6. Hukuk Dairesi 2021/969 E. , 2021/360 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm davacı-karşı davalı vekilince duruşmalı, davalı-karşı davacı vekilince duruşmasız olarak temyizi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı- karşı davalı vekili Avukat ... ile şirket yetkilisi ... ve davalı -karşı davacı vekili Avukat ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili ve kesin teminat mektubunun iadesi, karşı dava aynı sözleşme uyarınca avans ve damga vergisi alacağı ile gecikme cezasının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyulmasına rağmen usuli kazanılmış hak ilkesine aykırı olarak bozma ilamına uygun denetlenebilir rapor alınmadığı gibi raporun sonuç kısmından farklı olarak sistemin sızıntı testi yapılarak çalışılabilir hale gelmesi ve süre uzatımına hak kazanılmadığının kabulü ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Bu durumda mahkemece yapılacak iş; yeniden seçilecek konusunda uzman teknik bilirkişilerle birlikte teslim edilen makinelerin üzerinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak gerçekleştirilen imalâtın sözleşme ve ekleri, idare ve teknik şartname ile fen ve tekniğine uygun ve davalı-karşı davacı iş sahibinin yararına olup olmadığı, ayıplı ise, bu ayıpların Borçlar Kanunu’nun 360/I. Maddesine göre iş sahibinin kullanamayacağı ve nısfet kaidesine göre kabule icbar edilemeyecek nitelikte olup olmadığı, ya da aynı maddenin ikinci fıkrası gereğince bedelde tenzil ya da onarım yapılmak suretiyle kullanılıp kullanılamıyacağı ve eksik işler ile eserin reddini gerektirmeyen ayıplar ve sözleşmenin 32,38 ve 39. maddeleri hükümleri de alınarak, yüklenicinin gerçekleştirdiği imalât nedeniyle hakettiği bedelinin ve dosya kapsamına göre, yüklenicinin süre uzatımına hak kazanıp kazanmadığı konusunda bozma ilamına uygun Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak sonucuna uygun bir karar verilmesi, yine sözleşmenin 41.1. maddesi hükmünce uyarının yükleniciye tebliğinden itibaren 20 gün süreyle gecikme cezasının uygulanacağı kararlaştırılmış olduğundan, süre uzatımı koşullarının gerçekleşmemesi halinde yüklenicinin teslimattaki gecikmesinin 27.10.2006 tarihinde gerçekleştiği ve davalı-karşı davacı iş sahibinin 10.01.2007 tarihinde 41. maddeye uygun ihtar ile verilen 20 günlük sürenin sonunda sözleşmeyi fesih hakkının kazandığı ancak feshetmemek suretiyle gecikme cezasının artmasına kendi kusuruyla neden olduğundan bu ihtarnamenin 13.01.2007 tebliğ tarihine 20 günlük süre eklendikten sonra bulunan 03.02.2007 tarihine kadar 17. maddede belirtilen şekilde gecikme cezasının hesaplattırılarak karşı davada hüküm altına alınmasından ibarettir.
Eksik inceleme ile usuli kazanılmış hakka aykırı şekilde rapor alınıp ayrıca raporda belirtilen hususlardan farklı karar verilmesi hatalı olmuş, kararın taraflar yararına bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın taraflar yararına BOZULMASINA, bozma sebebine göre tarafların temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 3.050,00 TL duruşma vekâlet ücretinin taraflardan karşılıklı alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan taraflara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 23.09.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.