11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/9782 Karar No: 2019/1778 Karar Tarihi: 21.02.2019
Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/9782 Esas 2019/1778 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, vergi usul kanununa muhalefet suçundan sanığın mahkumiyetine karar vermiştir. Temyiz talebi üzerine, suça konu olan faturaların gerçek bir ticari ilişkiye dayandığını savunan sanığın hukuki durumunun belirlenmesi için vergi inceleme raporları getirtilmeli, dava açılıp açılmadığı araştırılmalı, faturaları düzenleyen kişiler tanık olarak dinlenmeli, ve faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için belirli belgeler getirtilmeli ve bilirkişi incelemesi yaptırılmalıdır. Mahkeme, eksik araştırma ve inceleme ile hükümler kurulduğu gerekçesiyle kararı bozmuştur. Kanun maddeleri olarak, 5237 Sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması, ve 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca hükümlerin bozulması gerektiği belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi 2016/9782 E. , 2019/1778 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
Sanık hakkında 2010,2011 ve 2012 takvim yıllarında sahte fatura kullanma suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerine yönelik sanık müdafii ve katılan kurum vekilinin temyiz talebinin incelemesi: Sanığın suça konu olan faturaların gerçek bir ticari ilişkiye dayandığını savunması karşısında; suç unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, 1-Suçlara konu olan faturaları düzenleyen şirketler ve kişiler hakkında düzenlenmiş vergi inceleme raporlarının ilgili vergi dairesinden getirtilmesi, 2-Aynı şirketler ve kişiler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması, 3-Faturaları düzenleyen şirket yetkilileri ve kişilerin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak verdiklerinin sorulması, 4-Faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için; a)Faturayı düzenleyen şirketlere ve kişilere ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgelerin; faturaları kullanan mükellefe ait yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığına ilişkin belgelerin getirtilmesi, b)Daha sonra, faturaları düzenleyen şirketler ve kişiler ile kullanan mükellefin ticari defterleri ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması, Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hükümler kurulması, 5-Kabule göre; hükümden sonra 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan kurum vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 21.02.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.