı başlıklı III. kısmının 1. fıkrasında, konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden tarifede gösterilen oranda nispi karar ve ilam harcı; 2-a fıkrasında ise, 1. fıkra dışında kalan davalarla, taraf teşkiline imkan bulunmayan davalarda verilen esas hakkındaki kararlar ve davanın reddi kararlarında maktu karar ve ilam harcı alınacağı hükme bağlanmıştır.
    Bu durumda; konusu belli bir değerle ilgili bulunan davada esas hakkında karar verilmesi halinde nispi harç alınacağı, usule ilişkin nihai kararlarla, davanın konusuz kalması halinde verilecek kararlarda maktu harç alınacağı kuşkusuzdur.
    O halde; mahkemece dava açıldıktan sonra hasıl olan yasa değişikliği nedeniyle, davacının dava açmasında haksız sayılamayacağı cihetle; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildikten sonra davacı yararına maktu vekalet ücreti ve yargılama giderine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK"nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün 3. fıkrasındaki "Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesap edilen 2.180,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine" ifadesinin "Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesap edilen 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" şeklinde düzeltilmesine; 4. fıkrasındaki "Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına..." ifadesinin "Davacı tarafından yapılan 1058 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına..." şeklinde düzeltilmesine, hükmün davacı yararına düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere
    12.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi