Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/27373 Esas 2018/824 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/27373
Karar No: 2018/824
Karar Tarihi: 06.02.2018

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/27373 Esas 2018/824 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İstanbul 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin, borçlu tarafından takibin iptali talebiyle yapılan başvuruyu reddettiği ve borçlu aleyhine inkar tazminatına hükmettiği ancak takip durdurulmadığı için inkar tazminatının yanlış olduğu sonucuna vardığı bir karar incelenmiştir. Borçlunun başvurusu İİK'nun 168/5, 169 ve 169/a maddeleri kapsamında borca itiraz niteliğindedir ve takibe dayanak bono üzerinde teminat olduğunu gösterir bir kayıt bulunmamaktadır. İtirazın esasa ilişkin nedenlerle reddi halinde, takip muvakkaten durdurulmuş ise, borçlunun takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği öngörülse de bu durum gerçekleşmediği için inkar tazminatının verilmesi hatalıdır. İlgili kanun maddeleri İİK'nun 168/5, 169 ve 169/a maddeleri, 169/a-6. maddesi, İİK 366. ve HUMK 438. maddeleridir.
12. Hukuk Dairesi         2016/27373 E.  ,  2018/824 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, dayanak senedin alacaklı ile yapılacak ticari işle ilgili alınacak avansların teminatı olarak verildiği iddiasıyla İİK"nun 170/a maddesi uyarınca takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, davanın reddi ile borçlu aleyhine inkar tazminatına hükmedildiği anlaşılmıştır.
    Somut olayda, takibe dayanak bono üzerinde teminat olduğunu gösterir bir kayıt bulunmamaktadır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu; dayanak senedin alacaklı ile yapılacak ticari işle ilgili alınacak avansların teminatı olarak verildiğine ilişkin olup, bu haliyle başvuru, İİK"nun 168/5, 169 ve 169/a maddeleri kapsamında borca itiraz niteliğindedir.
    İİK"nun 169/a-6. maddesinde, borca itirazın icra mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle reddi halinde, takip muvakkaten durdurulmuş ise, borçlunun takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği öngörülmüştür. Somut olayda, takip durdurulmadığından borçlunun inkar tazminatı ile sorumlu tutulması isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İstanbul 4. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 16/06/2016 tarih ve 2016/106 E.- 2016/582 K. sayılı kararının hüküm bölümünün (2.) paragrafında yer alan tazminat ile ilgili bölümün karar metninden tamamen çıkartılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.